Teknoloji – Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi https://memur70.com Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi Sat, 18 Oct 2025 17:00:10 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.6.4 https://memur70.com/wp-content/uploads/2020/11/cropped-favicon-32x32.png Teknoloji – Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi https://memur70.com 32 32 185966257 Savunma sanayinde dikkat çeken başarı! Türk devi adından söz ettirdi https://memur70.com/savunma-sanayinde-dikkat-ceken-basari-turk-devi-adindan-soz-ettirdi.html https://memur70.com/savunma-sanayinde-dikkat-ceken-basari-turk-devi-adindan-soz-ettirdi.html#respond Sat, 18 Oct 2025 17:00:10 +0000 https://memur70.com/?p=86005

Jeopolitik riskler ve artan savunma harcamalarıyla savunma ve havacılık şirketleri borsalarda yatırımcısına kazandırdı. ASELSAN, yılın 9 ayında yüzde 196,6’lık getiriyle dünyada en çok kazandıran üçüncü savunma hissesi oldu.

The post Savunma sanayinde dikkat çeken başarı! Türk devi adından söz ettirdi appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Türkiye’nin yerli ve mili savunma sanayii ürün yelpazesinde geniş yer kaplayan ASELSAN, yılın ilk dokuz ayındaki performansıyla yatırımcısını sevindirdi.

Savunma ve havacılık şirketleri, ülkelerin savunma harcamalarını artırması, şirketlerin işbirliği ve projelerine devam etmesiyle borsalarda yatırımcısını sevindirirken, savunma teknolojisinin gelişimi ve dönüşümünde öncü rol oynayan ASELSAN da performansıyla dikkati çekti. Aselsan en çok artan hisseler arasında ilk 3’e girdi.

Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası artan güvenlik tehditlerinin ardından özellikle Avrupa’da birçok ülke savunma yatırımlarını artırma kararı aldı.

Avrupa ülkelerinin savunma bütçelerinde artışa yönelmesi savunma sanayisi ve havacılık firmalarının hisselerinde hızlı yükselişlere yol açtı.

Donald Trump’ın ABD başkanı seçilmesinin ardından Avrupa, savunma ve güvenlik politikalarında revizyona gitti.

Trump’ın göreve gelmesiyle ABD ve Ukrayna arasında soğuk rüzgarlar esmeye başlarken, ABD ve Avrupa arasına ekonomik ve savunma politikaları açısından ayrışmalar görüldü.

Öte yandan Trump, mayıs ayında yaptığı Suudi Arabistan, Katar ve BAE ziyareti kapsamında 3 trilyon doları aşan yatırım ve silah anlaşmaları imzaladı.

ABD ile Suudi Arabistan arasında, değeri 142 milyar dolar olan “tarihteki en büyük silah satış anlaşması” imzalanması da ABD merkezli savunma ve havacılık şirketlerinin hisse performansını olumlu etkileyen faktörler arasında yer aldı.

NATO ÜLKELERİNİN SAVUNMA HARCAMASI KARARLARI HİSSELERİ YÜKSELTTİ

NATO liderlerinin savunma harcamalarına ayırdıkları payı 2035 yılına kadar gayrisafi yurt içi hasılalarının (GSYH) yüzde 5’ine çıkarmayı kabul etmesi şirketlerin borsalarda değer kazanmasını sağladı. Buna göre, 32 ülkenin lideri, kolektif savunma taahhüt eden NATO’nun 5. maddesine bağlılığını yineledi.

Hindistan ile Pakistan arasında artan gerilim de Asya’daki savunma ve havacılık şirketlerinin hisselerine olumlu yansıdı. Bölgede jeopolitik risklerin artmasıyla Asya’daki savunma sanayi şirketlerinin savunma harcamalarına ve yatırımlara daha fazla yoğunlaşacağı öngörüleri öne çıktı.

Trump’ın NATO topraklarında Rus uçaklarının düşürülmesini savunması ve Ukrayna’nın Rusya ile savaşı kazanma şansı konusunda daha iyimser olduğunu belirtmesi de Avrupa’daki savunma hisselerinin yükselişinde etkili oldu.

Yılın 9 ayında hisse performanslarına bakıldığında yatırımcısına Güney Koreli Hanwha Aerospace yüzde 239, Alman Rheinmetall yüzde 221,9, ASELSAN yüzde 196,6, İsveçli Saab yüzde 145,8, İngiliz Rolls-Royce yüzde 109,3, İtalyan Leonardo yüzde 108,3, İngiliz BAE Systems yüzde 79,3 kazandırdı.

Borsalarda, Japon Mitsubishi Heavy yüzde 74,5, Fransız Dassault Aviation yüzde 45,7, ABD’li şirketler L3Harris Technologies yüzde 45,2, RTX Corporation yüzde 44,6, Fransız Safran yüzde 43,4, ABD’li şirketler Northrop Grumman yüzde 29,8, General Dynamics yüzde 29,4 değer kazandı.

Yatırımcısına Avrupa merkezli çok uluslu havacılık şirketi Airbus yüzde 27,5, Papilon Savunma yüzde 26,2, ABD’li Boeing yüzde 21,9, Alman Lufthansa yüzde 16,3, Otokar yüzde 5,8, ABD’li Lockheed Martin yüzde 2,7 kazandırdı.

Borsa İstanbul’da ise Onur Yüksek Teknolojinin hisselerinde değişim görülmezken, SDT Uzay ve Savunma’nın hisseleri yüzde 3,1, Altınay Savunma’nın hisseleri yüzde 11,8 azalış kaydetti.

Yapılan anlaşmalar şirketlerin hisse fiyatları üzerinde etkili oldu.

Alman silah üreticisi Rheinmetall, ABD adına bir Doğu Avrupa ülkesine büyük miktarda top mühimmatı tedarik edeceğini açıkladı. Rheinmetall ayrıca Rusya ile sınırı olan Baltık ülkesi Letonya’da yeni mühimmat fabrikası kurarak kapasitesini daha da genişletmeyi planlıyor.

Şirket, Almanya Bremen merkezli Lürssen Group’un savaş gemisi imalatı yapan bölümünü satın almak üzere anlaşmaya vardığını duyurdu.

İtalyan Leonardo da Baykar’la bu yıl yüzde 50’şer ortaklıkla merkezi İtalya’da olacak “LBA Systems”,i kurdu.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Dışişleri Bakanlığının Ukrayna’ya toplam 203,5 milyon dolar değerinde “muhtemel askeri ekipman ve hizmet satışına” onay verdiğini açıklamıştı. Bu satış kapsamında ekipman, bakım ve lojistik destek hizmetlerinin ana yüklenicisinin ise İngiltere merkezli savunma sanayi firması İngiliz BAE Systems olacak.

Avustralya da donanmasına yeni savaş gemileri inşa etmek üzere açtığı yaklaşık 6,5 milyar dolarlık ihaleyi Japonya’nın Mitsubishi Heavy Industries şirketine verdiğini açıkladı.

ABD’de F-35 savaş uçağı ve Patriot füze sistemi (PAC-3) üretimi gibi projeleri yürüten Lockheed Martin şirketi de ABD ordusundan “firma tarihindeki en büyük ihale” olarak nitelendirdiği 1970 adet Patriot füzesi ve ilgili donanımın üretimi için 9,8 milyar dolar değerinde ihale aldı.

ASELSAN İHRACAT ODAKLI BÜYÜME STRATEJİSİNİ SÜRDÜRÜYOR

Türkiye’de savunma teknolojisinin gelişimi ve dönüşümünde öncü rol oynamayı sürdüren ASELSAN, finansal performansıyla da göz dolduruyor. ASELSAN, Borsa İstanbul’da endekslere dahil şirketler arasında piyasa değeri 1 trilyon lirayı aşan ilk şirket oldu.

İhracat odaklı büyüme stratejisini kararlılıkla sürdüren ASELSAN, 2024 yılında uygulamaya başladığı aselsaneXt programıyla güçlü bir ivme yakaladı.

ASELSAN Üst Yöneticisi (CEO) Ahmet Akyol’un 2024’te açıkladığı aselsaneXt vizyonu çerçevesinde şirketin, “alanında en iyi ürünleri yapma”, “oyun değiştirici teknolojileri geliştirme” ve “ihracat odaklı büyüme” olmak üzere 3 ana hedefi bulunuyor.

