Şirketlerin – Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi https://memur70.com Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi Tue, 18 Mar 2025 15:00:19 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.6.4 https://memur70.com/wp-content/uploads/2020/11/cropped-favicon-32x32.png Şirketlerin – Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi https://memur70.com 32 32 185966257 Gelir İdaresi’nden “zengine vergi jesti” iddialarına yanıt https://memur70.com/gelir-idaresinden-zengine-vergi-jesti-iddialarina-yanit.html https://memur70.com/gelir-idaresinden-zengine-vergi-jesti-iddialarina-yanit.html#respond Tue, 18 Mar 2025 15:00:19 +0000 https://memur70.com/?p=76656

Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), "bazı şirketlerin vergileri ertelendi" iddialarına ilişkin, "Hazine ve Maliye Bakanlığımızca, haberlerde ismi geçen hiçbir şirketin vergi borcu ertelenmemiş veya taksitlendirilmemiştir" açıklaması yaptı.

The post Gelir İdaresi’nden “zengine vergi jesti” iddialarına yanıt appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın internet sitesinden, son günlerde bazı basın yayın organlarında ve sosyal medyada, bazı şirketlerin vergilerinin ertelendiği yönünde yanlış ve kamuoyunu yanıltıcı içerikli haber ve paylaşımların yer alması nedeniyle açıklama yapıldı.

Halka açık şirketlerin, kamuoyuna açıkladığı finansal tablolardan hareketle yapılan haber ve paylaşımlara işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“‘Türkiye’nin en büyük 10 zenginine ait bazı şirketlerin 18 milyar lira, borsada işlem gören 100 şirketin 62 milyar lira vergi borcu ertelendi. Kimi dev şirketler 2024’te kuruş vergi ödemedi.’ şeklinde tamamen kasıtlı yorumlar yapılarak, Bakanlığımızın bazı mükellefleri koruduğu algısı oluşturulmaya çalışılmıştır. Öncelikle belirtmek gerekir ki Hazine ve Maliye Bakanlığımızca haberlerde ismi geçen hiçbir şirketin vergi borcu ertelenmemiş veya taksitlendirilmemiştir. Söz konusu paylaşımlara konu olan ertelendiği iddia edilen vergiler, Türkiye Muhasebe Standartları çerçevesinde kullanılan hesaplara ilişkin olup, şirketlerin gelecek dönemlere sirayet eden vergisel yükümlülüklerini göstermekte, vergi borçlarının ertelendiği anlamına gelmemektedir.”

Türkiye’de kurumlar vergisi mükellefi olan şirketlerin Vergi Usul Kanunu’na (VUK) göre defter tutmak ve mali tablolarını hazırlayarak beyanda bulunmak mecburiyetinde olduğu bildirilen açıklamada, bunun dışında bağımsız denetime tabi şirketlerin, Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından uluslararası kurallara uyumlu olarak yayımlanmış Türkiye Muhasebe Standartları’na göre de mali tablolarını oluşturduğuna ve Sermaye Piyasası Kanunu ve ilgili mevzuatı çerçevesinde kamuoyuna açıkladıklarına değinildi.

İlgili standarda göre mali tablolarda, “ertelenmiş vergi borçları/ertelenmiş vergi varlığı” olarak iki hesap türünün yer aldığı ve bu hesaplarda gelecek dönemlere sirayet eden vergisel yükümlülükler ve hakların muhasebeleştirildiği belirtilen açıklamada, yeterli muhasebe bilgisine sahip olunmaksızın sadece hesap bakiyelerine bakılarak, şirketlerin vergi borcu ertelendi şeklinde haber ve paylaşımlar yapılmasının son derece yanlış ve yanıltıcı olduğu vurgulandı.

