Amerikan gazetesi New York Times (NYT), Türkiye’de korona virüsü önlemleri kapsamında önce oyun yasağı getirilen ardından da başka işletmelerle …
Amerikan gazetesi New York Times (NYT), Türkiye’de korona virüsü önlemleri kapsamında önce oyun yasağı getirilen ardından da başka işletmelerle birlikte kapatılan kahvehanelerin ayakta durmakta zorlandığını yazdı. Kahvehanelerin Türkiye’nin toplumsal yaşamında derin bir önemi olduğu belirtilen haberde, “Türkiye’de erkeklerin toplumsal hayatında bir merkez olan kahvehaneler virüs sonrası hayatta kalamayabilir” başlığı kullanıldı.
‘YÜZYILLARDIR TOPLUMSAL BULUŞMA NOKTASI’
Haberde, Türkiye Kahveciler, Kıraathaneciler ve Büfeciler Esnaf ve Sanatkarlar Federasyonu Başkanı Murat Ağaoğlu’nun görüşlerine yer verildi. “İş yerlerimiz bomboş” diyen Ağaoğlu, Türkiye’deki kahvehanelerin yüzde 20’sinin kepenk indirebileceği tahmininde bulundu. NYT ise böyle bir durumun, Türkiye’yi yüzyıllardır sahip olduğu toplumsal buluşma noktalarından mahrum bırakabileceği yorumu yaptı.
‘ASIL SORUN OYUN YASAĞI’
120 bin kahvehanenin sahiplerini ve çalışanlarını temsil eden Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken de New York Times’a demecinde, “Müşteriler ve bu işyerlerinin çalışanları açısından asıl sorun oyun yasağı” dedi. Palandöken, hükümetin işveren üzerindeki sosyal sigorta primi yükünü hafifletmesi gerektiğini savundu, çalışanlara nakit yardımı çağrısında bulundu. Haberde, oyun yasağı nedeniyle kahvehanelerin işlerinin ve gelirlerinin çok azaldığı belirtilip, “İşyeri sahipleri, daha fazla hükümet yardımı olmazsa kalıcı olarak kapanmak zorunda kalacaklarını söylüyor” denildi.
‘AŞAĞI DOĞRU YUVARLANIYORUZ’
İstanbul’un Yeşilköy semtindeki Kıral isimli kahvehanenin sahibi Güven Kıral ise babasından devraldığı işletmesinin kapanmak zorunda kalacağından endişelendiğini söyledi. Eskiden günde 60 kişinin oyun oynamak ve sohbet etmek için kahvehaneye geldiğini anlatan Kıral, “Açsak bile müşteriler bir çay içmeye gelip bir süre oturuyor ama sonra oyun oynayamadıkları için gidiyorlar” dedi. Kıral, “Aşağı doğru yuvarlanıyoruz. Pandemi çok büyük bir kayba yol açtı” ifadelerini kullandı.
‘YAŞLILARA CEZA GİBİ’
Kahvehanenin dışına “Hükümete soruyoruz, biz sizin için önemli değil miyiz?” yazılı bir döviz asan Kıral, “Burası benim çocuğum gibi” dedi. Dükkanı kapatma ihtimali içinse “Müdavimler için ilk sorun ayrılık olacaktır. Artık insanları görmeyecekler. Esprilerimizi, kahkahalarımızı kaybedeceğiz” dedi. Kıral, işyerini kapatmasının yaşlı nesil için bir tür ‘ceza’ anlamına geleceği yorumunu da yaparak, “Gidecek yerleri kalmayacak” diye konuştu.
‘BU ADAMI SEKİZ AYDIR GÖRMEDİM’
Gazetenin görüştüğü 77 yaşındaki emekli bir kahvehane müşterisi “Her gün buraya gelirdik. Burası ikinci evimiz. Çok sevdiğim bir yer, arkadaşlarımı görüyorum, mutluyum, oyun oynuyorum” derken, 70 yaşındaki bir diğer müşteri “Arkadaşlarımızı ve tavla oynamayı özlüyoruz” dedi. NYT, Kıral kıraathanesine söyleşi için gelen bu kişinin, o sırada gördüğü 90 yaşındaki bir arkadaşı için “Bu adamı sekiz aydır görmedim” dediğini yazdı.
‘HİJYENDEN ÇOK İDEOLOJİYLE İLGİLİ’ İDDİASI
Gazetenin isimlerini yayımlamadığı bazı kahvehane sahipleriyse, kendileriyle ilgili kararın ‘virüs ve hijyenden çok ideolojiyle ilgili olduğunu savundu. NYT, “Bazı kahvehane sahipleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dini açıdan muhafazakâr hükümetinin kumarla bağlantılandırılması nedeniyle oyunlara karşı olduğundan ve yasağın hijyenle ilgili olmaktan çok ideolojik olduğundan şikâyet etti” ifadelerini kullandı.
‘SİYASİ ÖNEMİ VAR’
Haberde kahvehane müşterilerinin büyük çoğunlukla erkekler olduğu belirtildi; kahvehanelerin “erkeklerin işe giderken ve dönerken uğradığı, emeklilerin buluştuğu ve dedikodu yaptığı, siyasi partilerin kampanya düzenlediği yerler” olduğuna dikkat çekildi. Kahvehanelerin Osmanlı döneminden bu yana sosyolojik açıdan taşıdığı önemin anlatıldığı haberde, Harvard Üniversitesi öğretim üyesi Cemal Kafadar’ın görüşlerine de yer verildi. Kafadar, Osmanlı döneminde İstanbul’un dünyanın en kalabalık şehirlerden biri olduğu bir zamanda kurulan ilk kahvehanelerin büyük bir yenilik olduğunu belirtti; kahvehanelerin zaman içinde Avrupa’daki gibi kaçınılmaz olarak siyasi dedikodu ve aktivizm merkezlerine dönüştüğünü, siyasi gerilim dönemlerinde zaman zaman kapatıldığını ifade etti.