ASELSAN, 2030 yılında dünya çapında savunma sanayisinin ilk 30 şirketi arasında yer almak için çalışıyor. Şirket, Türkiye’de savunma teknolojisinin gelişimi ve dönüşümünde öncü rol oynarken, Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksinde en yüksek piyasa değerine sahip şirket konumunda.

Son yıllarda dünya genelinde yatırımcı ilgisi, geleneksel üretim yapan sanayi şirketlerinden ziyade teknoloji geliştiren ve bunu yüksek katma değerli ürünlere dönüştürebilen şirketlere yöneldi.

Küresel borsalarda da büyüme potansiyeli en yüksek firmalar, teknoloji tabanlı şirketlerden oluşuyor.

Savunma sanayisinde de benzer bir ayrışma yaşanıyor. Sadece silah üreten ya da konvansiyonel savunma ürünleri sunan şirketler değil, savunma teknolojisini geliştiren şirketler yatırımcılar nezdinde önem kazandı.

ASELSAN da Türkiye’de bu dönüşümün en güçlü temsilcisi.

AESA teknolojisine sahip yeni nesil radarlar, elektro-optik sistemler, elektronik harp sistemleri, yapay zeka destekli sistemler gibi yüksek teknoloji alanlarında üretim yapan ASELSAN, birçok teknolojide dünyada yalnızca birkaç şirketin yapabildiği üretimlere imza atıyor.

The post Savunma sanayinde dikkat çeken başarı! Türk devi adından söz ettirdi appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/savunma-sanayinde-dikkat-ceken-basari-turk-devi-adindan-soz-ettirdi.html/feed 0 86005
Savunma sanayiinde dikkat çeken başarı! Türk devi adından söz ettirdi https://memur70.com/savunma-sanayiinde-dikkat-ceken-basari-turk-devi-adindan-soz-ettirdi.html https://memur70.com/savunma-sanayiinde-dikkat-ceken-basari-turk-devi-adindan-soz-ettirdi.html#respond Sat, 18 Oct 2025 16:00:12 +0000 https://memur70.com/?p=86002

Jeopolitik riskler ve artan savunma harcamalarıyla savunma ve havacılık şirketleri borsalarda yatırımcısına kazandırdı. ASELSAN, yılın 9 ayında yüzde 196,6’lık getiriyle dünyada en çok kazandıran üçüncü savunma hissesi oldu.

The post Savunma sanayiinde dikkat çeken başarı! Türk devi adından söz ettirdi appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Türkiye’nin yerli ve mili savunma sanayii ürün yelpazesinde geniş yer kaplayan ASELSAN, yılın ilk dokuz ayındaki performansıyla yatırımcısını sevindirdi.

Savunma ve havacılık şirketleri, ülkelerin savunma harcamalarını artırması, şirketlerin işbirliği ve projelerine devam etmesiyle borsalarda yatırımcısını sevindirirken, savunma teknolojisinin gelişimi ve dönüşümünde öncü rol oynayan ASELSAN da performansıyla dikkati çekti. Aselsan en çok artan hisseler arasında ilk 3’e girdi.

Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası artan güvenlik tehditlerinin ardından özellikle Avrupa’da birçok ülke savunma yatırımlarını artırma kararı aldı.

Avrupa ülkelerinin savunma bütçelerinde artışa yönelmesi savunma sanayisi ve havacılık firmalarının hisselerinde hızlı yükselişlere yol açtı.

Donald Trump’ın ABD başkanı seçilmesinin ardından Avrupa, savunma ve güvenlik politikalarında revizyona gitti.

Trump’ın göreve gelmesiyle ABD ve Ukrayna arasında soğuk rüzgarlar esmeye başlarken, ABD ve Avrupa arasına ekonomik ve savunma politikaları açısından ayrışmalar görüldü.

Öte yandan Trump, mayıs ayında yaptığı Suudi Arabistan, Katar ve BAE ziyareti kapsamında 3 trilyon doları aşan yatırım ve silah anlaşmaları imzaladı.

ABD ile Suudi Arabistan arasında, değeri 142 milyar dolar olan “tarihteki en büyük silah satış anlaşması” imzalanması da ABD merkezli savunma ve havacılık şirketlerinin hisse performansını olumlu etkileyen faktörler arasında yer aldı.

NATO ÜLKELERİNİN SAVUNMA HARCAMASI KARARLARI HİSSELERİ YÜKSELTTİ

NATO liderlerinin savunma harcamalarına ayırdıkları payı 2035 yılına kadar gayrisafi yurt içi hasılalarının (GSYH) yüzde 5’ine çıkarmayı kabul etmesi şirketlerin borsalarda değer kazanmasını sağladı. Buna göre, 32 ülkenin lideri, kolektif savunma taahhüt eden NATO’nun 5. maddesine bağlılığını yineledi.

Hindistan ile Pakistan arasında artan gerilim de Asya’daki savunma ve havacılık şirketlerinin hisselerine olumlu yansıdı. Bölgede jeopolitik risklerin artmasıyla Asya’daki savunma sanayi şirketlerinin savunma harcamalarına ve yatırımlara daha fazla yoğunlaşacağı öngörüleri öne çıktı.

Trump’ın NATO topraklarında Rus uçaklarının düşürülmesini savunması ve Ukrayna’nın Rusya ile savaşı kazanma şansı konusunda daha iyimser olduğunu belirtmesi de Avrupa’daki savunma hisselerinin yükselişinde etkili oldu.

Yılın 9 ayında hisse performanslarına bakıldığında yatırımcısına Güney Koreli Hanwha Aerospace yüzde 239, Alman Rheinmetall yüzde 221,9, ASELSAN yüzde 196,6, İsveçli Saab yüzde 145,8, İngiliz Rolls-Royce yüzde 109,3, İtalyan Leonardo yüzde 108,3, İngiliz BAE Systems yüzde 79,3 kazandırdı.

Borsalarda, Japon Mitsubishi Heavy yüzde 74,5, Fransız Dassault Aviation yüzde 45,7, ABD’li şirketler L3Harris Technologies yüzde 45,2, RTX Corporation yüzde 44,6, Fransız Safran yüzde 43,4, ABD’li şirketler Northrop Grumman yüzde 29,8, General Dynamics yüzde 29,4 değer kazandı.

Yatırımcısına Avrupa merkezli çok uluslu havacılık şirketi Airbus yüzde 27,5, Papilon Savunma yüzde 26,2, ABD’li Boeing yüzde 21,9, Alman Lufthansa yüzde 16,3, Otokar yüzde 5,8, ABD’li Lockheed Martin yüzde 2,7 kazandırdı.

Borsa İstanbul’da ise Onur Yüksek Teknolojinin hisselerinde değişim görülmezken, SDT Uzay ve Savunma’nın hisseleri yüzde 3,1, Altınay Savunma’nın hisseleri yüzde 11,8 azalış kaydetti.

Yapılan anlaşmalar şirketlerin hisse fiyatları üzerinde etkili oldu.

Alman silah üreticisi Rheinmetall, ABD adına bir Doğu Avrupa ülkesine büyük miktarda top mühimmatı tedarik edeceğini açıkladı. Rheinmetall ayrıca Rusya ile sınırı olan Baltık ülkesi Letonya’da yeni mühimmat fabrikası kurarak kapasitesini daha da genişletmeyi planlıyor.

Şirket, Almanya Bremen merkezli Lürssen Group’un savaş gemisi imalatı yapan bölümünü satın almak üzere anlaşmaya vardığını duyurdu.

İtalyan Leonardo da Baykar’la bu yıl yüzde 50’şer ortaklıkla merkezi İtalya’da olacak “LBA Systems”,i kurdu.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Dışişleri Bakanlığının Ukrayna’ya toplam 203,5 milyon dolar değerinde “muhtemel askeri ekipman ve hizmet satışına” onay verdiğini açıklamıştı. Bu satış kapsamında ekipman, bakım ve lojistik destek hizmetlerinin ana yüklenicisinin ise İngiltere merkezli savunma sanayi firması İngiliz BAE Systems olacak.

Avustralya da donanmasına yeni savaş gemileri inşa etmek üzere açtığı yaklaşık 6,5 milyar dolarlık ihaleyi Japonya’nın Mitsubishi Heavy Industries şirketine verdiğini açıkladı.