KAYNAK: AA

The post Gelir İdaresi’nden “zengine vergi jesti” iddialarına yanıt appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/gelir-idaresinden-zengine-vergi-jesti-iddialarina-yanit.html/feed 0 76656
TMSF’ye devredilen şirketlerden 94’ünün mülkiyeti Hazine’ye geçti https://memur70.com/tmsfye-devredilen-sirketlerden-94unun-mulkiyeti-hazineye-gecti.html https://memur70.com/tmsfye-devredilen-sirketlerden-94unun-mulkiyeti-hazineye-gecti.html#respond Sun, 14 Jul 2024 17:00:09 +0000 https://memur70.com/?p=67655

FETÖ'nün darbe girişiminin ardından Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) kayyımlık yaptığı 94 şirket için müsadere kararı verildi.

The post TMSF’ye devredilen şirketlerden 94’ünün mülkiyeti Hazine’ye geçti appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

TMSF, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından FETÖ’ye ilişkin yürütülen soruşturmalar kapsamında Türkiye’nin 32 ilinde 694 şirkette kayyım olarak görev yapıyor. Bu şirketler; ağırlıklı olarak enerji, inşaat, madencilik, mobilya ve tekstil sektörlerinde faaliyet gösteriyor.

TMSF ayrıca, 82 şirkete pay kayyımı, 93 gerçek kişinin de mal varlıklarına kayyım olarak atandı.

TMSF’nin kayyım olarak görevlendirildiği 97 şirketin tasfiye ve sicilden terkine ilişkin hazırlık işlemleri ile ilan ve bilançonun hazırlanması işlemlerinin başlatılmasına karar verildi. Ayrıca 34 şirketin de tasfiye işlemleri tamamlanarak ticaret sicilinden terkin edildi.

Hakimlik ve mahkeme kararlarıyla TMSF’nin kayyım atandığı şirketlerden 643’ünün kayyımlık kararı yine ilgili mahkeme ve hakimliklerce tamamen kaldırıldı.

TMSF, kayyımlık yaptığı şirketlerde 27 bin kişiye iş sağlıyor
TMSF’nin kayyım olarak görevlendirildiği 694 şirketin aktif büyüklüğü Fon’a devir tarihleri itibarıyla 39,5 milyar lira iken, bu rakam 31 Mart 2024 itibarıyla yüzde 271 büyüme ile 146,5 milyar liraya, öz kaynak toplamı da yüzde 262 artışla 17,5 milyar liradan 63 milyar liraya ulaştı.

Şirketlerin cirosu geçen yılın sonunda 123,3 milyar lira, karı da 10,09 milyar liraya ulaştı.

Halihazırda TMSF yönetimi altındaki şirketlerde 26 bin 914 kişi istihdam ediliyor.

Satışlardan yaklaşık 16,5 milyar lira hasılat elde edildi
TMSF, bugüne kadar 16 şirketin hisselerini açık ihale yöntemiyle sattı. Bu satışlardan toplam 341 milyon lira satış hasılatı elde edildi.

Ayrıca, çoğu ticari ve iktisadi bütünlük (TİB) yöntemiyle yapılan ihalelerde, 12 milyar 861 milyon 350 bin lira ve 3 milyon 500 bin dolar muhammen bedel üzerinden varlıklar satışa sunuldu. Bugüne kadar gerçekleştirilen bütün ihaleler sonucunda KDV dahil 16 milyar 274 milyon lira ve 7 milyon dolar satış hasılatına ulaşıldı.

TMSF’nin kayyım olarak görev yaptığı şirketlerin 94’ü hakkında da ilgili mahkemelerce müsadere kararı verilmesinin ardından bu kararların kesinleşmesiyle şirketlerin sahipliği Hazine’ye geçti.

Bu kapsamda, Erciyes Anadolu Grubu şirketlerine ilişkin satış süreçleri kademeli olarak devam ederken, satış ilanları Resmi Gazete, ulusal çapta yayın yapan gazeteler ve TMSF internet sitesinde yayımlanarak yerli ve yabancı yatırımcıların ilgisine sunuluyor.

TMSF’den alınan bilgiye göre, bundan sonraki süreçte de şirketlerin satış ve tasfiye işlemlerine devam edilecek.

