İş Kanunu’ndaki bazı kritik detaylar Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) için emeklilik kapısı açabiliyor.
Emeklilikte Yaşa Takılanlar’da İş Kanunu’ndaki bazı detaylar emeklilik kapısını açabiliyor. Sigortasız çalışan herkes hizmet tespit davası açabilir. Dava iki ayda sonuçlanır.
İşe giriş tarihi, “çırak, stajyer” olunmadığı halde bu statü ile gösterildiyse ya da Eylül 1999’dan önce işe başlanmasına karşın 2000’den sonra sigorta girişi yapıldıysa zaman aşımı süresi işlemez, dava açılabilir.
Çalışılan işyerinde en az bir sigortalı çalışanın şahitliği ile dava kazanılabilir. Hizmet tespit davaları yaklaşık 2 ayda sonuçlandırılır. Hak düşürücü süre sigorta yapılıp primlerin yatırılmadığı ya da müfettiş incelemesi ile belgelendirilen durumlarda işlemez.
Bunlara ilaveten bir de önce sigortasız çalıştırıldığı işyerinde daha sonra sigorta yapılan işçilerde 5 yıllık süreye bakmadan geriye doğru tescil davası için başvurulabilir.
Örneğin bir kişi 1998’de işe başlayıp SGK’ya sigorta bildirimi yapılmasına karşın ilk prim ödemesi aynı işyerinde 2000’de başlatıldıysa, kuruma başvurularak sigorta başlangıç tarihi düzeltilmesi talep edilebilir.
Olumsuz yanıt durumunda da hizmet tespit davası açılabilir.
Sabah’ın haberine göre, Emekli aylığı bağlanmasını sağlayacak bazı kritik detaylara yönelik merak edilen soruların yanıtları şöyle:
Sigortasız çalışılan yıllara yönelik dava açma süreci nasıl işliyor?
Sigortalılığın başlangıcı, kişinin kurum kayıtlarına geçen ilk işe giriş bildirgesindeki yazılı tarihtir. Bir işyerinde 2 yıl sigortasız çalıştıktan sonra işten çıkarılan personel için beş yıllık hak düşürücü süre işten ayrıldığı günden itibaren başlar.
Diğer yandan 2 yıl sigortasız çalıştırıldıktan sonra sigortası yapılıp 10 yıl daha çalıştırılan kişi 2022 tarihinde işten çıktıysa 2027’nin sonuna kadar sigortasız çalıştırıldığı dönem için dava açabilir. Kesintisiz çalışmanın bittiği yılın sonu başlangıç kabul ediliyor.
Sigorta girişim 1997 olmasına karşın prim başlangıcım 2001 görünüyor. Hizmet tespiti için dava açma hakkım var mı?
Çalıştığı halde işe başlaması SGK’ya bildirilmeyen ya da geç bildirilen dava açarak EYT’li olabilir. 1997’de işe girmenize karşın adına prim yatırılmamış ve sıfır gün olarak işveren tarafından çıkarılmışsanız iki yolla hakkınızı arayabilirsiniz.
Birinci adımda SGK’ya başvurup sigorta başlangıç tarihinin düzeltilmesi istenebilir. Olumsuz yanıt gelirse da hizmet davası açılabilir. Çalıştığınız işyerinde en az bir sigortalıyı varsa iki şahit göstermeniz davayı kazanmanızı kolaylaştıracaktır. 5 yıllık zaman aşımı süresi söz konusu olmayacak.
Bazı hukuk büroları sigorta girişini 8 Eylül 1999’a çekeceklerini iddia ediyor. Bu mümkün mü?
Son dönemde geriye dönük olarak sigorta girişi yaptırabileceklerini iddia eden hukuk bürolarına karşı dikkatli olmakta fayda var. Organize çalışan bu avukatlar, “Dosyanı biz alacağız. Bir şirket var oraya dilekçe vereceksin, senin işlemlerin geç yapılmış diye işlemleri takip edeceğiz, 8 Eylül 1999 öncesi işe başlatmış göstereceğiz” şeklinde vaatlerde bulunuyor.
Bakanlık bu kapsamda yapılacak başvuruları risk grubunda ayrıca ele alacak. Bu tür organize çalışmalar kapsamındaki müracaatlar değerlendirilmeyecek.
Aynı iş yerinden birden fazla giriş-çıkış yapanların dava açma süresi ne zaman başlar?
Hizmet tespit davasını kişinin kendisi veya vefat durumunda mirasçıları açabilir. Hizmet tespitine konu işyerinde hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içinde mahkemeye başvurulabilir.
Aynı iş yerinde birden fazla giriş-çıkış yapanların dava açma süresi de işten ilk ayrıldıkları tarihte başlar. Sigortalının vefatı durumunda mirasçılar sigortalının ölüm tarihinden itibaren dava açabilir.
Dava yaklaşık kaç ay sürer, mahkemenin lehime karar vermesi durumunda EYT kapsamına girebilir miyim?
Muhakeme usulüne göre yaklaşık iki ayda sonuçlanıyor. Karar yüksek mahkemeye taşındıysa bir ay içinde gerekçeli karar bildirilir. İş Kanunu’nda öngörülen zorunlu arabuluculuk kapsamı dışında bulunuyor.
Hizmet tespit davası açmadan önce arabulucuya başvurma zorunluluğu bulunmuyor. Bu davada sonuç kesinleşmeden icra edilemeyen kararlardır.
Çalıştığım yıllara ilişkin bordro değil de hesap fişi olması 5 yıllık zaman aşımını önler mi?
Belgelerin verilmesi durumunda olduğu gibi çalışmaların sigorta müfettiş raporuyla saptanması halinde de hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez.
Yargıtay kararına göre aylık sigorta primleri bildirgesi, dört aylık sigorta primleri bordrosu, sigortalı hesap fişi gibi belgeleri sunanlar için hak düşürücü süre uygulanmıyor.
Kararda bu belgelerden birinin işveren tarafından verilmesi halinde burada kurumun işçinin çalışmasından haberdar olduğu kabul ediliyor. Bu durumda hizmet tespiti davası için hak düşürücü sürenin varlığından söz edilemeyeceği belirtiliyor.