ABD’de F-35 savaş uçağı ve Patriot füze sistemi (PAC-3) üretimi gibi projeleri yürüten Lockheed Martin şirketi de ABD ordusundan “firma tarihindeki en büyük ihale” olarak nitelendirdiği 1970 adet Patriot füzesi ve ilgili donanımın üretimi için 9,8 milyar dolar değerinde ihale aldı.

ASELSAN İHRACAT ODAKLI BÜYÜME STRATEJİSİNİ SÜRDÜRÜYOR

Türkiye’de savunma teknolojisinin gelişimi ve dönüşümünde öncü rol oynamayı sürdüren ASELSAN, finansal performansıyla da göz dolduruyor. ASELSAN, Borsa İstanbul’da endekslere dahil şirketler arasında piyasa değeri 1 trilyon lirayı aşan ilk şirket oldu.

İhracat odaklı büyüme stratejisini kararlılıkla sürdüren ASELSAN, 2024 yılında uygulamaya başladığı aselsaneXt programıyla güçlü bir ivme yakaladı.

ASELSAN Üst Yöneticisi (CEO) Ahmet Akyol’un 2024’te açıkladığı aselsaneXt vizyonu çerçevesinde şirketin, “alanında en iyi ürünleri yapma”, “oyun değiştirici teknolojileri geliştirme” ve “ihracat odaklı büyüme” olmak üzere 3 ana hedefi bulunuyor.

ASELSAN, 2030 yılında dünya çapında savunma sanayisinin ilk 30 şirketi arasında yer almak için çalışıyor. Şirket, Türkiye’de savunma teknolojisinin gelişimi ve dönüşümünde öncü rol oynarken, Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksinde en yüksek piyasa değerine sahip şirket konumunda.

Son yıllarda dünya genelinde yatırımcı ilgisi, geleneksel üretim yapan sanayi şirketlerinden ziyade teknoloji geliştiren ve bunu yüksek katma değerli ürünlere dönüştürebilen şirketlere yöneldi.

Küresel borsalarda da büyüme potansiyeli en yüksek firmalar, teknoloji tabanlı şirketlerden oluşuyor.

Savunma sanayisinde de benzer bir ayrışma yaşanıyor. Sadece silah üreten ya da konvansiyonel savunma ürünleri sunan şirketler değil, savunma teknolojisini geliştiren şirketler yatırımcılar nezdinde önem kazandı.

ASELSAN da Türkiye’de bu dönüşümün en güçlü temsilcisi.

AESA teknolojisine sahip yeni nesil radarlar, elektro-optik sistemler, elektronik harp sistemleri, yapay zeka destekli sistemler gibi yüksek teknoloji alanlarında üretim yapan ASELSAN, birçok teknolojide dünyada yalnızca birkaç şirketin yapabildiği üretimlere imza atıyor.

The post Savunma sanayiinde dikkat çeken başarı! Türk devi adından söz ettirdi appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/savunma-sanayiinde-dikkat-ceken-basari-turk-devi-adindan-soz-ettirdi.html/feed 0 86002
Nadir toprak elementlerinde ilk 5 hedef uluslararası iş birliklerinde kilit rol oynayacak https://memur70.com/nadir-toprak-elementlerinde-ilk-5-hedef-uluslararasi-is-birliklerinde-kilit-rol-oynayacak.html https://memur70.com/nadir-toprak-elementlerinde-ilk-5-hedef-uluslararasi-is-birliklerinde-kilit-rol-oynayacak.html#respond Fri, 17 Oct 2025 12:00:31 +0000 https://memur70.com/?p=85940

Türkiye, nadir toprak elementleri (NTE) alanında küresel üretimde ilk 5 ülke arasına girmeyi amaçlarken, bu hedefe ulaşmada uluslararası teknoloji ve yatırım iş birliklerinin belirleyici rol oynayacağı değerlendiriliyor.

The post Nadir toprak elementlerinde ilk 5 hedef uluslararası iş birliklerinde kilit rol oynayacak appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Teknolojik gelişmelerle birlikte NTE talebinin hızla artması üzerine Türkiye, kuruluşunun 100. yılında devreye aldığı Beylikova Florit, Barit ve NTE Pilot Tesisi’nde üretim çalışmalarını yoğunlaştırıyor.

Eskişehir’in Beylikova ilçesindeki sahada bugüne kadar 310 lokasyonda yaklaşık 125 bin metre sondaj yapıldı. Çalışmalar sonucunda sahada NTE, barit ve florit başta olmak üzere toplam 694 milyon tonluk kaynak tespit edildi.

Toplam 17 elementin 10’unun bulunduğu sahada yaklaşık 12,5 milyon ton nadir toprak oksidi yer alıyor. Böylece Beylikova, rezerv büyüklüğü açısından Çin’deki Bayan Obo sahasından sonra dünyada ikinci sırada bulunuyor.

Tesis, ilk etapta 7 NTE’nin üretimine odaklanacak ve bu elementlerin oksitleri ilk kez üretilecek. Florit, barit, lantan, seryum, praseodimyum, samaryum, gadolinyum, evropiyum, neodimyum gibi elementlerin yanı sıra diğer 17 NTE de tesiste işlenecek. Uranyum gibi nükleer yakıt ham maddesi olan toryum da bu tesiste üretilebilecek.

Hedef, dünyanın en büyük 5 üreticisinden biri olmak

Beylikova Pilot Tesisi ile Türkiye, yıllık 1200 ton cevher işleyerek ekonomiye kazandırmayı amaçlıyor. Pilot tesisten sonra endüstriyel tesise geçilerek yıllık 570 bin ton üretim hedefleniyor ve bu üretimin ülkeye yaklaşık 220 milyon dolar gelir sağlayacağı öngörülüyor.

Öte yandan, dünyanın en büyük 5 NTE üreticisinden biri olma hedefi doğrultusunda, pilot tesisin endüstriyel tesise dönüştürülmesi için saflaştırma teknolojilerini geliştirmeye yönelik çalışmalar devam ediyor. Ancak NTE’nin küresel teknoloji ve savunma sanayisi için kritik öneme sahip olması ve gelişmiş ülkeler tarafından iklim politikaları kapsamında değer kazanması nedeniyle üretim süreçlerinde ülkeler arası bilgi paylaşımı sınırlı kalıyor.

Küresel üretimin yüzde 69’unu sağlayan ve işleme kapasitesi dünya pazarının yüzde 85’ine ulaşan Çin’in hakimiyetini kırmak isteyen Batı ülkeleri, alternatif tedarik kaynakları arıyor. Bu da mevcut sahaların daha hızlı ekonomiye kazandırılmasını ve uluslararası iş birliklerini zorunlu kılıyor.

Türkiye, doğru stratejilerle yükselen bir oyuncu konumuna gelebilir

Türkiye Kritik Mineral İnisiyatifi Kurucusu Sait Uysal, yaptığı değerlendirmede, Türkiye’nin NTE alanında belirlediği hedeflere ulaşma potansiyeline sahip olduğunu ancak bu süreçte uluslararası iş birliklerinin kritik önem taşıdığını söyledi.

Türkiye’nin doğru stratejilerle bu alanda küresel bir oyuncuya dönüşebileceğini belirten Uysal, şunları ifade etti:

“Çin’in dünyanın en büyük üreticisi konumunu korumak amacıyla teknoloji paylaşımını kısıtladığı dikkate alındığında, Türkiye’nin batılı ülkelerle kazan-kazan temelli ve teknoloji transferini içeren bir yapı kurabilmesi halinde, Batı için Çin’e alternatif oluşturma şansı bulunuyor. Bu durumda Türkiye, sadece ham madde sağlayıcısı değil, katma değerli ürün üreten bir merkez haline gelebilir. Böyle bir adım ekonomik, finansal ve teknolojik anlamda ciddi bir sıçrama yaratır. Her şey, uygulanacak stratejilere ve atılacak adımlara bağlı.”

“Japonya, Güney Kore, ABD veya Avrupa ülkeleriyle ortak projeler geliştirilebilir”

Uysal, NTE üretiminde bilgi paylaşımı sıkıntısına dikkati çekerek, “Çin’den bu konuda herhangi bir teknolojinin dışarı çıkarılması kesinlikle yasak ve sıkı denetim altında. Hatta bu durum, ‘know-how’ alanında da geçerli. Çin’deki araştırma enstitüleri artık devlet izni olmadan yabancılara bu konuda hizmet vermiyor.” dedi.

