Başakşehir Belediyesi, 20 Haziran Dünya Mülteci Günü’nde savaş ve çatışmalar yüzünden meskenlerinden ayrılmak zorunda kalan mültecileri unutmadı …
Başakşehir Belediyesi, 20 Haziran Dünya Mülteci Günü’nde savaş ve çatışmalar yüzünden meskenlerinden ayrılmak zorunda kalan mültecileri unutmadı. Başakşehir’in mültecilere kucak açan ilçelerin başında geldiğini belirten İMKANDER Genel Lideri Murat Özer, “Hiçbir vakit mültecileri konuk olarak görmedik. Onlar bizim kardeşimiz ve biz de kardeşlik misyonumuzu yerine getiriyoruz” dedi.
Türkiye, bilhassa Suriye iç savaşının akabinde milyonlarca mülteciye kucak açan ülke pozisyonuna geldi. Suriye’nin yanı sıra dünyanın birçok ülkesinden yüz binlerce mülteciye yardım eli uzattı. İMKANDER Genel Lideri Murat Özer, Türkiye’ye sığınan Kafkas ve Orta Asyalı mültecilere yönelik çalışmalarını anlattı.
“Onlar yabancı değil”
Temel gereksinimlerin karşılanmasından eğitim dayanağına, sıhhat yardımlarından insan hakları çalışmalarına kadar birçok alanda faaliyet yürüttüklerini belirten İMKANDER Genel Lideri Murat Özer, “Mültecilere yönelik çalışmalarımıza 2009 yılında başladık. O tarihten bugüne kadar binlerce mültecinin yardımına koştuk. Kimi yorumcular genel olarak mültecilere yabancı muamelesi yapıyor. Onlar ülkemize yabancı değildir. Bunu küçük bir örnek ile anlatmak isterim. Ülkemize gelen Suriyeli mültecilerin büyük bir kısmı Halep vilayetinden gelmiştir. Halep aslında Gaziantep, Kilis’in bir kesimiydi. Aslında biz bir yabancıyı topraklarımızda konuk etmiyoruz. Bizden kopartılmış olan bir halk, yine bizimle buluştu” değerlendirmesinde bulundu.
“Sırtımızda yük olarak görmedik”
Muhacirlik ve vatansızlığın güç bir durum olduğunu söyleyen Özer, “Her yerden öteleniyor, her yerden uzak duruyorsunuz. Bütün dünya başınıza yıkılıyor, kimse sizi sahiplenmiyor. Yalnızca Türkiye size yardım eli uzatıyor. Ülkemizin muhacirlere karşı gerçek bir imtihan verdiğini düşünüyorum. Sırtımızda bir yük olarak görmedik. Bilhassa Başakşehir, mültecilere kucak açan ilçelerin başında geliyor. Onlar bizim kardeşimiz ve biz de kardeşlik misyonumuzu yerine getiriyoruz. Sırtımızda bir yük olarak görmedik” biçiminde konuştu.
“Çocuklar kendilerini Türkiye’ye ilişkin hissediyor”
Mültecilikte en büyük yarayı çocukların aldığını tabir eden Özer, “Çocuklarla yaşadığımız anlar bizim yardım elimizi neden uzattığımızın en büyük göstergesi oldu. O suçsuz çocuklara yardım eli uzatmasaydık, ya uyuşturucu batağına saplanacak ya da çek senet mafyasının bir figüranı olacaktılar. Çok şükür onların hiçbirisi olmadı. Çocukların her biri Türkiye’ye ilişkin olduklarını ve Türk bayrağının kendileri için çok önemli bir değere sahip olduklarını tabir ediyorlar” dedi.