The post TMSF’ye devredilen şirketlerden 94’ünün mülkiyeti Hazine’ye geçti appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/tmsfye-devredilen-sirketlerden-94unun-mulkiyeti-hazineye-gecti.html/feed 0 67655
Fortune 500 Türkiye Listesi’nde 24 şirket 100 milyarı geçti https://memur70.com/fortune-500-turkiye-listesinde-24-sirket-100-milyari-gecti.html https://memur70.com/fortune-500-turkiye-listesinde-24-sirket-100-milyari-gecti.html#respond Tue, 09 Jul 2024 16:00:11 +0000 https://memur70.com/?p=67446

Türkiye'nin en büyük 500 şirketinin sıralandığı Fortune 500 Türkiye-2023 Araştırması'na göre, şirketlerin 2023 yılı net karı bir önceki yıla göre yüzde 77,2 artarak 965 milyar 800 milyon liraya yükseldi.

The post Fortune 500 Türkiye Listesi’nde 24 şirket 100 milyarı geçti appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Fortune Türkiye’den yapılan açıklamaya göre, Fortune Türkiye ve CRIF Türkiye işbirliği ile gerçekleştirilen Fortune 500 Türkiye 2023 Araştırmasının sonuçları, değişen ekonomi politikaları ve küresel jeopolitik risklere rağmen şirketlerin net karlarını önemli oranda artırabildiklerini ortaya çıkardı.

Fortune 500 Türkiye 2023 şirketlerinin, toplam net karı 2022’ye göre yüzde 77,2 artarak 965 milyar 800 milyon liraya çıktı, 1 trilyon sınırına yaklaştı.

Esas faaliyet kar marjının bir önceki yıla göre 1,71 puan azaldığı aktarılan araştırmada, diğer gelir gider dengesinin 3,11 puan, finansman giderlerinin ise 1,67 puan arttığı görüldü.

Şirketlerin vergi öncesi kar marjı, bir önceki yıla göre 0,27 puan azalmasına karşın net kar marjı yüzde 7,53’e yükseldi. Böylece 2023’te son 5 yılın en düşük esas faaliyet kar marjı gerçekleşirken en yüksek net kar marjı elde edildi.

Fortune 500 Türkiye 2023 Araştırması’na göre, enflasyon muhasebesinin uygulamaya girmesi farklılaşan bir bilanço yapısının ortaya çıkmasına neden oldu. 500 şirketin toplam net satışları 2022’ye kıyasla yüzde 60,6 artışla 12 trilyon 828 milyar liraya çıktı.

Finansal tablolarını UFRS kapsamında hazırlayan şirketlerin toplam net satışları reel olarak yüzde 3,61 arttı. UFRS uyarınca hazırlamamış olan şirketlerin toplam net satışları nominal olarak yüzde 33,53 artarken, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) dikkate alındığında reel olarak yüzde 7,41 daralma görüldü.

LİSTEDE İLK 3 SIRALAMA DEĞİŞMEDİ

Fortune 500 Türkiye 2023 Araştırması’nda, net satış rakamlarına göre yapılan listede ilk sırada yeniden 839 milyar liralık satış geliriyle Enerji Piyasaları İşletmesi AŞ (EPİAŞ) yer aldı.

Türkiye Petrol Rafinerileri AŞ (Tüpraş) 686 milyar liralık satış geliriyle ikinci olurken, Tüpraş’ı 504 milyar lira net satış geliriyle Türk Hava Yolları (THY) izledi.

Listenin ilk 10’unda sırasıyla Ahlatcı Kuyumculuk Sanayi ve Ticaret, Ford Otomotiv Sanayi, Petrol Ofisi, BİM Birleşik Mağazalar, Opet, Arçelik ve Shell&Turcas Petrol AŞ yer aldı.