Bu çerçevede devletler arası işbirliğinin önemine işaret eden Uysal, “Bu nedenle, kaynak sıkıntısı yaşayan ancak belirli teknolojileri geliştirmiş Japonya, Güney Kore, ABD veya Avrupa ülkeleriyle kazan-kazan temelli ortak projeler geliştirilebilir.” diye konuştu.

Uysal, ayrıca yeterli ve yetkin insan kaynağının geliştirilmesi gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:

“Bu alanda yüksek lisans ve doktora düzeyinde araştırmacıların Avustralya, Malezya ve ABD gibi ülkelerde çalışmalar yapması teşvik edilmeli. Munzur Üniversitesi NTE Uygulama ve Araştırma Merkezi daha merkezi bir konuma taşınarak insan kaynağı sağlayıcısı haline getirilebilir. Uluslararası iş birlikleri, belli bir altyapı oluşuncaya kadar bu sürecin temelini oluşturacaktır.”

Uysal, ham maddeden ürüne, katma değer zincirinin önemli olduğunu belirterek, “Toplam NTE ham madde pazarı yaklaşık 7 milyar dolar. Ancak mıknatıs üretiminde kullanıldığında 40 milyar dolara, elektrik motorları ve diğer komponentlerde değerlendirildiğinde 400 milyar dolara, rüzgar türbini veya elektrikli araç üretiminde nihai ürün olarak kullanıldığında ise 4 trilyon dolara ulaşıyor. Bu, Çin’in büyük pazarda nihai ürünlerde söz sahibi olma stratejisini açıklıyor. Katma değer zincirinin ilk aşaması olan madenciliğin maliyeti görece küçük ve yönetilebilir.” dedi.

KAYNAK: AA

The post Nadir toprak elementlerinde ilk 5 hedef uluslararası iş birliklerinde kilit rol oynayacak appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/nadir-toprak-elementlerinde-ilk-5-hedef-uluslararasi-is-birliklerinde-kilit-rol-oynayacak.html/feed 0 85940
Savunmada üst lige çıkmanın yolu uzaydan geçiyor https://memur70.com/savunmada-ust-lige-cikmanin-yolu-uzaydan-geciyor.html https://memur70.com/savunmada-ust-lige-cikmanin-yolu-uzaydan-geciyor.html#respond Mon, 13 Oct 2025 15:00:11 +0000 https://memur70.com/?p=85740

ROKETSAN Genel Müdürü Murat İkinci, savunma sanayisinde üst düzey bir lige çıkmanın uzaya bağımsız erişimden geçtiğini söyledi.

The post Savunmada üst lige çıkmanın yolu uzaydan geçiyor appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

OSTİM Teknik Üniversitesi, 2025-2026 Akademik Yılı Açılış Töreni, üniversitenin konferans salonunda gerçekleştirildi. ROKETSAN Genel Müdürü Murat İkinci, akademik yıl açılış dersini verdi.

Filistin’de yaşanan katliamlara değinen İkinci, “Gazze’de ve dünyanın birçok yerinde güçlünün kuralı koyduğu, güçsüzün zulme uğradığı bir sürecin içerisinden geçiyoruz. Türkiye olarak en baştan itibaren yaptığımız yatırımların ne kadar kıymetli olduğunu gördüğümüz günleri hep beraber yaşıyoruz. Ülkemizin Kıbrıs Barış Harekatı’ndan sonra özellikle bağımsız savunma sanayisinin kurulması konusundaki çabalarının, gayretlerinin ve gelmiş olduğu noktanın da ülkemizin geleceği, güvenliği, çocuklarımızın geleceği açısından ne kadar isabetli bir karar olduğunu da hep beraber gördüğümüz günlerdeyiz. Türkiye’nin bulunduğu coğrafya itibarıyla güçsüz olma lüksü yok. Türkiye’nin gerçekten çok güçlü olması gerekiyor. Çünkü birçok mazlum coğrafya, kaderleri konusunda Türkiye’ye yüzünü dönmüş ve Türkiye’den gerçekten beklenti içerisinde. Çok şükür biz de kendi gücümüzle sadece kendi evlatlarımızın geleceğini değil, dünyada bizimle beraber hareket eden dost ve kardeş ülkelerin de geleceğini güvence altına almak için teknoloji geliştirmek zorundayız.” diye konuştu.

İkinci, ROKETSAN’ın sahip olduğu en önemli varlığın nitelikli insan kaynağı olduğunu belirterek, şirketin 6 bin 500’den fazla çalışanı bulunduğunu, bunun 3 binden fazlasının AR-GE alanında çalıştığını bildirdi.

Dünyanın en büyük 100 savunma şirketi arasında yer aldıklarını hatırlatan İkinci, ROKETSAN’ın aynı zamanda dünyanın en hızlı büyüyen 11’inci savunma şirketi olduğunu ifade etti.

İkinci, ROKETSAN’ın Türkiye’nin de en büyük ARGE kuruluşlarından bir tanesi olduğunu vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bizler sadece roket ve füze teknolojileri konusunda da çalışmıyoruz. Bizim en önemli alanlarımızdan bir tanesi de uzay. Türkiye’de kendi uydularımızı uzaya taşıyacak olan fırlatma araçlarını tasarlama ve yapma görevi var. Bu görevi yerine getirmek için de var gücümüzle gayret gösteriyoruz. Şu andaki görevimiz, kendi gerçekleştirmiş olduğumuz uydularımızı uzaya taşıyacak uzay araçlarını inşa etmek.”

MALZEME TEKNOLOJİLERİ VE YAPAY ZEKA VURGUSU

Murat İkinci, ROKETSAN’ın ürettiği füzeler için malzeme teknolojilerine büyük yatırım yaptıklarını anlattı.

Füze teknolojisinde hedeflemenin önemine değinen İkinci, geliştirdikleri füze ve roket sistemlerinin hepsinin içerisinde GPS’e bağımlı olmadan hedef koordinatı bulma yeteneği olan yerli navigasyon sistemi bulunduğuna dikkati çekti.

İkinci, sektörü derinden etkileyen bazı teknolojik gelişmeler olduğunu belirterek, bunların en önemlisinin yapay zeka olduğunu söyledi.

Hava sahasında bir tehdit algılandığında yapay zekayı kullanan komuta kontrol sistemlerinin devreye girdiğini anlatan İkinci, “Hava savunma sistemlerinin yapay zeka ve komuta kontrol sistemi olmadan manuel operasyonla hava güvenliğini sağlama ihtimali yok.” ifadesini kullandı.

UZAY ÇALIŞMALARI

İkinci, hava savunma sistemleri açısından hipersonik füzeleri engelleyebilmenin çok kolay olmadığını dile getirerek, bu alana da yatırım yaptıklarını vurguladı.

Uzay teknolojilerine yatırımın önemine değinen İkinci, “Uzayda bir istihbarat ağınız olmazsa, gözlemleme şansınız olmazsa, savunma alanında erken istihbarat, erken uyarı sistemlerini hayata geçiremezsiniz. Dolayısıyla eğer savunma sanayisinde üst düzey bir lige çıkmak istiyorsanız, uzaya da bağımsız olarak erişmeniz bir mecburiyet. Bunu gerçekleştirmeniz lazım.” şeklinde konuştu.

İkinci, etkin yakıt teknolojileri üzerine çalıştıklarını belirterek, görevlerinden birinin Türkiye’de üretilecek uyduları uzaya taşıyacak teknolojiyi geliştirmek ve onların uzaya taşınmasını sağlamak olduğunu söyledi.

Uzayda çok büyük bir ekonomi olduğuna dikkati çeken İkinci, şunları kaydetti:

“Uzay yarışı içerisinde bu ekonomiden pay almak isteyen birçok gelişmiş ülke, uzaya erişim teknolojilerine yatırım yapıyor. Bunlardan bir tanesi de ülkemiz Türkiye. Türkiye’nin bir uzay haritası var, uzay yol haritası var. O harita doğrultusunda çalışmalarına devam ediyor. Burada bize düşen görev üretilen uyduları uzaya taşıyacak teknolojiyi geliştirmek, onların uzaya taşınmasını sağlamak.

