Merkez’in faiz kararı ne anlama geliyor? Uzmandan çarpıcı analiz

Merkez Bankası’nın faiz kararı, piyasa beklentilerine sürpriz bir şekilde geldi. Faiz artışı, piyasa aktörleri tarafından büyük ölçüde beklenmese de, karar metninin şahin tonu ve verilen mesajlar dikkat çekti.

ALB Yatırım Başekonomisti Doç. Dr. Filiz Eryılmaz, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) son faiz kararını değerlendirerek, kararın piyasalar açısından sürpriz olduğunu ancak verilen mesajın net ve güçlü olduğunu vurguladı. Filiz Eryılmaz, Merkez Bankası’nın sadece teknik değil, algısal olarak da piyasaları etkileyen stratejik bir adım attığını ifade etti.

PİYASADA BEKLENTİ SABİT KALMASI YÖNÜNDEYDİ

Faiz kararı öncesinde piyasada çok farklı beklentiler olduğunu belirten Eryılmaz, “Anketlere baktığımızda genel beklenti faizin sabit tutulacağı yönündeydi. Ancak faiz artırımı ya da üst bandın yükseltilmesi ihtimali üzerinde duranlar da vardı. Bu nedenle alınan karar bir sürpriz niteliği taşıyor” dedi.

Kararın sadece faiz artışı olarak değil, aynı zamanda Merkez Bankası’nın duruşu açısından önemli olduğunu söyleyen Eryılmaz, “Merkez Bankası adeta ‘Ben buradayım’ dedi. Tüm riskleri göz önünde bulundurarak önden adım attığını ortaya koydu” diye konuştu.

Filiz Eryılmaz, kararın teknik yönüne de dikkat çekerek, “Aslında faiz artırıldı ama piyasa faizlerinde büyük bir değişim olmayacak. Daha önce üst bant yüzde 46’ya çıkarılmış ve gecelik fonlama yapılmaya başlanmıştı. Bu zaten fiilen faizi o seviyelere taşımıştı. Şimdi üst bant yüzde 49’a, politika faizi ise yüzde 46’ya çekildi ama fonlama yeniden haftalık vadeye döndü. Bu da piyasada faizlerin aynı kalacağı anlamına geliyor” değerlendirmesini yaptı.

Ancak bu hamlenin algısal olarak güçlü bir sinyal etkisi yarattığını vurgulayan Eryılmaz, “Faiz artışı yapılmadan, sanki yapılmış gibi bir etki yaratıldı. Merkez Bankası, piyasa faizlerini yukarı çekmeden, sinyal etkisiyle güçlü bir duruş sergiledi” dedi.

MERKEZ BANKASI KENDİNE ALAN AÇTI

Önümüzdeki iki ay boyunca faiz kararı toplantısı yapılmayacağına dikkat çeken Doç Dr. Filiz Eryılmaz, “Merkez Bankası olası şoklara karşı kendine bir hareket alanı oluşturdu. Faizleri yüzde 49’a kadar çekebileceği bir boşluk var. Bu da olası bir kur atağında ara toplantıya gerek kalmadan adım atabilme imkânı tanıyor. Sürekli ara toplantı yapılması güveni zedeleyebilirdi. Bu adımla o risk de ortadan kalktı” ifadelerini kullandı.

Karar metninde de önemli değişiklikler olduğunu dile getiren Eryılmaz, “Önceden ‘enflasyonda kalıcı risk olursa faiz dışı araçlarla müdahale edilecek’ deniliyordu. Şimdi ise bu ifade daha net hale getirildi. Gerekirse faiz artırımı yapılabileceği vurgulandı. Bu da piyasaya verilen güven açısından oldukça olumlu” dedi.

BORSADA BASKI KALICI MI?

Eryılmaz, faiz kararının borsa üzerinde kısa vadeli bir baskı oluşturduğunu da belirtti. “Faize duyarlı sektörlerde — özellikle bankacılık, mali sektör, inşaat ve yatırım ortaklıklarında — baskı görüldü. BIST 100 endeksi haftaya 9.200 seviyelerine düşüşle başladı. Ancak bunun tek nedeni faiz kararı değil” dedi.

Küresel piyasalardaki gelişmelerin de etkili olduğuna işaret eden Doç. Dr. Eryılmaz, “Trump’ın Çin’e yönelik açıklamaları, ABD-Çin arasında yaşanan ticari gerilim ve Fed Başkanı Powell hakkındaki spekülasyonlar risk iştahını düşürdü. Bu da bizim piyasamıza yansıdı” değerlendirmesinde bulundu.

Filiz Eryılmaz, “Kısa vadede 9.000 seviyesinin altına inilse bile bu kalıcı olmaz. Endeksin birkaç ay boyunca belirli bir bant aralığında seyretmesini bekliyorum. Yükselişin devamı için de alan olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.