Türkiye Kent Kurulları Birliği’nin düzenlediği 3. Kent Kurulları Sempozyumu Balıkesir’de başladı. “Geleceğin Kentlerinde İş Birliği ve Dayanışma …
Türkiye Kent Kurulları Birliği’nin düzenlediği 3. Kent Kurulları Sempozyumu Balıkesir’de başladı. “Geleceğin Kentlerinde İş Birliği ve Dayanışma” temasıyla düzenlenen 3. Kent Kurulları Sempozyumu 21 Kasım tarihine kadar devam edecek.
Balıkesir Kent Kurulu mesken sahipliğinde gerçekleştirilen 3. Kent Kurulları Sempozyumu’nun açılışında Belediye Liderleri Özel Oturumu düzenlendi. Yalova Vilayet Genel Meclis Lideri Hasan Soygüzel moderatörlüğünde düzenlenen Belediye Liderleri Oturumunda Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş, Kocaeli Büyükşehir Belediye Lideri Doç. Dr. Tahir Büyükakın, Balıkesir Büşükşehir Belediye Lideri Yücel Yılmaz ve Ardahan Belediye Lideri Faruk Demir konuşmacı olarak katıldı.
Dolu dolu 3 gün
Salgı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan 3. Kent Kurulları Sempozyumu’nda daha sonra Türkiye Kent Kurulları Birliği Periyot Lideri Balıkesir Kent Kurulu Lideri Mürsel Sabancı’nın selamlama konuşmasıyla devam etti. Belediye Liderleri Özel Oturumunun düzenlenmesinin akabinde sempozyum program dahilinde devam etti. 21 Kasım’a kadar sürecek sempozyumda 25 akademik, 100 kelamlı bildirim sunumunun yanı sıra konferans, panel ve toplumsal etkinlikler içerecek. Türkiye genelinden 350 Kent Kurulu Lideri ile 200’e yakın akademisyenin yer alacağı sempozyumda katılımcılıktan sürdürülebilir kalkınmaya, etraf ve iklim değişikliğinden göç olgusuna, kent kimliğinden kentler ortasındaki dayanışmaya kadar tüm taraflarıyla kent kurulları ele alınacak.
Liderler Özel Oturumu ilgi gördü
Türkiye Kent Kurulları Birliği’nin Balıkesir Kent Kurulu konut sahipliğinde gerçekleştirilen 3. Kent Kurulları Sempozyumu’nun açılışında Belediye Liderleri Özel Oturumu büyük ilgi gördü. Oturumda Ankara, Kocaeli ve Balıkesir Büyükşehir belediye Liderleri ile Ardahan Belediye Lideri Kent Kurulları hakkında görüşlerini açıkladı.
Mansur Yavaş: “Kent kurulunun kıymeti nedir?”
Sempozyumdaki Belediye Liderleri Özel Oturumunda birinci olarak Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş kelam aldı. Yavaş konuşmasında ortak aklın ehemmiyetinden kent kurullarının statüsünün daha güçlendirilmesi gerektiği ile iştirak kültürünün mahallî idarelerde teşvik edilmesi mevzularından bahsetti. Mansur Yavaş, “Kent Kurulunun kıymeti nedir? Her şeyden evvel buna bir bakmak lazım. Zira ünlü bir kelam var “bir kentin idaresini bir bireye verirseniz o kişi o kenti abad da edebilir, harap da edebilir.” Vilayet belirtmeden söyleyeceğim; bir belediye liderimiz bundan 7-8 yıl öncesinin parasıyla Anadolu’da bir yerde tam 22 milyon liraya düğün salonu yapmış. O kentin aciliyeti nitekim düğün salonu muydu? Şayet aciliyet düğün salonuysa 22 milyonluk bir düğün salonu mu gerekiyordu? Buna emsal maalesef belediye liderlerimizin proje olarak ortaya sundukları, aslında halkın parasını harcıyorlar. Bazen sahiden güzel sonuç verebilen lakin bazen de batık projeler kesinlikle oluyor. Bunun önüne geçmenin bir tek dermanı var. Seçimden evvel çok beğendiğim bir kelam vardı; “ödeyen karar verir.” Zira bu harcadığımız paralar bizim şahsî paralarımız değil. Şayet biz diğerinin parasını harcıyorsak o vakit çok daha dikkatli olmamız lazım. Kendi paramızı harcamayacağımız bir yere vatandaşın parasını hiç harcamamamız lazım. Hasebiyle bütün dünyada geçerli olan bir sistem var. Ortak akılla kenti yönetmek, şeffaf olmak, hesap vermektir. Şayet kenti ortak akılla yönetecekseniz çoğunluğun verdiği yanlış karar bir kişinin verdiği hakikat karardan daha kıymetli ve daha doğrudur. Zira ortak bir karardır, ortak kararın sonucuna daima birlikte katlanılır. Lakin bir kişinin verdiği karar sonucu o kentte büyük harabet meydana geliyorsa o vakit bir kişi bütün şimşekleri üzerine çekiyor. Bu periyotta ben daima şunu söylüyordum; o denli bir Kent Kurulu kuralım ki o kent kurulu benim bütün hatamı, günahımı üstüne alsın. Yani daha doğrusu onlar bize önersin, ortak bir karar çıksın, bunu biz hayata geçirelim. Bu bence âlâ bir yönetici için çok değerli bir şey. Yani yeterli bir yönetici modeli düşünün sizin isminize binlerce insan toplanıyor, kentin değerli bir sorunu hakkında tartışıyor. Zira o sıkıntıyla ilgili çok peşin kararla yaklaşanlar olur, baştan ret diyen beşerler olur. Münasebetiyle bu mevzu uzun uzun tartışıldığı takdirde ulaşılan sonuç da en azından âlâ bir idare modeli olarak hayata geçirilir.