Uzaydaki en önemli görevimiz aslında kendi ülkemizin yaptığı 400 kilogramlık bir uyduyu uzaya taşıyacak platformu hayata geçirmek. Bu platformumuz, 400 kilogramlık bir uyduyu uzaya götürecek. Sonrasında ikinci bir platformumuz 1,5 tona yakın bir uyduyu uzaya taşıyıp yörüngesinde yerleştirecek olan teknolojiyi hayata geçirmemizi sağlayacak.”

ROKETSAN Genel Müdürü Murat İkinci, denizin altından uzayın derinliklerine kadar Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaç duyduğu birçok ürünü hayata geçirdiklerini belirterek, “Ülkemiz kendi silah sistemleriyle savaşan bir orduya sahip. Bu şu anlama geliyor, dışarıdan gelecek hiçbir şeye ihtiyaç duymadan kendi silah sistemleriyle harp edebilen ve başarı sağlayan bir orduya sahip. Bulunduğumuz coğrafya açısından bu çok kıymetli.” ifadelerini kullandı.

The post Savunmada üst lige çıkmanın yolu uzaydan geçiyor appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/savunmada-ust-lige-cikmanin-yolu-uzaydan-geciyor.html/feed 0 85740
ABD ile Çin arasında gerilim! Çin nadir toprak element silahını kuşandı! https://memur70.com/abd-ile-cin-arasinda-gerilim-cin-nadir-toprak-element-silahini-kusandi.html https://memur70.com/abd-ile-cin-arasinda-gerilim-cin-nadir-toprak-element-silahini-kusandi.html#respond Sat, 11 Oct 2025 16:00:10 +0000 https://memur70.com/?p=85652

ABD ile Çin arasındaki büyük güç rekabetinden kaynaklanan gerilimler son aylarda gümrük tarifeleri, teknoloji kısıtlamaları ve kritik ham maddelerin kontrolü konusundaki anlaşmazlıklarda düğümlenen kritik tırmanma noktasına ulaşmış durumda.

The post ABD ile Çin arasında gerilim! Çin nadir toprak element silahını kuşandı! appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

İki ülke, bir yanda karşılıklı tarife artışlarıyla tırmanan ticaret geriliminin çözümü için müzakereler yürütürken diğer yanda çip sektöründen yapay zekaya, nadir toprak elementlerinden soya fasulyesi ihracatına, limanlarda gemilere uygulanacak ücretlerden hava yolu şirketlerinin hangi üçüncü ülke rotalarını kullanacağına kadar çok sayıda cephede ihtilaf yaşıyor. Yalnızca bu hafta içinde olup bitenler dahi iki ülkenin ne kadar çok ve çeşitli alanda birbirine karşı hamleler içinde olduğunu gösteriyor. Pekin yönetimi, 9 Eylül’de nadir toprak elementleri ve üretim teknolojilerinin ihracatına yeni kısıtlamalar getirirken 10 Eylül’de aralarında ABD’li savunma firmalarının bulunduğu şirket ve kuruluşları yaptırım listesine aldı ve Amerikan çip üreticisi Qualcomm hakkında anti-tekel soruşturması başlattı. Öte yandan, ABD Başkanı Trump, Çin’in nadir toprak elementleri konusunda attığı adımları ağır sözlerle eleştirirken bu tutumunu sürdürmesi halinde Çin’den ithal edilen tüm ürünlere 1 Kasım’dan itibaren yüzde 100 ek gümrük tarifesi getireceklerini, ayrıca tüm kritik yazılımların ihracatını durduracaklarını bildirdi.

ÇİN YENİ KISITLAMALAR AÇIKLADI
Çin Ticaret Bakanlığı, 9 Eylül’de yaptığı bir dizi duyuruda ulusal güvenlik açısından hassas görülen bazı malzeme ve ürün çeşitlerine yönelik yeni kısıtlamalar açıkladı. Kısıtlamaların odağında sanayide özellikle elektrikli araçlardan akıllı telefonlara, uzay araçlarından silah sistemlerine dek ileri teknoloji cihaz ve donanımların üretiminde kullanılan nadir toprak elementleri ve bağlantılı üretim teknolojileri yer aldı. Nadir toprak elementlerini çıkarma, eritme, ayırma işlemleri, mıknatıs malzemelerinin imalatı ile bu elementlerin ikincil kaynak olarak kullanımı ve geri dönüşümüyle bağlantılı teknolojilerin ihracatı kısıtlanırken işlendikleri tesislerde montaj hatlarının kurulması, tamir, hata giderme, bakım ve güncelleme işlemlerine ilişkin teknolojilerin transferi de kontrol kapsamına alındı. Ayrıca, Çin’de üretilen nadir toprak elementlerini ihraç eden yabancı şirketlere sivil ve askeri ikili kullanıma sahip ürünlerin ihracatı için Ticaret Bakanlığından lisans alma zorunluluğu getirildi. Öte yandan Bakanlık, Çin’in ihracat kontrolü uygulanan kritik mineraller listesini genişletirken batarya imalatında kullanılanlar ile süper sert metaller içeren bazı ürünlere de ihracat kısıtlaması getirdi.

ÇİN KÜRESEL ÜRETİMİN YÜZDE 69’UNU KARŞILIYOR
ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumunun (USGS) verilerine göre 2024’te dünya genelinde nadir toprak elementi üretimi 390 bin tona ulaştı, bunun 270 bin tonu Çin’de üretildi. 17 tür metal oksitten oluşan nadir toprak elementlerinin yaklaşık yüzde 69’unu imal eden, işleme kapasitesi küresel pazarın yüzde 85’ine ulaşan Çin, ABD’nin teknoloji kısıtlamaları ve tarife hamlelerine bu alandaki ihracat kontrolleriyle karşılık vererek küresel pazardaki hakimiyetini ekonomik koza çevirme niyetini ortaya koyuyor.

TRUMP ETKİSİ
ABD Başkanı Trump, Truth Social hesabından yaptığı paylaşımda, Çin’in nadir toprak elementleri konusunda attığı adımları eleştirirken çok sayıda ülkenin Pekin yönetiminden nadir toprak elementleri üretiminin her unsuruna, Çin’de üretilmese dahi ihracat kontrolü uygulama niyetini bildiren mektuplar gönderdiğini belirtti ve böyle bir tutumun dünya piyasasını tıkayacağı ve çok sayıda sanayi kolunda küresel üretime zarar vereceği uyarısında bulundu. Çin’in tutumunu “sinsi” ve “düşmanca” diye niteleyen Trump, “Dünyanın Çin’i esir almasına asla izin veremeyiz.” ifadesini kullandı. ABD Başkanı, bu tutuma karşılık 1 Kasım’dan itibaren Çin’e yüzde 100 ek gümrük tarifesi uygulayacaklarını, ayrıca tüm kritik yazılımların ihracatını durduracaklarını bildirdi.

Trump, başta Şi ile ay sonunda APEC Zirvesi’nde yapacakları görüşmenin bu şartlarda anlamlı olmadığını belirterek görüşmeyi iptal edeceğinin sinyalini verse de daha sonra yaptığı açıklamada görüşmeye açık kapı bıraktı.

ŞİRKETLERE YAPTIRIMLAR
Çin Ticaret Bakanlığı, 10 Eylül’de aralarında dronsavar teknolojileri geliştiren firmaların bulunduğu ABD ve Kanada’dan 14 şirket ve kuruluşa Çin’in güvenliği ve kalkınma çıkarları aleyhine faaliyet yürüttükleri gerekçesiyle yaptırım uygulayacağını bildirdi. Bu şirket ve kuruluşların, Tayvan ile askeri-teknik işbirliğine girerek Çin’i karalayan beyanlarda bulunarak, yabancı ülkelerin Çinli şirketlere baskı uygulamasına yardım ederek, Çin’in egemenliğine, güvenliğine ve kalkınma çıkarlarına zarar verdiğini savunan Pekin yönetimi, bunları “güvenilmez varlık” listesine aldı. Çin, daha önce de ABD’nin Çinli şirketleri ulusal güvenlik gerekçesiyle hedef alan yaptırımlarına karşılık savunma sanayisi başta olmak üzere çok sayıda Amerikan şirketine benzer gerekçelerle yaptırımlar uygulamıştı.

ÇİP SAVAŞI
ABD’de önceki Başkan Joe Biden’ın liderliğindeki hükümet, ulusal güvenliği tehdit edebilecek kilit teknolojilerin transferini önlemeyi, Çin ile rekabet stratejisinin merkezine koymuştu.