24 ŞİRKETİN NET SATIŞ GELİRİ 100 MİLYAR LİRAYI GEÇTİ

Fortune 500 Türkiye 2023 listesinde yer alan şirketler içinde net satış gelirleri 10 milyar liranın üzerinde olan şirket sayısında büyük artış yaşandı. Söz konusu şirket sayısı 2023’te bir önceki yıla göre 80 adet artarak 218’ye yükseldi.

Net satışları 25 milyar liranın üzerinde olan şirket sayısı 26 adet artışla 85 olurken, 50 milyar liranın üzerinde net satış gelirine sahip olan şirket sayısı 43’e çıktı. 100 milyar liranın üzerinde net satış gelirine sahip olan şirket sayısı ise 24’e ulaştı.

Fortune 500 Türkiye listesine girmenin çıtası da artış gösterdi. Ciro alt sınırı 2022’ye göre yüzde 62,7 artarak 3 milyar 621 milyon liraya yükseldi.

Araştırmada, söz konusu alt sınırın her sene artmasının, şirketlerin önemli büyüklüklere ulaştıkları ve küresel rekabet sisteminde bu ölçekleriyle etkilerini artırabileceklerinin bir göstergesi olduğu belirtildi.

İHRACAT TL BAZINDA YÜZDE 46,4 ARTTI

Araştırmada, küresel ticaretin zayıflamasının Fortune 500 Türkiye şirketlerinin toplam ihracatına etkili olduğu kaydedildi. Bu şirketlerin toplam ihracatı 2022’ye göre TL bazında yüzde 46,4 artarak 3 trilyon 118 milyar liraya yükseldi.

Dolar bazında bakıldığında ise 2023’te Fortune 500 şirketlerinin toplam ihracatının yüzde 2,1 ile düşük bir performans sergilediği görüldü.

BORSADA İŞLEM GÖREN ŞİRKETLER REKOR SEVİYEYE ULAŞTI

Fortune 500 Türkiye listesinde borsa şirketlerinin sayısı geçen yıl gerçekleşen halka arzların da etkisiyle bir önceki yıla göre arttı.

Artan yerli yatırımcı sayısının yanı sıra sermaye piyasalarının sunduğu finansman olanakları şirketlerin sermaye piyasalarına olan ilgisini artırdı.

Gerçekleşen halka arzların etkisiyle Fortune 500 Türkiye şirket sıralamasında yer alan Borsa İstanbul’da işlem gören şirket sayısı 2023’te 138’e çıktı. Bu sayı ile Fortune 500 Türkiye Araştırmasının ilk yıl olan 2007’den bu yana en yüksek BİST şirketi sayısına ulaşıldı.

Karlılıkta sağlanan önemli iyileşmeler ve artışlara rağmen Fortune 500 Türkiye listesindeki şirketlerin istihdamı 2023’te yüzde 1,1’lik sınırlı artışla 1 milyon 391 bine yükseldi. ​​​​​​

The post Fortune 500 Türkiye Listesi’nde 24 şirket 100 milyarı geçti appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/fortune-500-turkiye-listesinde-24-sirket-100-milyari-gecti.html/feed 0 67446
Çin’de sanayi şirketlerinin karları Eylül’de artışını sürdürdü https://memur70.com/cinde-sanayi-sirketlerinin-karlari-eylulde-artisini-surdurdu.html https://memur70.com/cinde-sanayi-sirketlerinin-karlari-eylulde-artisini-surdurdu.html#respond Sun, 29 Oct 2023 09:00:09 +0000 https://memur70.com/?p=57722

Çin'de sanayi şirketlerinin karlarının, Eylül 2023'te geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,9 arttığı bildirildi.

The post Çin’de sanayi şirketlerinin karları Eylül’de artışını sürdürdü appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Ulusal İstatistik Bürosu (UİB) verilerine göre, yıllık cirosu 20 milyon yuanın (2,73 milyon dolar) üzerindeki sanayi işletmelerinin toplam karı, bu ayda da çift haneli büyümeye devam etti.

