Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “Antalya Elmalı’da gerçekleşen hadise ve mahkemenin verdiği tahliye kararıyla ilgili …
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “Antalya Elmalı’da gerçekleşen hadise ve mahkemenin verdiği tahliye kararıyla ilgili vatandaşlarımızdan yükselen haklı infiali ve çığlığı çok önemli buluyoruz” dedi.
BBP Genel Başkanı Destici, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Antalya Elmalı’da yaşanan çocuk istismarı davasında tahliye kararına değinen Destici, “Antalya Elmalı’da gerçekleşen hadise ve mahkemenin verdiği tahliye kararıyla ilgili vatandaşlarımızdan yükselen haklı infiali ve çığlığı çok önemli buluyoruz. Devletin varlık sebebi ve görevleriyle ilgili bir liste yapmamız gerekirse ilk sıraya ’çocuklarımızı korumak’ yazmalıyız. Bu tercih bizden çok milletimize aittir ve siyasetin görevi, milletimizin taleplerini yönetime taşımaktır. Bir suç ve zulüm söz konusuysa, o suça ve zulme maruz kalan çocukların ailesi artık devlettir. Ve devlet, aile olmanın ciddiyeti, kararlılığı ve sorumluluğuyla görevini yerine getirmelidir. Bir suçu önleyemiyorsanız, yapmanız gereken ilk iş o suça ait cezaları gözden geçirmektir. Bu vesileyle iki tip suç için ’idam cezası’yla ilgili daha önce dile getirdiğimiz teklifimizi ve konunun aslında ’milletimizin talebi’ olduğunu tekrar etmek istiyorum. Bu hadiseyle tekrar gördük ki, hukuk sistemimizde önemli eksiklikler ve boşluklar var. Kağıt üzerinde incelerken bile yüreğimizin dayanmadığı vahşete, sapkınlığa maruz kalan evlatlarımızın yaşadığı acıların sorumlularından öncelikle suçun mağdurlarını, genel anlamda da toplumu korumak zorundayız” diye konuştu.
“Ceza indirimleri ve tutuksuz yargılamalar artık son bulmalıdır”
“Hukuk kuralları ve cezalar, hiçbir zaman mağdur ve yakınlarının intikam hislerini tatmin etmek gibi ilkel bir bakış açısıyla değerlendirilmemelidir” diyen Destici, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hukukun en önemli görevi ve işlevi toplumu korumaktır. Bu da cezaların caydırıcılığı ve suçluların toplumdan tecrit edilmesiyle mümkün olabilir. Toplumda infial uyandıran bu ve benzeri suçlar için kamu vicdanını son derece rahatsız eden ’ceza indirimleri’ ve ’tutuksuz yargılamalar’ artık son bulmalıdır. 4. Yargı Paketi adıyla Meclis gündemine gelecek yasa teklifini öncelikle bu hassasiyetle değerlendireceğiz. Ayrıntılarını telaffuz etmeye dahi haya ettiğimiz bu fiillerden daha ağır suç ne olabilir? Milletin vicdanında asla kapanmayacak bu yaraları açan söz konusu hadiseyle ilgili faillerin serbest bırakılmasının nasıl bir gerekçesi olabilir? Hiçbir şey milletimizden, milletimizin istikbali olan çocuklarımızdan, evlatlarımızdan daha değerli, daha önemli değil.”