Biden’ın onayıyla 10 Ağustos 2022’de yürürlüğe giren Çip ve Bilim Yasası, Çinli üreticilerin ileri çip teknolojilerine erişimine getirdiği kısıtlamalarla Washington’ın, Çin’in bu sektördeki teknolojik kabiliyetine set çekme niyetini açık etmişti. ABD Ticaret Bakanlığına bağlı Sanayi ve Güvenlik Bürosu (BIS), 7 Ekim 2022’de aralarında Çin’in en büyük hafıza çipi üreticisi Yangzte Memory Technologies ve en büyük yarı iletken donanım üreticisi Naura Technology Group’un bulunduğu 31 şirket ve kurumun İhracat Kontrol Listesi’ne alındığını bildirmişti.

Öte yandan Biden, ihracat kısıtlamalarına ek olarak, 10 Ağustos 2023’te Çip ve Bilim Yasası’nın kabulünün yıl dönümünde imzaladığı Başkanlık kararnamesiyle, yarı iletkenler ve mikro-elektronik, kuantum bilgi teknolojileri ile yapay zeka sistemlerinin olduğu üç kritik teknoloji alanında Amerikan şirketlerinin Çin’de girişim sermayesi ve hisse ortaklığı yatırımları yapmasına kısıtlama getirmişti. Biden yönetimi, son olarak 2 Aralık 2024’te 24 tür çip üretim donanımı ile yarı iletkenlerin geliştirilmesinde kullanılan 3 kategorideki yazılıma Çin’e ihracat kısıtlaması getirildiğini bildirmişti. Biden’ın ardından bu yılın başında yeniden iktidara gelen Trump yönetimi, Biden yönetiminin Çin’e yönelik çip kısıtlamalarını korumuş, öte yandan yapay zeka çiplerinin ihracatına kontrol getirmiş, çip tasarımında kullanılan yazılımların Çin’e satışını durdurmuştu.

TARİFE RESTLEŞMESİ
ABD Başkanı Trump’ın bu yılın başında yeniden göreve gelmesinin ardından uyguladığı tarife politikasıyla küresel ticareti ülkesi lehine yeniden biçimlendirme çabaları da iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari gerilimleri tırmandırıcı etki yaratıyor. Trump, 2 Nisan’da aralarında Çin’in de olduğu ticaret ortaklarına ek gümrük vergileri açıklamıştı. Çin’in karşılık vermesiyle iki ülke arasında başlayan tarife restleşmesi sonunda ABD, Çin’e uyguladığı tarifeyi yüzde 145’e, Çin de ABD’ye uyguladığı tarifeyi yüzde 125’e çıkarmıştı. Tırmanan ticari gerilim sonrasında ABD’li ve Çinli yetkililer, 10-11 Mayıs’ta tarife müzakereleri için İsviçre’nin Cenevre kentinde bir araya gelerek gümrük vergilerini 90 gün karşılıklı düşürme kararı almıştı.

Görüşmenin ardından 14 Mayıs itibarıyla ABD’nin, Çin mallarına uyguladığı gümrük vergisini 90 gün için yüzde 145’ten 30’a, Çin’in de ABD mallarına uyguladığı vergiyi yüzde 125’ten 10’a düşürmesi kararlaştırılmıştı. İki ülke heyetleri, müzakerelerin ikinci turu için 9-10 Haziran’da İngiltere’nin başkenti Londra’da bir araya gelerek önceki görüşmelerde varılan mutabakatın uygulanmasına yönelik tedbirlerin çerçevesi konusunda anlaşmaya vardıklarını duyurmuştu. Heyetler, 28-29 Temmuz’da da İsveç’in Stockholm şehrinde yürüttükleri üçüncü tur müzakerelerde tarifeler konusunda varılan geçici uzlaşmanın 12 Ağustos’tan itibaren 90 gün daha uzatılması konusunda anlaşmıştı. En son 14-15 Eylül’de İspanya’nın başkenti Madrid’de müzakere yürüten heyetlerin, geçici uzlaşmanın süresinin dolacağı 10 Kasım öncesinde yeniden bir araya gelmesi bekleniyor. KAYNAK: AA

The post ABD ile Çin arasında gerilim! Çin nadir toprak element silahını kuşandı! appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/abd-ile-cin-arasinda-gerilim-cin-nadir-toprak-element-silahini-kusandi.html/feed 0 85652
Türkiye, caydırıcı güç olma hedefine yaklaşıyor! Bakan duyurdu: IŞIK, başarıyla tamamladı https://memur70.com/turkiye-caydirici-guc-olma-hedefine-yaklasiyor-bakan-duyurdu-isik-basariyla-tamamladi.html https://memur70.com/turkiye-caydirici-guc-olma-hedefine-yaklasiyor-bakan-duyurdu-isik-basariyla-tamamladi.html#respond Sat, 04 Oct 2025 16:00:08 +0000 https://memur70.com/?p=85335

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TÜBİTAK BİLGEM tarafından geliştirilen "IŞIK Yüksek Güçlü Lazer Sistemi"nin, kritik kabul testlerini başarıyla tamamladığını belirtti.

The post Türkiye, caydırıcı güç olma hedefine yaklaşıyor! Bakan duyurdu: IŞIK, başarıyla tamamladı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin savunma teknolojilerinde dışa bağımlılığını azaltmaya yönelik önemli bir adımın daha atıldığını duyurdu.

Bakan Kacır, TÜBİTAK BİLGEM tarafından geliştirilen ‘IŞIK Yüksek Güçlü Lazer Sistemi’nin kritik kabul testlerinin başarıyla tamamlandığını açıkladı.

Bakan Kacır, NSosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda sistemin teknik özelliklerini şöyle sıraladı:

“20 kW gücündeki lazer kaynağı ile 5 kilometreye kadar körleştirme kabiliyeti, 1,5 kilometreye kadar hareketli hedefleri imha ve eritme kabiliyeti, kara ve deniz platformlarında etkin kullanım.”

SAVUNMA TEKNOLOJİLERİNDE ÖNEMLİ BİR KİLOMETRE TAŞI OLACAK

Bakan Kacır, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

“Yüksek yerlilik oranı ve modüler yapısıyla IŞIK, geleceğin lazer tabanlı savunma teknolojilerinde Türkiye’yi caydırıcı ve etkin bir güç olma hedefine bir adım daha yaklaştırıyor.”

Projenin yürütücüsü TÜBİTAK BİLGEM, sahip olduğu mühendislik birikimi ve uzun yıllara dayanan lazer teknolojileri tecrübesiyle bu alanda kritik bir eşiğin daha aşılmasını sağladı. Çalışmalar, TÜBİTAK Savunma ve Güvenlik Teknolojileri Araştırma Destek Grubu (SAVTAG) desteğiyle hayata geçirildi.

IŞIK Yüksek Güçlü Lazer Sistemi, modern savaş ortamlarına uygun mimarisi ve ölçeklenebilir yapısıyla Türkiye’nin savunma teknolojilerinde önemli bir kilometre taşı olacak.

20 kW gücünde askeri tip lazer kaynağı, kara ve deniz platformları ile sabit konuşlu savunma sistemlerinde etkin görev alacak şekilde tasarlandı. Radar ve hava savunma sistemleriyle tam entegre çalışan IŞIK; kritik tesislerin güvenliğinin sağlanması ve askeri birliklerin drone tehditleri başta olmak üzere olası saldırılara karşı korunmasında yüksek etkinlik sunuyor.

HEDEFLERİ 5 KİLOMETREYE KADAR KÖRLEŞTİRİYOR

Görüş hattına bağlı olarak hedefleri 5 kilometreye kadar körleştirerek bertaraf edebilen, 1,5 kilometreye kadar ise sabit ve hareketli hedeflere karşı kalıcı imha kapasitesi sağlayan sistem, taşınabilir yapısıyla sahada esnek kullanım imkânı tanıyor.

