İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları nedeniyle protesto ve boykot kampanyalarıyla karşı karşıya kalan şirketlerden biri olan Starbucks’ın geliri ocak-mart döneminde azaldı.
Mali takvimde 31 Mart 2024’te sona eren üç aylık dönemi ikinci çeyrek olarak kabul eden ABD’li kahve zinciri Starbucks, bilançosunu açıkladı.
Buna göre, şirketin gelirleri ocak-mart döneminde yıllık bazda yüzde 2 azalışla yaklaşık 8,6 milyar dolara geriledi. Piyasa beklentileri şirketin bu dönemde 9,1 milyar dolar gelir sağlaması yönündeydi.
Bu dönemde artış göstermesi beklenen Starbucks’ın aynı mağaza satışları da yüzde 4 azalışla 2020 sonundan bu yana ilk düşüşünü kaydetti. Starbucks mağazalarının trafiği de yüzde 6 azaldı.
Şirketin geçen senenin ocak-mart döneminde 79 sent olan hisse başına karı, bu yılın aynı döneminde 68 sente indi. Şirketin hisse başına 79 sent kazanç getirmesi bekleniyordu.
“Ters rüzgarlar sürüyor”
Starbucks’ın Üst Yöneticisi (CEO) Laxman Narasimhan, şirketin bilançosunun açıklanmasının ardından düzenlediği yatırımcı telekonferansında, “Bu çeyrekteki performansımız hayal kırıklığı yarattı ve beklentilerimizi karşılamadı.” değerlendirmesinde bulundu.
Zorlu bir çalışma ortamıyla karşı karşıya kaldıklarını vurgulayan Narasimhan, önceki çeyrekteki ters rüzgarların sürdüğünü anlattı.
Narasimhan, bazı önemli pazarlarda, daha temkinli bir tüketici etkisini hissetmeye devam ettiklerini belirterek, kötüleşen ekonomik görünümün de müşteri trafiği üzerinde baskı oluşturarak satışları etkilediğini söyledi.
Orta Doğu’da da hala ekonomik dalgalanmaları gördüklerini anlatan Narasimhan, ancak bölgenin uzun vadeli büyüme fırsatlarına olan güvenlerini koruduklarını dile getirdi.
Narasimhan, geçen ay Starbucks Vakfı ile şirketin Orta Doğu’daki işletme haklarına sahip Kuveyt merkezli Alshaya Group’un Gazze’de gıda yardımı sağlamaya yönelik insani çabalara ve Dünya Merkez Mutfağına (World Central Kitchen-WCK) 3 milyon dolar bağışladıklarını bildirdi.
Starbucks yöneticileri, bir önceki çeyrekte satışların yavaşlamasını, şirketin İsrail’e yönelik tutumunun “yanlış algılanması” nedeniyle şirketi hedef alan boykotlara bağlamıştı.