Sanayi şirketlerinin karı, haziranda yüzde 8,3, temmuzda yüzde 6,7 azalmasının ardından ağustosta yüzde 17,2 artış kaydetmişti.

Toplam karlılık, üçüncü çeyrekte yüzde 7,7 artarken, bu yıl ilk kez bir çeyrekte artış gösterdi.

Öte yandan, karlılık, 9 aylık dönemde geçen yıla göre yüzde 9 azalarak bu yılki genel düşüş eğilimini sürdürdü.

UİB istatistikçisi Yu Veyning, büyümeyi destekleyen politikaların geçen aydan itibaren etkisini göstermesiyle sanayi üretiminde istikrarlı toparlanma görüldüğünü, bunun karlılığa yansıdığı değerlendirmesinde bulundu.

Yu, destek politikalarının iç piyasadaki talebi ve buna bağlı imalat üretimini canlandırdığını belirterek, iç talebin genişletilmesi, piyasaya güveninin artırılması, iş beklentilerinin istikrara kavuşması ve yeni sanayileşmenin teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı.

Çin’de sanayi kuruluşlarının karları, ilk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21,4, ikinci çeyrekte yüzde 16,8 azalmıştı.

Devlete ait şirketlerin gelirleri ve karları arttı
Öte yandan, merkezi ve yerel hükümetlerin sahibi olduğu şirketlerin gelirleri ve karlarının yılın 9 ayında arttığı bildirildi.

Maliye Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, kamu şirketlerinin toplam gelirleri, Ocak-Eylül 2023’te 61,9 trilyon yuana (yaklaşık 8,6 trilyon dolar) ulaştı.

9 aylık dönemde şirketlerin işletme gelirleri yıllık bazda yüzde 3,9, karları ise 4,3 artış kaydederken borçların varlıklara oranı, eylül sonu itibarıyla yüzde 64,8 oldu.

The post Çin’de sanayi şirketlerinin karları Eylül’de artışını sürdürdü appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/cinde-sanayi-sirketlerinin-karlari-eylulde-artisini-surdurdu.html/feed 0 57722
1 trilyon dolar kâr! Hayat pahalılığı yaşanırken para bastılar https://memur70.com/1-trilyon-dolar-kar-hayat-pahaliligi-yasanirken-para-bastilar.html https://memur70.com/1-trilyon-dolar-kar-hayat-pahaliligi-yasanirken-para-bastilar.html#respond Thu, 06 Jul 2023 14:00:07 +0000 https://memur70.com/?p=53188

Tüm dünyada hayat pahalılığı krizi yaşanırken, dünyanın en büyük 722 şirketi, artan fiyatlar ve faiz oranlarıyla üst üste 2 yıl 1 trilyon doların üzerinde aşırı kar elde etti.

The post 1 trilyon dolar kâr! Hayat pahalılığı yaşanırken para bastılar appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Uluslararası yardım kuruluşu Oxfam ve ActionAid tarafından Forbes’ın “Küresel 2000” listesine dayandırılarak yapılan analize göre, 722 şirketin arızi karları 2021’de 1,09 trilyon olurken, bu rakam geçen yıl 1,1 trilyon dolara ulaştı.

Söz konusu artışlar sayesinde şirketlerin toplam karları 2017-2020 dönemi ortalamasına göre yüzde 89 yükseldi.

Tüm dünyada milyonlarca insanın hayat pahalılığı kriziyle mücadele ettiği bu dönemde uluslararası şirketler, yükselen maliyetler ve faiz oranlarıyla karlarını dramatik şekilde artırdı.

Şirketlerin karları artarken, 50 ülkedeki 1 milyar işçi, 2022’de toplam 746 milyar dolarlık maaş kesintisiyle karşı karşıya kaldı.

“AŞIRI ZENGİNLİK” VE “AŞIRI YOKSULLUK” AYNI ANDA YÜKSELİŞTE

Uluslararası 45 enerji şirketi, bu dönemde yıllık 237 milyar dolar aşırı kar elde ederek toplam rakamın yaklaşık yüzde 22’sini oluşturdu. Artan karlar sayesinde dünyadaki “enerji milyarderlerinin” sayısı 96’ya ve toplam varlıkları 432 milyar dolara çıktı.

