TESK Genel Başkanı, panayır ve kermes etkinlikleri için düzenleme istedi

Palandöken, yazılı açıklamasında, panayır ve kermes gibi etkinliklerin uzun sürmesinin ticaretin dengesini bozduğunu ifade etti.

Bu tür faaliyetlere dair düzenleme yapılması gerektiğini belirten Palandöken, başka şehirlerden gelerek günübirlik veya birkaç günlük ticaret yapanların panayır ve kermesin kurulduğu bölgedeki esnaf için büyük bir sorun oluşturduğuna işaret etti.

Palandöken, “Bu kişilerin hangi memlekete ve ne şekilde kayıtlı oldukları belli olmadığı için bu durum, kayıt dışılığa yönlendirebilecek uygulamalara neden olmaktadır. Bu tür faaliyetler öncesinde, öncelikle o bölgedeki meslek odalarından izin alınmalıdır.” ifadelerini kullandı.

“YEREL ESNAFIN İŞİNİ BALTALIYOR”

Söz konusu faaliyetlerin ilgili meslek odalarıyla koordineli şekilde düzenlenmesinin önemini vurgulayan Palandöken, şunları kaydetti:

“Belirli günler içerisinde, kermes ya da panayır düzenleyecek olanların, o bölgenin insanı olması ve yerel ekonomiye katkı sağlaması şartı aranmalıdır. Vergi levhaları olmalı, fiş ve fatura düzenine uyulmalı, ayrıca oradaki esnafla doğrudan rekabet edecek ayakkabıdan bıçağa, pastırmadan sucuğa veya bozulabilecek gıda maddelerine kadar ürünlerin satışı belli kurallara bağlanmalıdır. Bu kişilerin hangi şehirden geldikleri, hangi vergi dairesine kayıtlı oldukları, sattıkları ürünlerin o bölgede geleneksel esnafın emeğine katkı mı zarar mı sağladığı net olarak tespit edilmelidir. Hijyen koşulları sağlanmadan, herhangi bir izin veya süre şartı olmaksızın kurulan panayır ve kermesler, kamu yararına yapılıyor gibi gösterilse de, yerel ve geleneksel esnafın işini baltalamaktadır.”

Palandöken, bu faaliyetlerin gerçekleştirildiği süre boyunca fiyatların mutlaka kontrol edilmesi gerektiğinin de altını çizdi.

İnsan sağlığını tehdit eden ve görsel kirliliğe sebep olan ürünlerin satışına izin verilmemesinin de önemine değinen Palandöken, “Panayır, yöresel ürünlerle, o şehrin ve çevresindeki il ve ilçelerin katkısıyla yapılmalıdır. Günümüzde bu durum bir alışkanlık halini almış, ‘kamyona yükle, götür, sat, topla ve geri dön’ şeklinde bir uygulamaya dönüşmüştür.” ifadelerine yer verdi.