Kulağın dünyayı algılamada ve insana özgü iletişimi sağlamada yegane organ olduğunu dile getiren Medicana International Ankara Hastanesi Odyoloji …
Kulağın dünyayı algılamada ve insana özgü iletişimi sağlamada yegane organ olduğunu dile getiren Medicana International Ankara Hastanesi Odyoloji Uzmanı Nur Baykal, aşırı tuz, çay, kahve ve gazlı içecek tüketiminin kulak sağlığı ile ilgili farklı sorunlara yol açabileceğini bildirdi.
İnsanları diğer canlılardan ayıran en önemli özelliğin dil, yani konuşma becerisi olduğunu belirten Medicana International Ankara Hastanesi Odyoloji Uzmanı Nur Baykal, “Konuşmanın gelişmesi için olmazsa olmaz tek şart sağlıklı işitmedir. Belirli sesleri duyamamak veya az duymak lisanın öğrenilmesini engelleyecek, geciktirecek ve bireyin iletişimini ortadan kaldıracaktır” dedi.
İşitmenin sadece dil gelişimi açısından değil, beyin gelişimi ve bilişsel becerilerin gelişimi açısından da çok önemli olduğunun vurgulayan Baykal, “Nasıl ki yaşamın ilk aylarında duyma yetisi olmayan bebekler konuşmayı geliştiremezse, yaşamın ilerleyen dönemlerinde duyma yetisini kaybeden veya işitmesi yaşa bağlı azalan bireylerin de duyamadıkları için toplum içinde bulunmaktan yavaş yavaş kaçındıkları ve iletişimi kesme yoluna gidip içlerine kapandıkları bilinen bir gerçektir. Bu durum depresyon ve Alzheimer gibi farklı problemlerin ortaya çıkmasına ve/veya hızlı ilerlemesine yol açmaktadır. Bu nedenle, yeni doğan bebeklere yapılan işitme taramaları ile sorunun en erken biçimde tanılanması ve gereken rehabilitasyonun konuşma öğrenilmeden önceki dönemde yapılması gereklidir” şeklinde konuştu.
“Kulak aynı zamanda denge merkezi olduğu için baş dönmelerine ve dengesizliğe neden olabilir”
Mevcut işitmenin korunmasının da ayrı bir önem arz ettiğini dile getiren Baykal, günümüzde elektronik cihazların yaygın kullanımının küçük yaşlarda itibaren yoğun bir biçimde yüksek sesli müzik dinleme veya film seyretme gibi aktivitelerin yaygınlaştığına dikkat çekti. Uzun süreli yüksek sese maruz kalmanın kalıcı işitme kayıplarına yol açtığını vurgulayan Baykal, şu önerilerde bulundu:
“Yüksek sesin olduğu iş ortamlarında kulak tıkacı kullanmanın önemi malumdur. Enfeksiyon durumlarında gereken tedavilere ertelemeden başlanması, rastgele ilaç alınmaması, rüzgar, toz, soğuk gibi durumlarda kulakların kapatılması, kulak sağlığı açısından önemlidir. Aşırı tuz, çay, kahve ve gazlı içeceklerin tüketilmesi de kulakla ilgili farklı sorunlara yol açabileceğinden, dikkatle tüketilmelidir. Bu tür içecekleri aşırı tüketmek kulak sıvısındaki artış, uğultu, çınlama gibi sağlık sorunlarına yol açabilir. Kulak aynı zamanda denge merkezi olduğu için baş dönmelerine ve dengesizliğe neden olabilir.”
Her yaşta işitme sorunu yaşayan kişilerin bu sorunları ihmal etmemeleri gerektiğini dile getiren Baykal, işitme sorunu yaşayanların tıbbi tedavi veya gerekirse uzman önerileri doğrultusunda alacakları işitme cihazı kullanmalarının yaşam kaliteleri açısından hayati öneme sahip olduğunu belirtti. Toplumda işitme cihazı kullanma konusunda halen tereddütlerin olduğunu kaydeden Baykal, ilerleyen teknoloji ile estetik açıdan görülmeyen ve sesleri doğal kılan son derece rahat kullanılan cihazların varlığından bahsetti.