Bakan Bayraktar, nükleer enerjiyi daha iyi bir geleceğin parçası olarak gördüklerini kaydederek, nükleer teknolojiye ilişkin ticaret ve finansal kısıtlamaların yanı sıra sektöre yönelik yaptırımlar gibi tüm engellerin kaldırılmasını istedi.
Avusturya’nın başkenti Viyana’da 5 gün sürecek Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) 68’inci Genel Konferansı’nın ilk gününde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın video mesajı paylaşıldı.
Bakan Bayraktar, videodaki konuşmasında, UAEA Başkanı Rafael Mariano Grossi’nin nükleer emniyet ve güvenliği teşvik edici çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti.
Bayraktar, Türkiye’nin ulusal enerji stratejisine değinerek, stratejinin sürdürülebilir kalkınma ve enerji güvenliğine öncelik verdiğini, 2053’e kadar sıfır karbon emisyonuna ulaşmayı hedeflediklerini, bu doğrultuda nükleer enerjinin kaçınılmaz olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin gelecek 20 yılda elektrik talebinin yüzde 4 artmasının beklendiğine işaret eden Bayraktar, “Bu artan talebi karşılamak için Türkiye, yenilenebilir kaynaklardan daha fazla güç üretimine öncelik verecek ve nükleer enerji, enerji çeşitliliğimize temel unsur olarak eklenecektir.” şeklinde konuştu.
Bayraktar, Türkiye’nin, nükleer kapasitesini artırmaya devam edeceğini belirterek, “Uzun vadeli Ulusal Enerji Planı doğrultusunda, 2035 yılına kadar 7,2 Gigavat (GW) ve 2050 yılına kadar küçük modüler reaktörler (SMR’ler) dahil 20 Gigavat (GW) nükleer santral devreye almayı hedefliyoruz.” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin nükleer hedeflerine de değinen Bayraktar, Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin dört reaktörüyle toplam 4,8 Gigavat (GW) kapasiteye sahip olacağını, daha sonra ikinci ve üçüncü sahaların da devreye alınmasının planlandığını dile getirdi.
“NÜKLEER ENERJİYİ, ‘DAHA İYİ BİR GELECEĞİN’ PARÇASI OLARAK SAVUNUYORUZ”
Bayraktar, şöyle devam etti:
“Nükleer enerjiyi, ‘daha iyi bir geleceğin’ parçası olarak savunuyoruz. Bu nedenle, ticaret ve finansal kısıtlamalar ve sektöre yönelik yaptırımlar gibi tüm engellerin kaldırılması gerektiğini vurguluyoruz. Bu engeller yalnızca teknolojik ilerlemeyi ve ekonomik gelişmeyi yavaşlatmakla kalmıyor, aynı zamanda küresel sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşma yeteneğimizi de erteliyor. Uluslararası politikaların, nükleer enerjinin sorumlu bir şekilde geliştirilmesini ve konuşlandırılmasını engellemek yerine desteklemesi esastır.”
COP28’de (2023 Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı) alınan kararlar ışığında Türkiye’nin Paris Anlaşması’nda belirtilen iddialı hedeflere ulaşmak için nükleer kapasitede önemli bir artış olması gerektiğine inandığını vurgulayan Bayraktar, Ajansın nükleer teknolojileri ilerletme çabalarını ve üye devletlere bu teknolojilerden yararlanma konusunda verdiği desteği takdir ettiklerini söyledi.
Bayraktar, “Türkiye, nükleer enerjinin güvenli, emniyetli ve barışçıl bir şekilde kullanılmasını sağlama hedefine tam olarak bağlı kalmaya devam ediyor ve UAEA ile yakın işbirliği yapmaya devam edecektir.” görüşünü paylaştı.
Türkiye’nin Ajans ile sürdürdüğü işbirliğine olan sarsılmaz bağlılığını yineleyen Bayraktar, “Dünya çapında refah için nükleer enerjiyi geliştirmek üzere ortak çabalarımızı sürdürmeyi dört gözle bekliyoruz.” ifadesiyle sözlerini tamamladı.
