İstanbul Sanayi Odası’nda (İSO) yapılacak başkanlık seçimleri öncesi adaylar belli olmaya başladı. İSO Meclis Üyesi Adnan Dalgakıran da …
İstanbul Sanayi Odası’nda (İSO) yapılacak başkanlık seçimleri öncesi adaylar belli olmaya başladı. İSO Meclis Üyesi Adnan Dalgakıran da başkanlığa aday olduğunu duyurdu.
DALGAKIRAN BAŞKANLIĞA ADAY
Yazılı açıklamasında Dalgakıran, “Kendini ispat etmiş, sanayinin gerçeklerinin farkında, iddialı, cesur ve deneyimli bir kadro ile İSO’nun yönetimine talibiz. 8 Kasım’da yapılacak seçimde başkanlığa adayım. Kimsenin olamayacak kadar değerli olan İstanbul Sanayi Odası’nın değerini büyütmek ve kurumun etrafındaki ekosistemi genişletmek için, geliyoruz. Dinleyen, anlatan ve öğrenen, dışa dönük, sanayicinin gerçek gündemi ile ilgilenen, etki alanını genişleten bir İSO için, yeni ve iddia sahibi, başarısını ispatlamış sanayicilerden oluşan bir yönetime ihtiyaç var. İstanbul Sanayi Odası bizim yönetimimizde, ağırlığı ile boğazımıza oturan ayva gibi değil, kabuğu kırıldıkça çoğalan bir nar gibi olacak” dedi.
“YENİLENEN KADROLAR YENİ HEYECANLARI DOĞURUR”
Yeni kadroların kurumlara değer katacağını söyleyen Dalgakıran, “Sürekli yenilenen kadrolar, yeni fikirleri ve yeni heyecanları doğurur. Her yeni kadro, kuruma kendi rengini ve değerini katarak arkadan gelenlere, üzerinde yükselebilecekleri daha sağlam bir zemin yaratır. Bu sonsuz bir döngüdür. Çünkü akıl akıldan üstündür. Gelişen yeni ihtiyaçların tespiti, yeni ufukların çizilmesi, yeni heyecanların yaratılması, kurumların dinamik ve değerli kalmalarını sağlarken, etrafındaki eko sistemi de büyütür. İSO’nun kapısından içeri ne kadar farklı akıl, görüş, deneyim sokabilirsek ülkeye o kadar fayda ve katkı sağlarız. İki dönem hizmet süresi yeni bir şeyler yapmak için yeterlidir. Daha fazlası kuruma değil kişilere fayda sağlamak anlamına gelir.
“BÜYÜMENİN DİNAMİZMİ OLUŞTURULMALI”
Dalgakıran sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“İstanbul Sanayi Odası gibi büyük meslek örgütlerinin yönetimlerinin en önemli görevi, kurumu bürokrasi ve siyaset nezdinde temsil etmekle sınırlı değildir. Aksine, İSO kendi üyelerine dönüp kendi ihtiyaçlarını tespit etmeli, buradan somut ve uygulanabilir öneriler geliştirmeli, böylece büyümenin dinamizmini oluşturmalıdır. İSO’nun varoluşunun değeri, sahip olduğu gücü ve birikimi, kamunun ve özel sektörün faydası için kullanmasından gelir. İSO asıl bunu başardığında, yani kendi gücünü kamunun hedef ve ideallerine katarak büyütürse anlamlı ve değerli olur.
“ÜÇÜNCÜ BİR DÖNEM TALEBİMİZ YOK”
Sanayicinin saygınlığını ve söylediği sözün kamusal faydasını, siyasi karar vericiler ve geniş halk kesimleri nezdinde oluşturmak için, geliyoruz. Üçüncü bir dönem talebimiz olmadan arkadan gelenlere bayrağı devredeceğimizi ise şimdiden ilan ediyoruz. Çıkacak sonuç, ülkemiz ve sanayicimiz için hayırlı olsun.”