Bakan Dönmez, “Enerji verimliliğini özellikle hanelerde yaygınlaştırmak istiyoruz. Bunun içinde öncelikle bilinçlendirme, farkındalık oluşturma …
Bakan Dönmez, “Enerji verimliliğini özellikle hanelerde yaygınlaştırmak istiyoruz. Bunun içinde öncelikle bilinçlendirme, farkındalık oluşturma işimiz var. Bugün, konut stoğumuzun kabaca yarısı yalıtımsız. Hanelere uygun şartlarda kredi verilmesi için Hazine ve Maliye Bakanlığımızla ve planlama için de Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızla görüşüyoruz” dedi.
Dönmez ayrıca, “Bu tasarruflar sayesinde 850 bin TEP ham petrol ve 5,4 milyar metreküp doğal gaz ithalatını da engellemiş olduk. Toplamda 12 bin yeni istihdam oluşturduk ve ekonomimize 3,91 milyar dolarlık brüt katma değer sağladık. Belki daha da önemlisi son 5 yılda 43,2 milyon ton CO2’nin doğaya salımını engelledik” ifadelerini kullandı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, MÜSİAD tarafından düzenlenen Uluslararası Enerji Zirvesi’nde konuşmalarını yapıyor.
Bakan Dönmez’in açıklamalarından satır başları;
Bizim elektriğin dışında yeraltı kaynaklarının sonuna kadar kullanılmasıyla ilgili hidrokarbon keşfiyle alakalı kaynak arayışımız var. Doğal gazda yüzde 99 dışa bağımlı ülkeyiz. Avrupa’da en çok doğal gaz kullanan 4 ülkeden biriyiz. 81 ilimizin tamamında vatandaşlarımız doğal gaz kullanıyor. Maalesef dışa bağımlıydık. Rabbim yüzümüze güldü, yaptığımız keşifle birlikte çalışmalarımız belli noktaya geldi. Filyos’ta hem karada hem denizde inşaat faaliyetlerimiz devam ediyor.
Diğer müjdemiz de dördüncü gemimiz de Mersin Taşucu Limanı’na yanaştı. 2 aylık hazırlık dönemi sonrasında ilk sondajına başlayacak. Yeni gemimizle yeni müjdeler almayı ümit ediyoruz. Bu gemiden 5 tane var bir tanesi bizim filomuzda.
“ENERJİ BAĞIMSIZLIĞI İÇİN ADIMLAR ATMAYA DEVAM EDİYORUZ”
Madenlerde en yüksek üretim ve ihracat rakamlarına ulaştık. Ciddi mesafe kat ettik. Enerji bağımsızlığımızı teminat altına alacak adımları attık atmaya devam ediyoruz.
Özellikle enerji teknolojilerinin daha da geliştirilmesi noktasında atılacak çok adım var. Girişimci, sanayici, mühendislere ihtiyacımız var. Rekabet bir çoğumuzun hoşuna gitmese de kaçınılmaz bir gerçek. Kaliteyi de uyguna almak hepimizin hedefi. Hepimiz tüketiciyiz. Kaliteli olacak ve ucuza olacak. Bir sürü parametre var. Sizler bunları her gün yaşıyorsunuz. Bu açıdan önemli konulardan birisi de verimlilik. Bu üç ana konulardan birisi de verimlilik. Yenilenebilir teknoloji olduğunu söylemem gerekiyor.
KRİTİK ELEMENT VE MİNERALLER
Kritik elementler, kritik mineraller. Bu kritik minerallerin fiyatını durduramazsanız teknolojik maliyetler yükselmeye başlar. Lityum pillerinde, güneş panellerine kadar yayınlanan son raporların hepsinde görüyoruz. Güneş panellerinde yüzde 5-10 seviyesinde fiyat düşüşleri varken, pandemiden sonra fiyatlarda düşme durdu, bir miktar yükselme eğilimi söz konusu. Buna da çözüm bulmak zorundayız. Petrolde spekülasyonu konuşurduk, şimdi nikel gibi metallerdeki fiyat spekülasyonlarını konuşmaya başladık. Lityumda Dolar bazında 2-3 kat artış var. Enerjinin geleceğinde sadece kaynak yok, kritik element ve madenleri de konuşacağız.
“GÜNEŞ ENERJİSİNDE AVRUPA BİRİNCİSİYİZ”
Güneş panelleri bir diğer ticaret savaşının unsurlarından biri olacak gibi görünüyor. ABD’nin Çin menşeli ürünlere yaptırımı sonucu ABD’de güneş paneli tedariğinde yavaşlama oldu. Güney Doğu Asya ülkeleri bunu karşılayamadı. Çin’e alternatif tedarik zincirleri oluşturulmaya çalışıldı. ABD ve batı Çin’e bu konuda bağımlı olmak istemiyor. Bunu lityum ve diğer metallerde de göreceğiz. Güneş panelinde Türkiye üretim merkezi olabilir mi? Türkiye aslında son 5 yılda bu alanda yaptığı yatırımlarda iyi mesafe kat etti. Güneş paneli üretiminde yıllık 7 bin 960 megawatt üretimle dünyada 4’üncü Avrupa’da birinci seviyedeyiz. İnşallah bir kaç yıla kadar ilk sıralara geleceğiz. Güneş Allah’ın bize bir nimeti. Doğal kaynakları enerjiye çevirecek kaynağınız yoksa kısıtla karşı karşıyasınız.
