Eğitim-İş sendikası Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yaptı. İşte detaylar.
Eğitim-İş bugün, Milli Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması …
Eğitim-İş sendikası Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yaptı. İşte detaylar.
Eğitim-İş bugün, Milli Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması yapmak için toplandı. Seçmeli derslere ilişkin açıklama yapan Eğitim-İş’e özel güvenlik görevlileri müdahalede bulundu. Sendika üyelerinin pankartları alınmak istendi. Açıklamada Eğitim-İş, geçtiğimiz günlerde öğretmenlere yönelik sarf ettiği sözler nedeniyle Nagehan Alçı’ya da tepki gösterdi.
Açıklamada, “Eğitim-İş olarak uyarıyoruz: Çocukların zihinsel yönelim ve becerilerine göre bir eğitimden geçmelerini sağlayacak sistem” lafını dilinden düşürmeyen Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, başında oturduğu Bakanlıkta kendi söylemiyle bu kadar çelişen bir uygulamanın nasıl olduğunu kamuoyuna açıklamalıdır. Altını çiziyoruz: Seçmeli dersi belirleme süreci, velinin bilgisi dahilinde, öğrenci tarafından yapılır. Buradaki asıl amaç, öğrencinin kendini keşfetmesi, kendisinin ilgili ve yetenekli olduğu alanda donanımlı hale gelmesidir. Ülkenin geleceğini direkt olarak ilgilendiren bu konu, iki tane partizan müdürün koltuğunu sağlamlaştırmak için yapacağı hamlelere kurban edilemez, ettirmedik, ettirmeyeceğiz!” ifadeleri kullanıldı.
Eğitim-İş’in açıklaması:
“SEÇMELİ DERSLERLE İLGİLİ DAYATMAYA GEÇİT VERMEYECEĞİZ!
Bugün burada eğitimi dinselleştirme faaliyetlerini afet var, salgın var demeden sürdürenlerin, bu kez gözünü seçmeli derslere çevirmesi nedeniyle toplandık.
Bilindiği üzere 4-11 arası tüm sınıflarda okuyan öğrencilerin alacağı derslerin 4-22 Ocak tarihleri arasında belirlenmesi gerekmektedir. Sendikamızın ulaştığı MEB’in iç yazışmaları ise öğrencilere pozitif bilimlerle/sanatla/sporla/yabancı dillerle ilgili dersleri seçtirmeyip dini içerikli derslerin dayatılacağını ortaya koymuştur.
İl Milli Eğitim Müdürlüklerinden İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine gönderilen talimatta dini içerikli dersler olan “Kuran’ı Kerim, Peygamberimizin Hayatı ve Temel Dini Bilgiler derslerinin seçilmesi için ilçe müdürlerine büyük rol düştüğünün altı çizilmektedir. İlçe Milli Eğitim Müdürlerinin de bu talimatı görev kabul edip, okul müdürlerine seçmeli derslerde nasıl dayatma yapacaklarına dair sunum hazırlamış olduğu da sendikamızın eline geçen belgelerden anlaşılmaktadır.
Yani daha önceki senelerden de bildiğimiz, kamuoyuna ifşa ederek ve yargıya taşıyarak mücadele ettiğimiz bu yönetmeliğe aykırı uygulama için belli ki bu yıl daha çok uğraşılmaktadır. Talimatnamelerde bu 3 ders öğrencilere zorla dayatıldıktan sonra ilgili STK’ların da sürece katılmasının sağlanması gerektiğine dair not düşülmesi de, dernek/vakıf maskesi takmış tarikatların eğitime yine arka bahçeden sokulmaya çalışıldığının göstergesidir.
Belli ki dayatılan 3 dersten başka dersleri almayı talep edecek çocuklarımıza yine “bu dersi verecek öğretmen yok” yalanı, tozlu raflardan çıkarılıp hazırda bekletilmektedir. Bilinsin ki biz bu oyunu daha önce izledik ve mücadelemizle bu oyunu bozduk! Aynı oyunun sahnelenmesine izin vermeyeceğiz!
Daha önce de anlattığımız üzere seçmeli derslerdeki bu dayatma, zincirleme bir mağduriyet, büyüyen bir tahribat yaratmaktadır:
Sendika olarak bu hukuksuz talimatlara ilk ulaştığımız andan itibaren gösterdiğimiz yüksek tepkiyle, Bornova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne geri adım attırmış bulunmaktayız. Şimdi sıra tüm Türkiye’de!
Eğitim-İş olarak uyarıyoruz: Çocukların zihinsel yönelim ve becerilerine göre bir eğitimden geçmelerini sağlayacak sistem” lafını dilinden düşürmeyen Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, başında oturduğu Bakanlıkta kendi söylemiyle bu kadar çelişen bir uygulamanın nasıl olduğunu kamuoyuna açıklamalıdır. Eğer konuşmalarındaki “çağdaşlık” vurgusu “takiyye” değilse, derhal harekete geçmeli, seçmeli dersleri tüm okulları imam hatipleştirmenin bir aracı olarak kullanmaya çalışan bu yöneticilere yönelik idari soruşturma başlatmalıdır.
Altını çiziyoruz: Seçmeli dersi belirleme süreci, velinin bilgisi dahilinde, öğrenci tarafından yapılır. Buradaki asıl amaç, öğrencinin kendini keşfetmesi, kendisinin ilgili ve yetenekli olduğu alanda donanımlı hale gelmesidir. Ülkenin geleceğini direkt olarak ilgilendiren bu konu, iki tane partizan müdürün koltuğunu sağlamlaştırmak için yapacağı hamlelere kurban edilemez, ettirmedik, ettirmeyeceğiz!
Konunun Türkiye’nin her ilinde takipçisi olduğumuzu, dayatmanın devreye sokulduğu her yerde mücadele edip, hukuki yollara başvuracağımızı ilan ediyoruz.” ifadesini kullandı.