“Aşırı zenginlik” ve “aşırı yoksulluğun” son 25 yılda ilk kez aynı anda arttığı bu dönemde, 18 gıda ve içecek şirketi, yıllık ortalama 14 milyar dolar arızi kar elde etti. Bu rakam, Doğu Afrika’da hayat kurtaran gıda yardımı sağlamak için gerekli 6,4 milyar dolarlık finansman açığının 2 katından fazla.

Oxfam’ın tahminlerine göre, küresel gıda fiyatlarının ortalama yüzde 14 arttığı 2022’de, Etiyopya, Kenya, Somali ve Güney Sudan’da her 28 saniyede bir kişi muhtemelen açlıktan öldü.

Uluslararası 28 ilaç şirketi, yılda 47 milyar dolar arızi kar sağlarken, 42 büyük perakende ve süpermarketin beklenmedik karları da yılda ortalama 28 milyar dolar oldu.

9 havacılık ve savunma şirketi ise toplamda yıllık 8 milyar dolar aşırı kazanç sağladı.

ŞİRKETLERİN AŞIRI KARLARINA VERGİ UYGULANMASI ÇAĞRISI

Şirketlerin “aşırı” karlarına vergi uygulanması çağrısında bulunan Oxfam ve ActionAid’e göre, söz konusu 722 şirketten yüzde 50 ila 90 arasında vergi alınması durumunda 2021 ve 2022’de sırasıyla 523 milyar dolar ve 941 milyar dolar gelir oluşturulabilirdi.

Bu miktarın 400 milyar doları, iklim krizine karşı kırılgan durumda olan ülkeler için oluşturulması planlanan kayıp ve zarar fonuna aktarılabilir.

Ayrıca, dünyada alt ve alt-orta gelir seviyesine sahip 3,5 milyar insana sosyal koruma ve sağlık desteği sağlanması için gerekli 440 milyar dolarlık finansman açığı ve bu ülkelerdeki okul öncesi, ilkokul ve ortaöğretime erişim eksiğinin kapatılması için gereken 148 milyar dolar finansman, bu vergilerle sağlanabilir.

“ŞİRKETLER, ÇOKLU KRİZ KİSVESİ ALTINDA İNSANLARI YAĞMALIYOR”

Oxfam International geçici İcra Direktörü Amitabh Behar, analize ilişkin değerlendirmesinde, “İnsanlar, şirketlerin açgözlülüğünden bıkmış durumda. Dünyanın her yerinde insanlar yeterli gıda, ilaç ve ısınma gibi temel yaşam ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken, şirketlerin milyarlarca dolar kar etmesi şok edici şekilde ayıp.” ifadelerini kullandı.

Büyük şirketlerin devasa karlar elde etmek için fiyatları artırdığını ve “çoklu kriz kisvesi altında insanları yağmaladığını” belirten Behar, şunları kaydetti:

“Gittikçe baskın olan birkaç şirket, zengin hissedarlarının ceplerini doldurmak için piyasaları tekelleştiriyor ve fiyatları çok yüksek tutuyor. Büyük ilaç şirketleri, enerji devleri ve büyük süpermarket zincirleri, hem salgın hem de yaşam maliyeti krizi boyunca utanmadan kar marjlarını şişirdiler. En endişe verici olanı, artan oranlı vergilendirme de dahil olmak üzere herhangi bir düzenlemenin yokluğunda hükümetlerin de buna davetiye çıkarmış olması.”

ActionAid Genel Sekreteri Arthur Larok ise şirketlerin aşırı karlarına “yeter” denilmesi gerektiğini aktararak, hükümetleri şirketlerin aşırı karlarından vergi almaya çağırdı.

