Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

Bilinçsiz ağrı kesici kullanımı uyarısı: Organ hasarına neden olabilir

Doç. Dr. Ecem Fatma Karaman, Parasetamol ve İbuprofen gibi yaygın ağrı kesicilerin yüksek dozlarda kullanımının karaciğer, böbrek ve mide hasarlarına yol açabileceğini uyarısında bulundu.

Bilinçsiz ağrı kesici kullanımı uyarısı: Organ hasarına neden olabilir
06.09.2025 19:00
0
A+
A-

Biruni Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ecem Fatma Karaman, yaygın kullanılan Parasetamol ve İbuprofen gibi ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçların yüksek dozlarda kullanımının ciddi organ hasarlarına yol açabileceğini belirtti.

Üniversiteden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Karaman, reçetesiz satılan ilaçların da dikkatli ve kontrollü kullanılması gerektiği uyarısında bulundu.

FARMASÖTİK TOKSİKOLOJİNİN ÖNEMİ

Karaman, farmasötik toksikolojinin ilaç ve kimyasalların insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini inceleyen bir bilim dalı olduğunu kaydetti.

İlaçların yanlış ve kontrolsüz kullanımının hayati riskler taşıdığını vurgulayan Karaman, “Parasetamol yüksek dozda alındığında karaciğer başta olmak üzere böbreklerde de kalıcı hasar bırakabilir. İbuprofen ise mide kanaması, ülser, böbrek hasarı ve akut böbrek yetmezliğine neden olabilir.” ifadelerini kullandı.

REÇETESİZ İLAÇLAR VE BİTKİSEL TAKVİYELERİN TEHLİKELERİ

Özellikle reçetesiz satılan ilaç ve takviyelerin güvenli olduğu yönündeki yaygın inanışın halk sağlığı için tehdit oluşturduğunu kaydeden Karaman, şöyle devam etti:

“Bu ilaçların bilinçsiz kullanımı organ hasarı, ilaç etkileşimleri ve hatta ölümle bile sonuçlanabilir. Benzer şekilde ‘doğal’ veya ‘bitkisel’ olduğu düşünülen takviyeler de sanıldığı kadar masum değildir. İçerdikleri aktif bileşenlerin standardize edilmemiş olması, kalite kontrol sorunları ve ilaçlarla etkileşim potansiyeli, ciddi toksik etkilere yol açabilir.”

ECZACILARIN ROLÜ VE TOPLUM SAĞLIĞI

Eczacıların bu süreçte hastaları doğru bilgilendirme ve toplum sağlığını koruma noktasında kritik bir rol üstlendiğini vurgulayan Karaman, “Farmasötik toksikoloji eğitimi almış eczacılar, hem bireysel hasta bakımında hem de toplum sağlığında önemli bir köprü görevi görmektedir.” değerlendirmesini yaptı.

ÇEVRESEL KİRLİLİK VE KİMYASAL TEHDİTLER

Çevresel kirlilik ve günlük yaşamda maruz kalınan kimyasalların da toksikoloji alanının çalışma konuları arasında olduğunu aktaran Karaman, mikroplastikler, endokrin bozucular ve ağır metallerin insan sağlığı için küresel tehdit oluşturduğunu kaydetti.

KAYNAK: AA
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.