Çağımızın getirdiği teknolojik yenilikler ile birlikte dijital eserlere sahip olmak beşerler ortasında yaygınlaşmaya başladı. Non-Fungible Token …
Çağımızın getirdiği teknolojik yenilikler ile birlikte dijital eserlere sahip olmak beşerler ortasında yaygınlaşmaya başladı. Non-Fungible Token (NFT) olarak geçen bu kesime ilgi her geçen gün artarken, 2017 yılından bu yana dijital varlıklara 200 milyon dolardan fazla para harcanmasıyla tüm dikkatler NFT’lere çevrilmiş durumda. Bu yeni bölüme kayıtsız kalmayan Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) genç iş dünyası için dalı mercek altına aldı.
Bitcoin’in klâsik para ünitelerine dijital bir alternatif olarak ortaya çıktığı bu devirde, NFT’ler de artık koleksiyon yapıtlarına dijital bir karşılık olarak kendini gösteriyor. Gün geçtikçe daha yüksek fiyatlara alıcı bulmaya başlayan NFT’lerde gelecek görenlerin sayısı azımsanmayacak durumda. En yalın anlatımla dijital sanat yapıtlarını ve koleksiyon eserlerini tescil edilebilir ve satılabilir varlıklar haline getiren dijital sertifika NFT’de eşsiz olması sebebiyle satılan eserler koleksiyon eseri olarak kabul edilmekte ve bedelleri çok yüksek olmakta.
“Kripto varlıkların bilakis, NFT’ler kendi ortalarında değiştirilemezler”
Bahisle ilgili düzenlenen aktifliğin açılış konuşmasını yapan EGİAD İdare Heyeti Lideri Alp Avni Yelkenbiçer, EGİAD olarak yeniliklerin peşinden gitmenin ve değişime adapte olmanın çok değerli olduğuna dikkat çekerek, “Bugün de bilhassa son günlerde epey tartışılan ve kamuoyunun ilgisini çeken bir kavramı NFT’yi tartışmak için bir ortadayız. Çağımızın getirdiği teknolojik yenilikler ile birlikte dijital eserlere sahip olmak beşerler ortasında yaygınlaşmış ve son 3 yılda NFT’lere 200 milyon dolardan fazla para harcanmıştır. Tüm NFT’lerin gibisi olmayan eşsiz bilgiler barındırmaları ve basitçe erişilebilir olmaları, koleksiyon bedeli olan fizikî bir eserle karşılaştırıldığında bir esere dijital olarak sahip olmanın avantajlarını ortaya çıkartmaktadır. Ayrıyeten kripto varlıkların tersine, NFT’ler kendi ortalarında değiştirilemezler. Son periyotlarda bilhassa sanat dünyasının blokchain teknolojisiyle buluşmasıyla epeyce tanınan hale gelen NFT’ler vasıtasıyla tweet’lerden görüntülere, dijital sanat yapıtlarından, fotoğraflara NFT olarak satışa çıkar hale gelmiştir” dedi.
“Dijital sanatkarlar NFT sayesinde hak ettikleri kıymete birinci defa ulaştılar”
İsminden sıkça bahsettiren sanatçı, hareketli grafik tasarım, illüstrasyon ve animasyon alanlarında çalışan Uçman Balaban ise NFT’nin, sanatçı ve koleksiyoner ortasındaki aracıları kaldırmasıyla ve telif konusunda var olan sistemin yerine yenisini getirerek, hem ekonomik manada hem de erişilebilirlik manasında sanatkara çeşitli avantajlar sağladığını belirtti. Balaban, “Eskiden, bir sanatçı ürettiği yapıtını koleksiyonere ulaştırmak için birtakım aracılara gereksinim duyuyordu ve ne yazık ki hayatın her alanında olduğu üzere ortacılar genelde bu üretimden açığa çıkan bedelin büyük kısmını elde ediyordu. Artık bu yeni bağlantı biçiminde, sanatçı ve koleksiyoner birebir bağlantı kurabiliyor. Ve böylece ortacılar ortadan çekildiği için daha avantajlı bir süreç yaşanıyor. Dijital sanatkarlar NFT sayesinde hak ettikleri bedele birinci kere ulaştılar. Çok tanınan bir bölüm haline geldi. Dijital sanatkarların birinci kere kendilerine market bulması kelam konusu oldu. İşini bırakıp yüzde yüz NFT ile uğraşan beşerler bile var” tabirlerini kullandı.
Ne sanat yapıtı ne sanat yapıtı değildir sürecinin de müzakere edildiği aktiflikte, NFT görüntülerini satın alan bireylerin telif hakkı süreci de değerlendirildi. NFT’nin yeni bir dünya olduğunu ve kurallarının yeni yeni yazıldığına dikkat çeken Uçman Balaban, son süreçte işlerin centilmenlik mutabakatı üzerinden yürüdüğünün de altını çizdi. NFT’nin olağan sistemi yerinden oynatan devrimci bir tarafı olduğunu da kaydeden Balaban, NFT’nin pandemide müzayede satışlarının olmaması sebebiyle bu aralıktan sızarak süratle yükselişe geçtiğini belirtti.
