Diyetisyen Defne Gülcan, bilhassa yaşanan Covid-19 salgını sürecinde daha çok ilgi gören bitkisel eserlerin herkes tarafından kullanılamayacağını …
Diyetisyen Defne Gülcan, bilhassa yaşanan Covid-19 salgını sürecinde daha çok ilgi gören bitkisel eserlerin herkes tarafından kullanılamayacağını, tüketenlerin de doz konusunda şuurlu olması gerektiğini söyledi. Bitkilerden elde edilen her türlü eserin saf görüldüğünü, birtakım durumlarda faydadan çok ziyan verebileceğini belirten Gülcan, “Örneğin ekinezya kar-zarar hesabı yapıldığında kullanıp kullanmama konusunda karar verilmesi sıkıntı olan bir bitkidir” dedi.
Kent Alsancak Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gülcan, bağışıklık sistemini güçlendirdiği, güç ve güç verdiği, birtakım hastalıklardan koruduğu, kansere karşı kalkan oluşturduğu üzere argümanlarla piyasaya sunulan bitkisel eserlerin tüketimi konusunda ikazda bulundu. Bu tıp eserleri herkesin kullanamayacağını, dozunun gerçek ayarlanması gerektiğini belirten Gülcan, çay, şurup, hap, damla formlarında satılan ginseng, ekinezya, propolis, siyah üzüm çekirdeği üzere bitkisel eserlerin sıhhate olumlu ve olumsuz tesirlerini anlattı.
“Ginseng çok popüler”
Vakit zaman bitkisel eserlerle ilgili ikazların gündeme geldiğini, hatırlatmakta yarar olduğunu söyleyen Gülcan şöyle konuştu: “Tüketilen bitkisel eserler içinde en tanınan olanı ginseng. Tanınan olmasının nedeni de içeriğinin zenginliği. Yapılan bir çalışmaya nazaran: 100 gram ginseng kökü; 338 kcal güç, 12.29 gram protein ve 70 gram karbonhidrat içermektedir. Bu kökün içeriğinde ise; A vitamini (retinol), B1, B2, B12, C, E, niasin, kalsiyum, demir ve fosfor bulunmaktadır. Ginseng insülin direncine, bağışıklık sistemine tıpkı vakitte Alzheimer hastalarının bilişsel işlevlerine da takviye olduğu gösterilmiştir. Yorgunluk ve halsizlik durumlarının giderilmesinde de tesirli olduğu belirtilmektedir. Fakat antikoagülan (kan sulandırıcı) tesir gösteren ilaçlarla ginseng etkileşebileceğinden kullanım konusunda dikkatli olunmalıdır. Günlük doz 300-400 mg olmakla birlikte fazlasının tesirini arttırmayacağı yalnızca ziyanlı olacağı unutulmamalıdır.”
“Ekinezya çocuklar için uygun değil”
Ekinezya üzerinde yapılan çalışmalar geniş kümeler ile yapılmadığından kullanmaya başlamadan evvel dikkatli olmak gerekir ikazını yapan Gülcan, “Kar ziyan hesabı yapıldığında kullanıp kullanmama konusunda karar verilmesi güç olan bir bitkidir. Üst teneffüs yolları enfeksiyonlarına düzgün geldiği düşünülmektedir. Bilhassa erken periyotta olumlu tesiri olduğu belirtilmekle birlikte nizamlı ekinezya çayı içmenin bağışıklık hücreleri üzerinde olumsuz tesiri vardır. Kortizon içeren ilaçlarla ve antifungal (mantar tedavisinde kullanılan) ilaçlarla kullanımı önerilmez. Bu bitki çocuklar için uygun değildir” dedi.
“Kalbe uygun gelen şarap değil, üzümün çekirdeğindeki resveratroldur”
Siyah üzümle ilgili de bilgi veren Gülcan, “Siyah üzümün kabuğunda bulunan resveratrol unsuru damar açıcı özelliği ile kalbe uygun gelmektedir. Hatta uzun yıllar şaraplar bu özellik ile pazarlanmıştır. Lakin kalbe güzel gelen şarap değil üzümün çekirdeğinde bulunan resveratroldur. Bu maddeyi içeren öteki besinler fındık, fıstık, nar dut, kızılcık olarak sıralanabilir” diye konuştu.
“Çocuklarda propolis kullanımına dikkat edilmeli”
Propolis, arıların bitkilerden toplayıp kendi enzimleri ile bir ortaya getirdiğinde oluşan reçinemsi bir husustur. Propolisin temel özellikleri mantarlara, virüslere ve bakterilere karşı gözetici olmasıdır diyen Gülcan, “Antifungal (mantarlara karşı) özelliği nedeni ile mantar enfeksiyonu, egzama ve sivilcelerin tedavisinde kullanılmaktadır. Antioksidan tesiri nar suyundan 80 kat daha fazla olan propolis mide bağırsak sistemi hastalıklarının tedavisine yardımcı olabilmektedir. Kan pıhtılaşmasını yavaşlatması nedeniyle propolis kullanıyorsanız hekiminize söylemeyi unutmayınız. Propolis damla 2 yaşından küçük çocuklarda, propolis tabletin ise 11 yaşından küçük çocuklarda kullanımı önerilmemektedir” sözlerini kullandı.
“Doktorunuzu bilgilendirin”
Öte yandan, Gülcan bu tıp bitkisel eserlerin kullanımı konusunda beslenme ve diyet uzmanlarına danışılabileceğini belirterek, “Bu çeşit eserlerin ilaçlarla etkileşimi değerli. O nedenle şayet kullanıyorsanız kesinlikle hekiminizi bilgilendirin” halinde konuştu.