“Bin 200 STÖ ve 5 bin gönüllü”
Ankara’da yapılan bin 200 kadar sivil toplum kuruluşu ve 5 bini aşkın istekli yer alıyor. Bazen ben meskenden çıkmadan toplumsal medyayı açtığımda o soğuk havada her renkten insanın bir ortaya gelip kış gününde kentin sıkıntılarına deva aradığını gördüm. Tabi burada problemler da yaşanıyor. Kent Kurulu bir karar aldığı vakit belediye liderinin da bunu uygulaması lazım. Maalesef şu an lidere bağlı bir hadise. Zira Kent Kurullarının kurulması kanununda değişiklik yapılırken evvel tasarı şöyle başladı; meslek odaları, sivil toplum kuruluşlarından ve belediye meclisinin ilgili kuruluşlarından görüş alınır diye kapandı. Lakin aslında bunların bir formda belediye meclisinde etkin hale getirilip orada dava açma hakkının tanınması ve oy hakkının da olması bence çok daha yanlışsız olacaktır. Zira bu günkü belediye meclisleri yapılarımız maalesef bir kent kurulunun fonksiyonuna sahip değil. Biz Ankara’da adeta bir özgüven patlaması yaşadık. Her bölümden herkesi çağırdık. Bunu yaparken de şununla karşılaştık; bizim bir istişare şuramız var. Burada Murat Karayalçın’da var, Murat Tuna da var. Kesinlikle sizler de bulunduğunuz kentlerde herhalde karşılaşıyorsunuzdur “bu var, bu niçin var.” Pekala, niçin olmasın? “O bizden değil.” Maalesef Türkiye bundan çok çekti. Aliya İzzetbegoviç’in meşhur bir kelamı var; “Düşmanınıza benzediğiniz vakit yenilirsiniz” diyor. Tabi bu düşman olarak kimseyi gördüğümüzden değil ancak yıllarca eleştirip, ötekileştirilmekten şikayet edip sizde bir diğerini ötekileştiriyorsanız o vakit kimsenin şikayet etme hakkı yoktur. Münasebetiyle bu türlü olumlu bir ortamda şunu da fark ettik ki her görüşten beşerler saatlerce oturuyor, konuşuyor, tartışıyor ve önünüze bunları sunuyorlar. Bunun sonucunda biz iki tane ödül aldık” diye konuştu.
Kocaeli Büyükşehir Belediye Lideri Tahir Büyükakın: “Siyaseten miyobuz”
Kocaeli Belediye Lideri Tahir Büyükakın ise konuşmasında geleceğin kentlerinin ne çeşit risklerin beklediğine yönelik değerlendirmelerde bulundu. Büyükakın ayrıyeten kent kurullarının global meselelerin yereldeki tesirlerin azaltılmasına yönelik neler yapılmasına ait yeni bir odaklanma içerisine girmesinin faydalı olacağını söz etti. Konuşmasında belediye bütçelerinin bir kısmının sivil toplum kuruluşlarının kullanımı için ayrılması teklifinde bulunan Tahir Büyükakın, buna yönelik bir düzenlemenin yapılması gerektiğini kaydetti. Kocaeli Büyükşehir Belediye Lideri Tahir Büyükakın, “Bende siyaset yapıyorum bizim yaptığımız işin tabiatına ait sıkıntılar var. Bizler 5 yıllık devirler için seçiliyoruz. Bir siyasetçiden bunları duymak size garip gelebilir. Biz miyobuz. önümüzdeki 5 yıllık süreyi görürüz. Fakat kentlerin problemleri bazen uzun vadeli işler gerektirir. Örneğin kentsel dönüşüm. Bugün çalışmaya başlasanız üzerindeki yapıların arsa sahiplerine ilişkin olmadığını araştırmak, göründüğü katların hakikaten tapulu olup olmadığı konusunda çalışma yapmaya başladığınızda hele hele varisler marisler üzere bahisler gündeme geldiğinde orası için bir kentsel dönüşüm yapmak istediğinizde aslında 5 yıl gerektiğini görürsünüz. Lakin bu müddet zarfı içinde bir liderin devri bitiyor. Lakin hazır projeleri liderler hayata sokabilirler. Bir tarafta kentsel dönüşüm üzere bir gerçek. Mesela Kocaeli, İstanbul üzere zelzele riski altındaki kentlerde bir taraftan bunu yapmanız gerekirken öbür taraftan 5 yıllık bu periyotla ilgili hesapları yapmak zorunda kalıyorsunuz. Münasebetiyle Siyasetçilerin, miyopluğu, görme bozukluğu, çaresizliği neyle çözümlenecek, büyük sorunlar ile küçük sorunlar ortasındaki bağ nasıl kurulacak işte bunun tam adresi kent konseyidir” tabirlerini kullandı.