Türkiye ve dünyada tüketicilerin petrol ve gaz taleplerinde artış söz konusu. Yaz sezonları ulaşımın ve gezme, tatil modunda olduğumuz için bireysel araçları daha fazla kullandığımız bir dönem. Orada bir talepte artış bekliyoruz. Bu fiyatlara nasıl yansıyacak hep birlikte göreceğiz.
Hindistan 1 milyar nüfuslu bir ülke. Elektrifikasyonda istediği yere gelemedi. Kırsala elektrik götürme çalışmaları hızlandı. Elektrik ihtiyacı artacaksa kömür ve diğer kaynaklara da ihtiyacı artacak. Elektriğe ulaşmamış dünyada 750 milyon kişi var. Bunların da elektriğe erişmesi durumunda talep artacak. Bunun üstüne elektrikli otomobiller gelirse, toplam araç satışlarının yüzde 1’i seviyelerinde. Elektriğe talep artacak.
“FOSİL YAKITLARA TALEP ARTIYOR”
Fosil emtiaların fiyatlarının yüksek olmasına rağmen, tüketicilerin şikayet etmesine rağmen fosil yakıt talebinin artması hepimiz için düşündürücü olmalı. Önemli bankalar gelecek 10 yılda fosil yakıt tüketimin yüzde 8-10 oranında artacağını öngörüyor. Eğer yüzde 10 talep artışı olacaksa önümüzde 8-10 yılda bu 110 milyon varil demektir. Rezerv bulduk diyelim, sorun yok. Yatırım tutarının da yüzde 10 artması gerekiyor. Bugün keşfettim, yarın üretime hazırım diyebileceğini sektör değil. Minimum 5-6 yıla ihtiyacınız var üretime hazırlayabilmeniz için. Kaynaklarımızı daha verimli kullanacağız.
Ne kadar çok yatırım yapılırsa o kadar fayda sağlıyor. AB’de yapılan çalışmada tüketicilerin en verimli değil, en ucuz ürünü seçtiklerine rastlıyoruz. Cepten daha az nakit çıkışı olduğu için genel davranışı gösteriyor. Böyle bir tüketici eğilimi var.
Sanayicilerimiz güneş paneline yapmış olduğu çalışmalar ve hamleler çok akıllıca oldu. Enerji maliyetlerinin bir kısmını 15-20 yıl sabitlemiş oldu. Sanayici için öngörülebilir olması onları daha motive ediyor, rahatlatıyor. Artık o güneş santraliniz, rüzgar da olabilir. Çalıştığı müddetçe maliyetleri sabitlemiş oldunuz.
Bu sene yine artan fiyatlardan dolayı verimlilik projelerine ilgi olduğu, bakanlığımızın öncelikle verimlilik dairesine olan başvurularda görebiliyoruz, bu bütçenin dağıtıldığını söyleyebilirim. Bu yatırımlar geçtiğimiz yıllarda da yapılabilirdi. Emtia fiyatlarındaki artışlar da verimliliğe ilgiyi artırıyor.
Kabaca konut stoğumuzun herhalde yarısı yalıtımsız. Hanelere uygun şartlarda kredi verilmesi için Hazine Bakanlığı ve Çevre Şehircilik Bakanlığıyla görüşmeleri sürdürüyoruz.
“İSTANBUL’UN GÖBEĞİNDE 100 ÇINAR KESİLDİ”
Atatürk Havalimanı’nda yapılacak millet bahçesi için yaptırmayız diyenler sıraya girdi. İstanbul’a yeşil alan kazandırma gayretinde olanları engellemeye çalışıyorlar. Spor, piknik, vakit geçirilecek bir mekan tasarlanıyor. Buna rağmen birçok engelleme ile karşı karşıyayız. Madem bu kadar çevreciydiniz belediyeniz şehrin göbeğindeki asırlık çınarları katlederken neredeydiniz? 100’ün üzerinde çınar şehrin göbeğinde kesildi. Kimsenin de sesi çıkmadı. Millet bahçesinin nasıl yapılacağı, ne kadarlık bir alanın yeşillendirileceğini çevre bakanımız paylaştı. 3-5 marjinali yanına alıp yola düşenler milletimizi böyle bir eserden mahrum etmeye hakkı yok.