KAYNAK: AA

The post 1 trilyon dolar kâr! Hayat pahalılığı yaşanırken para bastılar appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/1-trilyon-dolar-kar-hayat-pahaliligi-yasanirken-para-bastilar.html/feed 0 53188
AB’den doğalgaz hamlesi https://memur70.com/abden-dogalgaz-hamlesi.html https://memur70.com/abden-dogalgaz-hamlesi.html#respond Tue, 25 Apr 2023 14:00:08 +0000 https://memur70.com/?p=50257

AB ülkelerindeki enerji şirketleri yeni mekanizma ile ortak doğalgaz alımına başlıyor.

The post AB’den doğalgaz hamlesi appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

AB ülkelerindeki enerji şirketleri, Rusya ile yaşanan kriz sonrası yeni bir doğalgaz hamlesine imza attı.

AB Komisyonu, Avrupa şirketlerinin birlikte gaz alımı için kurulan mekanizma çerçevesinde ilk talep toplama sürecinin bugün başlatıldığını açıkladı.

Uygulamayla AB’nin ortak pazar gücünü kullanarak uluslararası tedarikçilerle daha iyi fiyatlar müzakere edeceğine işaret edilen açıklamada, böylece gaz depolarını koordineli ve zamanında yeniden doldurarak gelecek kışa hazırlık yapılacağı kaydedildi.

Sisteme kayıtlı şirketlerin ilk talep toplama çağrısına yanıt vermek için 2 Mayıs’a kadar süresi olduğu belirtilen açıklamada, şirketlerin bireysel taleplerini sunmalarının ardından gerekli hacimler birleştirilerek küresel piyasalarda ihaleye çıkılacağı ifade edildi.

GELECEK 12 AYLIK DÖNEM BOYUNCA 2 AYDA BİR YENİ İHALELER YAPILACAK

Açıklamada, Avrupa’nın toplu gaz talebinin uluslararası tedarikçilerinden gelen tekliflerle eşleştirileceği, katılımcı şirketlerin gaz alınması ve teslimi için sözleşme şartları konusunda tedarikçilerle müzakerelere başlayacağı bilgisi verildi.

İlk satın alma anlaşmalarının yazdan önce yapılmasının beklendiği aktarılan açıklamada, gelecek 12 aylık dönem boyunca her 2 ayda bir düzenli olarak yeni ihaleler yapılacağı duyuruldu.

Açıklamada, gaz alım mekanizmasına şimdiye kadar 67 şirketin kayıt olduğu, sistemin yeni şirketlerin katılımına açık olduğu anımsatıldı.

AB ülkelerinin depolama hedeflerinin en az yüzde 15’i oranında ortak gaz alımı taahhüt ettiği vurgulanan açıklamada, bunun yılda yaklaşık 13,5 milyar metreküp gaz alımı anlamını taşıdığı ifade edildi.

KAYNAK: AA

The post AB’den doğalgaz hamlesi appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/abden-dogalgaz-hamlesi.html/feed 0 50257
Unvanlar tarih oldu, iş seçerken kriter şirket politikaları https://memur70.com/unvanlar-tarih-oldu-is-secerken-kriter-sirket-politikalari.html https://memur70.com/unvanlar-tarih-oldu-is-secerken-kriter-sirket-politikalari.html#respond Thu, 30 Mar 2023 16:00:11 +0000 https://memur70.com/?p=49083

Deloitte, ‘iş’in yeniden tanımlandığı bir süreçte şirketlerin insan kaynağının ve bunu etkileyen faktörlerin dönüşümünü araştırdı.

The post Unvanlar tarih oldu, iş seçerken kriter şirket politikaları appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Pandemiden yaklaşık üç yıl sonra, iş dünyası liderleri hala bir dizi küresel, ekonomik ve toplumsal değişiklikle karşı karşıya. Bu değişimlerin tümü işi ve çalışanları etkiliyor. Deloitte’un ‘2023 Küresel İnsan Kaynakları Trendleri’ raporu, liderlerin bu zorlukları nasıl yönettiklerini ve insan kaynağı politikalarının hangi yönde ilerlemesi gerektiğini gösteriyor.

