İstanbul Çengelköy’de yaşayan Nezihe Filiz Toker, babaannesinden öğrendiği kemik suyunu yıllarca ailesine içirdi. 2 çocuk annesi bayan …
İstanbul Çengelköy’de yaşayan Nezihe Filiz Toker, babaannesinden öğrendiği kemik suyunu yıllarca ailesine içirdi. 2 çocuk annesi bayan, arkadaşının eseri çok beğenip ‘şirketleşmelisin’ tavsiyesiyle 2 yıl evvel Bone Sante ismiyle bir marka kurarak, ticarete atıldı. Ayda 50 kavanoz satarken şimdilerde 5 bine kadar çıktığını söyleyen Toker, siparişlere yetişemediği için büyüme yoluna gittiğini lisana getirdi.
“İYİ Kİ İNSANLARA DOKUNMUŞUM”
Markasının kıssasını anlatan Toker, “10 yıldan fazla bir müddet konutumda yapıp aileme içiriyordum. Mersinliyiz, soframızda etsiz yemek olmazdı. Bir arkadaşım, muhtaçlığı vardı, benden kemik suyu alıp kullanıyordu. Kemik suyunu farklı ve hoş yaptığımı söyledi. Beşerlerle paylaşmamı, değerlendirmemi tavsiye etti. Fikre evvel soğuk yaklaştım internetten, beşerlerle bağlantıya geçmek korkutmuştu. Artık uygun ki yapmışım diyorum. Yeterli ki insanlara dokunmuşum, sağlıklı olmaları için yararım dokunmuş” dedi.
“SATIŞLAR 100 KAT ARTTI”
Denetimli büyümek istediğini söyleyen Toker, “İlk başladığım vakit ayda 50 kavanoz satarken 2 yıl içinde bu sayı 5 bin kavanoza çıktı. Siparişlere yetişemiyorum, bir hafta evvelce sipariş alıyorum, insanları bekletiyorum. Artık büyümek için bir adım atmam lazım. Birebir kalitede ve bedellerden eseri insanlara ulaştırmak için denetimli büyümek istiyorum. Hiç hayal kurmadan, ayağımı yorganıma nazaran uzatıyorum. Soğuk zincirle bütün vilayetlere kargo yapılıyor. İstanbul’da siparişleri şahsen biz adrese teslim ediyoruz” diye konuştu.
“BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNE YARARI BÜYÜK”
İlikli kemik suyunu direk içmenin bütün kan dolanımı olumlu etkilediğini belirten Toker, “Protein oranı yüksek, bağışıklık sistemini güçlü tutmak için kemik suyunun çok büyük bir yararı var. Bütün yemeklerinize bir kaşık katarak, lezzet verebilirsiniz. Birinci başladığım vakit alan belirli isimler var, onlarla arkadaş olduk. Bana kahveye geliyorlar, benim rahmetim onlar. Eserlerim, kulaktan kulağa duyuldu, o denli ilerledim. Bugünlere de bu türlü geldim. Kendimi çok uygun hissediyorum, beşerler samimiyetime ve doğruluğuma inanıyor” sözlerini kullandı.
GERİ DÖNÜŞLER YORGUNLUĞUMA DEĞİYOR
Bayan teşebbüsçü, “Bir şey yanlış olacak diye ödüm kopuyor, hala mutfağın içindeyim. Kemikleri takım arkadaşlarımla kaldırıyorum, fırınlıyorum. Kavanoza koyuyorum, bana keyif veriyor. Geri dönüşler çok hoş, böyle olunca bütün yorgunluğum gidiyor” dedi.
ÜRÜNDE 19 GRAM PROTEİN VAR
Çok fazla araştırma yaptığını anlatan Toker, “Kemik suyu üzerine yurt dışı seyahatlerim oldu, okudum. Kaç derecede fırınlamam gerekiyor, bitkileri ne zaman koyacağım gibi konuları alanında uzman hekimlerden kemik suyu üzerine bilgi aldım. Ürünün 100 mililitresinde 19 gram protein var” diye konuştu.
“KEMİK SUYU ATA İÇECEĞİMİZ”
En lezzetli ürünü, en yüksek değerlerle insanlara sunmak istediğini vurgulayan Toker, “Çünkü insanların içme alışkanlığını kazanmasını amaçlıyorum. Bizim ata içeceğimiz, içmeyi bırakmışız ve genetiğimiz değişmiş. Hazır gıdalar ve fast food ile sağlığımızı bozmuşuz, geleneksel yemeklerimize dönersek sağlığımızı da geri kazanırız” ifadelerini kullandı.
MS HASTALARI, KEMOTERAPİ GÖRENLER, OTİZİMLİ ÇOCUKLAR.
Birçok insana kemik suyunu içirmeyi başardığını aktaran Toker, “‘Hayatta içmem’ diyen insanlar bile ‘hiç kokmuyor, ne kadar güzelmiş’ diyerek içti, şifasını gördü. İnsanlar, 1 aylık kürü yaparken tırnaklarında, saçında, yüzünde, ruhunda ve enerjisinde etkisini gördü. Kemoterapi görenler, MS hastaları, otizmli çocuklar, geçirgen bağırsak sendromu yaşayanlar, kırık tedavisi görenler, eklem ağrısı ve kemik erimesi olanlar yaygın kullanıyor” dedi.
HEDEF İHRACAT YAPMAK
Kemik suyunu Türkiye’nin her yerine gönderdiğini söyleyen Toker, “Ama en büyük amacım, ata içeceğimizi başka ülkelere de içirmek, Türk markasını oralara taşımak. Çünkü bu kadar güzel bir ürün hiçbir ülkede yok. İnsanlar yurt dışından gelip çantalar dolusu ürün alıp gidiyor. Ülkelerinde bir yer açmamı istiyorlar. Atacağım bu adım bana ışık olacak ve ilerlememi sağlayacak. Zincir marketlerde olmak gibi bir hedefim yok. Butik olarak belirli şehirlerde olmak istiyorum bunlar hayal değil benim hedeflerim. Ürünün sevileceğine ve tutulacağına inanıyorum” diye konuştu.
İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin (İHBİR) kurmuş olduğu ‘İhracata İlham Veren Kadınlar Platformu’na dahil olduğunu söyleyen Toker, “Online söyleşilere katıldım. İhracat yapmış girişimci kadınlar bizlere deneyimlerini anlatıyor, yol gösteriyor. Kadın girişimcilere böyle destek verilmesi, kadının ülke ekonomisine katkısı çok önemli” dedi.