The post Türkiye, caydırıcı güç olma hedefine yaklaşıyor! Bakan duyurdu: IŞIK, başarıyla tamamladı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/turkiye-caydirici-guc-olma-hedefine-yaklasiyor-bakan-duyurdu-isik-basariyla-tamamladi.html/feed 0 85335
Turkcell 5G vizyonunu ve hazırlıklarını paylaştı https://memur70.com/turkcell-5g-vizyonunu-ve-hazirliklarini-paylasti.html https://memur70.com/turkcell-5g-vizyonunu-ve-hazirliklarini-paylasti.html#respond Sun, 28 Sep 2025 23:00:07 +0000 https://memur70.com/?p=85080

Turkcell Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Murat Akgüç, "Turkcell olarak 5G'ye geçiş için gerekli tüm hazırlıklarımızı tamamladık. 30 yılı aşan birikimimiz, altyapımız ve finansal gücümüzle bu dönüşüme hazırız" dedi.

The post Turkcell 5G vizyonunu ve hazırlıklarını paylaştı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Turkcell, 5G’ye yönelik hazırlıklarını ve söz konusu teknolojinin sunduğu olanaklara dair vizyonunu paylaştı.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Turkcell Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Murat Akgüç, Türkiye’nin 5G için artık gün saydığının altını çizerek, Turkcell’in 30 yılı aşan birikimi ve gelişmiş 5G deneyimiyle bu teknoloji dönüşümüne hazır olduğunu belirtti.

‘TURKCELL TEKNOLOJİLERİ KADAR GELİŞMİŞ BİR 5G DENEYİMİ ÇOK YAKINDA GERÇEKLEŞECEK’

Turkcell’in, Türkiye’nin en çok altyapı yatırımı yapan operatörü olduğunu vurgulayan Akgüç, şunları kaydetti:

“Yaşamın her alanında dönüştürücü bir etki yaratacak 5G teknolojisi 1 Nisan’dan itibaren hayatımıza girecek. Turkcell olarak 5G’ye geçiş için gerekli tüm hazırlıklarımızı tamamladık. 30 yılı aşan birikimimiz, altyapımız ve finansal gücümüzle bu dönüşüme hazırız. Kalabalıkların coşkusu kadar güçlü, hayallerimiz kadar geniş, bir annenin hisleri kadar güvenilir, Turkcell teknolojileri kadar gelişmiş bir 5G deneyimi çok yakında gerçekleşecek.”

Akgüç, Turkcell olarak 5G’de en kaliteli hizmeti sunmaya kararlı olduklarını aktararak, “5G’nin G’lerini aktardığımız yeni reklam filmimiz de hem bu vizyonu hem de 5G teknolojisinin vadettiği yenilikleri anlatıyor. Türkiye’de kurulduğu günden bu yana ilklere imza atmış bir şirket olarak, 5G’de de en kaliteli hizmeti sunmaya kararlıyız. 5G denince akla gelen ilk operatör Turkcell olacak.” ifadesini kullandı.

The post Turkcell 5G vizyonunu ve hazırlıklarını paylaştı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/turkcell-5g-vizyonunu-ve-hazirliklarini-paylasti.html/feed 0 85080
Trump’tan şoke eden karar! Kararnameyi imzaladı, 100 bin dolar oldu! https://memur70.com/trumptan-soke-eden-karar-kararnameyi-imzaladi-100-bin-dolar-oldu.html https://memur70.com/trumptan-soke-eden-karar-kararnameyi-imzaladi-100-bin-dolar-oldu.html#respond Sat, 20 Sep 2025 07:00:09 +0000 https://memur70.com/?p=84702

ABD Başkan Donald Trump, H-1B vize başvurularında yıllık 100 bin dolarlık yeni bir ücret uygulamasını içeren kararnameyi imzaladı.

The post Trump’tan şoke eden karar! Kararnameyi imzaladı, 100 bin dolar oldu! appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

ABD Başkanı Donald Trump, mühendislik, finans ve tıp gibi çalışma alanlardaki uzmanlara verilen H-1B vizesinin ücretini 100 bin dolara çıkarıyor.

ABD Başkanı Donald Trump, H-1B yüksek vasıflı yabancı işçi vizesinde önemli bir değişikliği yürürlüğe koydu. Yeni düzenlemeyle, H-1B vize başvurularında yıllık 100 bin dolarlık ek bir ücret uygulanacak. Trump, bu adımın teknoloji sektörünü olumsuz etkilemeyeceğini belirterek, “Sanırım çok mutlu olacaklar” dedi.

H-18 VİZELERİNE KİMLER BAŞVURUYOR?

H-1B vizeleri, teknoloji şirketlerinin nitelikli ABD vatandaşları ve daimi ikamet edenlerle doldurmakta zorlandığı pozisyonlara en yetenekli yabancı işçileri çekmeyi amaçlıyor. Ancak program için sıklıkla düşük ücretli yabancı çalışanlar için bir kanal haline geldiğini ve ABD’li teknoloji çalışanlarının yüksek maaşlarını baskıladığı eleştirileri yapılıyordu. 

MELANIE TRUMP DA H18 VİZESİ İLE ABD’YE GELDİ

First Lady Melania Trump da geçmişte H-1B vizesi ile ABD’ye gelmişti. Slovenya doğumlu Melania, Ekim 1996’da model olarak çalışmak üzere bu programdan faydalanmıştı.

1990 yılında başlatılan H-1B programı, fen, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) alanlarında yüksek lisans veya lisans derecesine sahip kişilere yöneliktir. Ancak vizelerin genellikle üst düzey pozisyonlar yerine giriş seviyesi işlerde kullanıldığını ve şirketlerin düşük ücret ödeyebilmek için işleri en düşük beceri seviyelerine göre sınıflandırdığı eleştirileri yapılıyordu

YILDA 85 BİN H-18 VİZESİ VERİLİYOR

Tarihsel olarak yılda yaklaşık 85 bin H-1B vizesi piyango sistemiyle dağıtılıyor. Bu yıl Amazon, 10 binden fazla H-1B vizesi alarak liderliği elinde bulundururken, Tata Consultancy, Microsoft, Apple ve Google şirketleri de yoğun başvuru alan diğer firmalar arasında yer aldı. Coğrafi olarak en fazla H-1B çalışanının bulunduğu eyalet ise Kaliforniya oldu.

Yeni uygulama, ABD’li teknoloji çalışanlarının maaşlarını korumayı ve H-1B programının amacına uygun kullanılmasını hedefliyor. Ancak sektörün nasıl tepki vereceği ve programın yabancı işçiler üzerindeki etkisi önümüzdeki dönemde yakından takip edilecek.

The post Trump’tan şoke eden karar! Kararnameyi imzaladı, 100 bin dolar oldu! appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/trumptan-soke-eden-karar-kararnameyi-imzaladi-100-bin-dolar-oldu.html/feed 0 84702
Kablosuz haberleşmede yerli ve milli teknolojilerin üretilmesi kritik önemde olacak https://memur70.com/kablosuz-haberlesmede-yerli-ve-milli-teknolojilerin-uretilmesi-kritik-onemde-olacak.html https://memur70.com/kablosuz-haberlesmede-yerli-ve-milli-teknolojilerin-uretilmesi-kritik-onemde-olacak.html#respond Fri, 19 Sep 2025 12:00:25 +0000 https://memur70.com/?p=84675

ULAK Haberleşme Genel Müdürü Ruşen Kömürcü, kablosuz haberleşme alanında teknolojilerin gelecekte belirleyici olacağını belirterek, bu konuda Türkiye'nin kendi yerli ve milli ürünlerini üretmesi ve kullanabilmesi gerektiğini söyledi.

The post Kablosuz haberleşmede yerli ve milli teknolojilerin üretilmesi kritik önemde olacak appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Kömürcü, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) öncülüğünde gerçekleştirilen, Anadolu Ajansının (AA) Global İletişim Ortağı olduğu, dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST’te, AA muhabirine, ULAK Haberleşmenin festivaldeki paydaş kuruluşlardan olduğunu ifade etti.

ULAK Haberleşmenin son iki yıldır TEKNOFEST kapsamında kablosuz haberleşme yarışmasının yürütücülüğünü yaptığını anlatan Kömürcü, şunları kaydetti:

“Kablosuz iletişim mühendisleri dediğimiz Türkiye’nin elektronik haberleşme alanında çalışan gençleri ve üniversite takımları. Bu yıl 66 ayrı üniversiteden 200’ü aşkın takımın katılımıyla bir yarışma düzenledik. Yarış final etabını TEKNOFEST sahasından gerçekleştiriyoruz. İki gündür toplamda 14 finalist takım kablosuz haberleşme alanında geliştirdikleri yazılım tabanlı radyoyla bir veriyi bir noktadan başka bir noktaya bir jammer (karıştırıcı) etkisi altında iletmeyi deniyorlar.”

