Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

Dünya’dan daha eski, yüzeyi magma kaplı bir gezegen keşfedildi

Gökbilimciler, yıldızının kavurucu sıcağına rağmen atmosferini milyarlarca yıl korumayı başaran, “ıslak lav küresi” olarak adlandırılan gizemli bir gezegen keşfetti.

Dünya’dan daha eski, yüzeyi magma kaplı bir gezegen keşfedildi
24.12.2025 22:00
0
A+
A-

Gökbilimciler, güneş sistemimizin çok ötesinde, tüm kuralları altüst eden ve “ıslak lav küresi” olarak adlandırılan büyüleyici bir gezegen keşfetti. Samanyolu Galaksisi’nin en yaşlı bölgelerinden birinde yer alan TOI-561 b, yüzeyini kaplayan devasa bir magma okyanusu ve bu ateş denizini çevreleyen yoğun kaya buharından oluşmuş atmosferiyle bilim dünyasında büyük bir heyecan yarattı. Güneş’ten iki kat daha yaşlı olan bu antik gezegen, yıldızına o kadar yakın bir mesafede dönüyor ki bir tam yılı sadece 11 saat sürüyor; bu durum onu adeta sonsuz ışık ve bitmek bilmeyen karanlık arasında bölünmüş bir cehennem tasvirine dönüştürüyor.

Bu keşfi asıl gizemli kılan nokta, gezegenin milyarlarca yıldır o kavurucu sıcaklığa rağmen atmosferini korumayı başarmış olması. Normal şartlarda yıldızına bu kadar yakın ve küçük olan gezegenlerin, yoğun radyasyon nedeniyle atmosferlerini çoktan kaybetmiş olması gerekirdi. Ancak James Webb Uzay Teleskobu’ndan gelen veriler, bu süper-Dünya’nın sanılandan çok daha serin olduğunu ve kalın bir gaz tabakası sayesinde ısısını dengelediğini gösteriyor. Bilim insanları, gezegenin yüzeyindeki magma okyanusunun adeta bir akciğer gibi çalıştığını; bir yandan gazları uzaya salarken diğer yandan onları tekrar içeri çekerek bu kırılgan atmosferi beslediğini düşünüyor.

Dünya’dan yaklaşık iki kat daha ağır olan bu yaşlı dev, düşük demir oranı ve zengin mineral yapısıyla evrenin ilk dönemlerine ait bir fosil niteliği taşıyor. Kendi yıldızının etrafında baş döndürücü bir hızla dans eden TOI-561 b, sadece bir gök cismi değil, aynı zamanda kayalık gezegenlerin en zorlu şartlarda bile nasıl hayatta kalabileceğine dair tüm ezberleri bozan bir kanıt olarak karşımızda duruyor. Bu gizemli dünyanın sırlarını çözmek, sadece uzak galaksileri değil, kendi sistemimizin ve yaşamın temel yapı taşlarının evrendeki yolculuğunu anlamamıza da yeni bir ışık tutacak.

ETİKETLER:
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.