YEKDER’in açılışında konuşan İbrahim Eren, “Değer odaklı bir içerik üretmek aslında meydan okumaktır” dedi.
YEKDER’in açılışında konuşan İbrahim Eren, “Değer odaklı bir içerik üretmek aslında meydan okumaktır” dedi.
Yaygın Eğitim ve Kültür Derneği’nin açılışında konuşan İbrahim Eren, “Değer odaklı bir içerik üretmek aslında meydan okumaktır. Diyorsunuz ki; insanoğlu yaratılıştan kutsal bir varlıktır. Bu varlık faydalı işlere, güzele ve doğruya meyillidir. Ben bu meyilli olduğu alanı ortaya çıkartmak ve onu toplumla buluşturmak istiyorum” dedi.
Yaygın Eğitim ve Kültür Derneği (YEKDER) 2023-2024 sezonun açılışını Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdi. TRT eski genel Müdürü İbrahim Eren, “Dijital ve Görüntülü Yayıncılıkta Değer Üretimi” başlıklı konuşmasını yaptı. Yayıncılıkta değer üretiminin özel bir alan olduğunun altını çizen, “Eren, “YEKDER’ bana bu fırsatı verdikleri için teşekkür ediyorum. Bugünkü konuşmamı yayıncılıkta değer üretimini, içerik, mecra ve etkileşim olarak ele alacağım. Yayıncılıkta birinci bilmemiz gereken hedef kitlemizin kim olduğu. Kimlere konuşuyoruz. Çünkü hedef kitle içeriği belirleyen en temel faktör. Burada değer eğitimin daha az üzerinde duracağım, yayıncılıkla ilgili bölüme daha çok yer vereceğim, çünkü şuna inanıyorum; sizler kendi yaşantınızı aksettiren içerikler zaten üretirsiniz. Bu insan olmanın doğal bir sonucu. Önemli olan kendi mesleğinizde başarılı olabilmek. Bir içeriğin nasıl bir platformda yayınlandığı, içeriğin kendisine de yön veriyor. Ve etkileşim. İzleyici var, dinleyici var ve okuyucu var. Türkçe’de bu üçünü kapsayan bir tanım yok, o yüzden etkileşim dedim. Bir insanın televizyon izlemesi de etkileşimdir, kitap okuması da etkileşimdir, radyo dinlemesi de etkileşimdir. Bu üçü sizin medyadaki kitlenizi oluşturur. Bu üçüne göre benzer ve dengeli bir içerik üretmeniz gerekir ki; başarılı olasınız. İzleyiciler sosyo-ekonomik dinamiğe göre bölünür.” ifadelerini kullandı.
DEĞER ÜRETİMİ İÇİN KAYGI SAHİBİ OLMAK GEREKİYOR
Değer üretme üzerine yoğunlaşmanın ayrı bir mecra olduğunu vurgulayan İbrahim Eren, “Siz değer merkezli bir içerik üretiyorsanız; bunun sürdürülebilir bir ekonomisi olması lazım. Yoksa vakıfçılık yaparsınız, bu da mümkün ama sürdürülebilir değil. İzleyiciyi tanımak için bir diğer şeyde; kim hangi cihazı kullanıyor, bilmeniz gerekiyor. Herkes her cihazı kullanmıyor, mesela genç arkadaşların televizyonu kullanması yok denecek kadar kısıtlıdır. Değer odaklı bir içerik üretmek aslında meydan okumaktır. Diyorsunuz ki; insanoğlu yaratılıştan kutsal bir varlıktır. Bu varlık faydalı işlere, güzele ve doğruya meyillidir. Ben bu meyilli olduğu alanı ortaya çıkartmak ve onu toplumla buluşturmak istiyorum. Değer odaklı içeriğimi de insanlar sevecektir diye ortaya çıkıyorsunuz. Böyle içerik ürettiğimde; okunmaz, izlenmez söylemine de kökünden karşıyım. Bunun için kaygı sahibi olmak gerekiyor. Güzel ahlakı merkeze aldığınız her iş zaten değer üretimi yapıyordur. YEKDER’e de değer üretimi yaptığı için teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.
FİLİSTİNLİ KARDEŞLERİMİZE ALLAH’TAN YARDIM DİLİYORUM
Bugün başlayan Aksa Tufanı’nı olaylarına da değinen Eren, “Gazze’deki Filistinli kardeşlerimize de Allahtan yardım diliyorum. İnşallah kısa sürede, Gazze’deki ablukayı kaldıran bir süreçle sonuçlanır. Çok büyük bir olay var. En son İsrail, 1980’lerde savaş ilan etmişti, ondan sonra ilk defa büyük savaş ilan edilen dönem oldu. Farklı sonuçlar olacaktır diye düşünüyorum.” diye konuştu.
KALBE DOKUNAN EĞİTİMLER VERİYORUZ
YEKDER Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Türkan da, “Bugün YEKDER’in kuruşunuun 20. yılı. Kelimenin tam alamaıyla 7’den 70’e, çocuğuyla genciyle, yetişkiniyle, kadınıyla erkeğiyle; bu güne kadar on binlerce kişiye özgün eğitim programları sunduk. Biz onlara kalbe dokunan eğitimler diyoruz. Güzergahında gönül olmayan hiçbir eğitim modelinin başarılı olmayacağına inanıyoruz. Her gün bu anlayışla, yeni bir heyecanla, çalışmaya devam ediyoruz. Bu yıl da sizler için çok güzel eğitim programları hazırladık. Bu programlar için sizleri YEKDER’e bekliyoruz. Bir süredir de dijitalleşme üzerine çokça kafa yoruyoruz. Yayınlar yapıyoruz. Ürettiğimiz çalışmaları dijitalde nasıl etkili hale getirebiliriz bunun üzerine çalışıyoruz. Açılış programımızın ve yeni sezonumuzun hayırlara vesile olmasını diliyorum.” dedi.