Balıkesir Büyükşehir Belediye Lideri Yücel Yılmaz: “Kent kurulları demokratik olmalı”
Balıkesir Büyükşehir Belediye Lideri Yücel Yılmaz ise yaptığı değerlendirmelerde kent kurullarının daima kentin ortak aklını temsil ettiğini tabir etti. Yücel Yılmaz bununla birlikte kent kurullarının tıpkı vakitte kentin onurunu, asaletini de temsil ettiğini kaydetti. Yılmaz kentin yöneticilerine sahip çıkma manasında kent kurullarının değerli olduğuna vurgu yaptı. Yücel Yılmaz, “Bir belediye lideri bence demokratik seçiliyor. Halka manifestosunu açıklayarak seçiliyor. En çok oyu alan seçiliyor. Nüfusu oranlı meclis üyeleriyle başa geliyor. Belediye liderlerinin yetki ve sorunluluklarını herkesin farklı algıladığı bir süreç yaşadım ben. Hele hele Balıkesir üzere ir kentin ikiye bölünmesi ve tüm kent olarak bütünşehir olması. Belediye Liderlerinin liyakati, özgeçmişi sorgulanmıyor. Güya o işler için özel yetişmiş her şeyi ile dört dörtlük alt yapısı hazır sanılıyor. Bir Belediye Lideri en büyük vazifesi kenti temsil etmektir. Bunu bıçağı elinde her şeye o karar veriyor ve kesiyor konumlandırıyor biçimine sokarsa o kent Mansur Liderin söylediği üzere tek bir akıl çokta uygun yapabilir çokta berbata götürebilir. Bunun sigortaları ve planlanmış yol haritası olması lazım. Belediye Lideri bütünü bir ortada muhafazalı. Bütün kaynağı da tek tarafa değil kümelerin beklentileri aralığında karşılayabilir olmalı.
“Şehirler sürdürülebilir amaçlara daima bir arada karar vermeli”
Sürdürülebilir kalkınma amaçlarının kentin daima birlikte karar vermesi lazım. 17 tane sürdürülebilir kalkınma amacı var. stratejik planı gerçek yapması lazım. Bu kavramların altı dolumu evet dolu. Belediye Liderin yapması gerekenler hakikat. Bütçe yapıyorsun, performans programı geliştiriyorsun, strateji geliştiriyorsun. Bunu millet biliyor mu? Bunlar yapılırken planlanarak mı yapılıyor yoksa uydurularak mı yapılıyor. Bu süreçlerde kentli ve siyasetçi hemhal olup mantıklı birlikte karar veriyor mu? O vakit X partisi de gelse “Bu projeler bizim projemiz değildi. Buradaki kalsın biz yeni bir şeyler yapalım halk bizden yeni bir şeyler itiyor.” Buna devam edersek onun yapmış olduğu ile anılır korkusu olmaz. Kent karar verecek biz uygulayıcısı olacağız” sözlerini kullandı.
Ardahan Belediye Lideri Faruk Demir: “Planlama önemli”
Liderler Özel Oturumunda en son olarak konuşan Ardahan Belediye Lideri Faruk Demir de Ardahan özelinde dayanışma ve iş birliği manasında tecrübe ve deneyimlerini paylaştı. Demir, “Dünyanın bütün insanları bir ay yalnızca kırmızı et yese herhalde 1-2 derece ya da 3 derece Dünya’nın ısısı artıyor. Bu kadar önemli planlamaya gereksinim var onun için Cumhuriyet kurulurken daha sonra ki gelen hükümetler Türkiye’de bir Devlet Planlama Teşkilatı kurmuşlardı. Plansız hiçbir şey olmaz, aylık maaşınızı bile planlamak zorundasınız” diye konuştu.
Türkiye Kent Kurulları Birliği’nin düzenlediği 3. Kent Kurulları Sempozyumunun açılışında gerçekleştirilen Belediye Liderleri Özel Oturumu’nun akabinde plaket ve armağan takdimi gerçekleştirildi.