Kömürcü, yarışmayla ULAK’ın temel çalışma alanı olan 5G ve 6G gibi konularda mühendislerin deneysel projelerini yarıştırma fırsatını gençlere sağladıklarını vurguladı.

Yarışmanın amacına ilişkin bilgi veren Kömürcü, “Temel hedefimiz, ULAK’ın temel kuruluş misyonu da olan Türkiye’nin milli haberleşmesine sahip olma, milli teknoloji ürünleri geliştirme misyonunu gençlerimizle birlikte yürütmek. Bu konudaki insan kaynağını gelecek için hazırlamayı hedefliyoruz. Projelerle devletimizin hedeflerine ulaşmasına, milli haberleşme ürünlerinin gerçekleştirilmesi için insan kaynağının yetişmesine katkı sağlamaya çalışıyoruz.” diye konuştu.

Kömürcü, ULAK bünyesindeki deneyimli mühendislerle gençlere mentörlük sağlayıp kendi projelerini hayata geçirmelerini amaçladıklarını bildirdi. Bu görevin TEKNOFEST ruhuyla da çok uygun olduğunu vurgulayan Kömürcü, “TEKNOFEST gençliğinin haberleşme boyutunu ULAK yürütüyor.” diye konuştu.

“TEKNOFEST, ÜLKEDE ÜRETİLEN TEKNOLOJİK YENİLİKLERİN GÖRÜLMESİ İÇİN BÜYÜK BİR FIRSAT”

Kömürcü, TEKNOFEST’in kıymetli bir etkinlik olduğuna dikkati çekerek, gençlerin ülkenin teknoloji alanında geliştirdiği yenilikleri görmesi ve deneyimlemesinin, insanların bu teknolojilerle bir araya gelip onları tecrübe etmelerinin büyük bir fırsat olduğunu vurguladı.

Özellikle kablosuz haberleşme alanında teknolojilerin gelecekte belirleyici olacağını belirten Kömürcü, şunları kaydetti:

“Kablosuz haberleşmede Türkiye, kendi yerli ve milli ürünlerini üretmeli ve kullanabilmeli. ULAK’ın da temel misyonu bu. Şirketimizin ana sermayedarları olan ASELSAN, HAVELSAN, savunma sanayi teknoloji fonu ile bizim diğer müşterimiz Türkiye’de yerleşik operatörlerle beraber bu teknolojilerin daha da yaygınlaşması, yerli milli teknolojilerin kablosuz haberleşmenin her alanında hakim olması için çalışıyoruz. Gençlerimizle bu teknolojileri buluşturarak ULAK’ın yaptıklarını, haberleşme alanındaki gelişmeleri de onlarla paylaşarak, onların da gelişimine katkı sağlamaya çalışıyoruz. TEKNOFEST’in de insanımıza ve ülkemize bu anlamda büyük bir katkısı var. Hem büyük bir canlılık hem de bu motivasyonu, bu paylaşımı ilerleterek gelecekte büyük ve güçlü Türkiye’nin gençlerinin yetişmesine katkı vermede çok önemli bir desteği var.”

KAYNAK: AA

The post Kablosuz haberleşmede yerli ve milli teknolojilerin üretilmesi kritik önemde olacak appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/kablosuz-haberlesmede-yerli-ve-milli-teknolojilerin-uretilmesi-kritik-onemde-olacak.html/feed 0 84675
Bakan Kacır Teknofest’te müjdeyi verdi: 2026’da tamamlanacak https://memur70.com/bakan-kacir-teknofestte-mujdeyi-verdi-2026da-tamamlanacak.html https://memur70.com/bakan-kacir-teknofestte-mujdeyi-verdi-2026da-tamamlanacak.html#respond Thu, 18 Sep 2025 20:00:09 +0000 https://memur70.com/?p=84648

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır Teknofest'te "5 sene sonra yerli mobil cihazlarımızı üretiyor olacağız." diyerek, yerli navigasyon uygulamasının da 2026 yılında tamamlanacağını duyurdu.

The post Bakan Kacır Teknofest’te müjdeyi verdi: 2026’da tamamlanacak appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

SON DAKİKA HABERİ: Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, ikinci gününde devam eden Teknofest’te çok önemli açıklamalarda bulundu. 

Bakan Kacır, “İstanbul’da 5. Kez Teknofest gerçekleştiriyoruz. Çok farklı deneyim alanları var. Sanayinin ve teknolojinin tüm alanlarına milli teknoloji hamlesini yayacağız. İstanbul bizim evimiz.” ifadelerini kullandı.

“YERLİ NAVİGASYON UGULAMAMIZI KULLANACAĞIZ”

Bakan Kacır, “Burada gördüğünüz yenilikçi teknolojilerin yarıdan fazlası yapay zeka tabanlı tasarımlar. Gençlerimizin bu programlara muazzam ilgisi var. Türkiye’nin tam bağımsızlık yolculuğu tüm alanlarda devam edecek. Çip tasarımlarını yerlileştirmeyi önceliklendirdik. Halihazırda çoğumuz uluslararası firmaların harita uygulamalarını kullanıyoruz. Ümit ediyorum ki kendi yolculuklarımızı yaparken kendi harita uygulamalarımızı kullanacağız. 2026 yılında tamamlamış olacağız. Biz her birimiz E-Nabız sistemini kullanıyoruz. Bu o kadar değerli ki… Bütün veriler aslında yapay zekanın yakıtı. Elbette kişisel verileri koruyarak yapay zeka projeleri geliştirdikçe güzel sonuçlar almak mümkün. Özellikle yapay zeka odaklı çalışmaları geliştiriyoruz.” dedi.

“YERLİ MOBİL CİHAZIMIZI ÜRETECEĞİZ”

“Teknolojide bugünün teknolojisinde yarışa dahil olmak rekabette geri bırakır. 3-5 yıl sonrasına yönelik çalışmalar yapmak rekabette ön plana çıkarıyor.” diyen Bakan Kacır, “Hikayeler akamete uğradı. 2000’li yıllarda biz yarışta öne çıkmayı başardık. Milletimiz bize iletiyor: Türkiye kendi telefonunu da yapmalı. Ben de buna katılıyorum. Burada özellikle yapay zeka ile birlikte kullandığımız telefonlar dönüşüme uğrayacak. Ama yapay zeka o kadar hızlı gelişiyor ki.. Aslında yapay zeka ile bütün işlerimizi görebiliriz. Sadece sözle ifade etsek herhangi bir uygulamaya girmeden işlerimizi halledebileceğiz. Bu mobil dünya için de geçerli olacak. Biz bunlara hazırlanmak üzere gayret gösteriyoruz. Çok sayıda projeyi destekliyoruz. Bu projeler arasında eğer doğru adımlar atarsa 5 sene sonra yerli mobil cihazlarımızı üretiyor olacağız.” açıklamasında bulundu.

“BİZ ARTIK HAVACILIK ÜLKESİYİZ”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Kacır, “Enerjide tam bağımsızlık yolculuğumuz da devam edecek. İnanılmaz başarılı girişimler var. Bu yıl ilk kez gerçekleşen onkoloji yarışmamız var. Kanser tedavisine dönük muazzam projeler yarışıyor. Teknofest bir girişim fabrikası aynı zamanda.” diyerek şunları söyledi:

“Az önce bir girişim ekibine sordum. 25-26 yaşında insanlar, yanlarında 50’ye yakın insan çalışıyor. Robotik sistemler üretiyorlar ve dünyaya ihraç ediyorlar. Genç kardeşlerimizi bu yolculukta bizimle olmaya davet ediyorum. Çok hızlı büyüyen bir ekosistemimiz var. AR-Ge kaynağımız 10 misline çıktı. Türk mühendisler artık kendi girişimlerini kuruyor ve dünya ile rekabet etmeyi hedefliyorlar. Bu Türkiye’nin aydınlık yarınlarının bir habercisi. Geleceğin teknolojisine yönelince yarışta öne geçtik. Biz artık bir havacılık ülkesiyiz.”

KAYNAK: CNN TÜRK

The post Bakan Kacır Teknofest’te müjdeyi verdi: 2026’da tamamlanacak appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/bakan-kacir-teknofestte-mujdeyi-verdi-2026da-tamamlanacak.html/feed 0 84648