105 ülkeden 10 bin üst yöneticinin yer aldığı araştırmada, katılımcılar geleneksel olarak iş kurallarını belirleyen sınırların ortadan kalktığı görüşünde. Üst yöneticilerin yüzde 87’si şirketlerin başarılı olması için doğru iş modelini bulması gerektiğine inanıyor ancak sadece yüzde 24’ü şirketlerin bu konuda adım atmaya hazır olduğunu söylüyor. Yüzde 59’u iş gücü modellerini yeniden tasarlamak için sonraki adımlara odaklandıklarını belirtiyor.

Araştırmadan dikkat çeken başlıklar şöyle;

‘İş’ tanımının sonu

– Pek çok kişi ‘çalışmayı’ tanımlayan ‘iş ve görev’ kavramlarının modasının geçtiğine inanıyor. Araştırmaya katılan yöneticilerin yalnızca yüzde 19’u ve çalışanların da yüzde 23’ü geleneksel iş tanımlarının doğru olduğunu düşünüyor. Yöneticilerin yüzde 63’ü çalışanların mevcut iş tanımlarının dışında ekip ve projelere odaklandığını, bunun da kavramların anlamını değiştirdiğini söylüyor.

– Katılımcıların yüzde 93’ü, işi tanımlayan sınırlarda kalmanın şirketlerin başarısını etkilediğini belirtiyor. Bu görüşü savunanlar katı iş tanımlarının, çalışanların ve şirketlerin çevikliğini ve yenilik yapma becerilerini sınırlayacağı görüşünde.

Çalışanların kriterleri değişti

– Günümüzün çevrimiçi ve birbirine bağlı dünyasında şirket politikalarıyla ilgili farkındalık, çalışanların iş yeri tercihlerini belirliyor. Deloitte’un araştırmalarına katılan 5 Z kuşağından 2’si ve yine 5 Y kuşağından 2’si, değerleriyle örtüşmediği için bir işi veya terfi edilmeyi reddettiğini belirtiyor. 3’te 1’i çalıştığı şirket kendi değerlerine uygun değilse bir iş bulmadan ayrılıyor. Buna karşılık, net bir amacı veya misyonu olan kuruluşlar ise insan kaynağını daha kolay kazanıyor. Araştırmaya katılan yöneticilerin yarısı, amacı olan şirketlerde çalışanların aidiyetinin arttığını ve mutlu olduğunu ifade ediyor.

– Çalışanlar da kendilerine ve hayat görüşlerine uygun işler yaptıklarında mutlu ve üretken olduklarını, unvanların kendileri için çok önemli olmadığını söylüyor.

– Katılımcıların yüzde 84’ü sürdürülebilirlik konularını ele almanın kuruluşlarının başarısı için önemli olduğunu kabul ederken sadece yüzde 21’i kuruluşlarının bu tür konuları ele almaya çok hazır olduğuna inanıyor.

– Çalışanların yüzde 64’ü sadece şirket ortakları için değil, çalışanlar ve toplum için de değer yaratan bir şirkete daha fazla ilgi duyacaklarını ve bu şirkette çalışmaya devam edeceklerini belirtiyor.

Çalışanlar ‘fiziki iş yerini’ reddediyor

– Katılımcıların yüzde 46’sı, beceri temelli bir kuruma dönüşmenin önündeki en büyük engel olarak eski zihniyet ve uygulamaları gösteriyor.

– Teknoloji bu hızla ilerlerken, iş yerlerinin fiziki mekanlardan ibaret olmadığı fikrini kabullenmek gerekiyor. Pandemi öncesinde bile popüler olan işe uzaktan erişim imkânı çalışanların tercihlerinde önemli rol oynuyor. Katılımcıların yalnızca yüzde 15’i fiziki bir iş tasarımının şirketin geleceğini yaratmada etkili olduğu görüşünde. Birçok çalışan artık işini nerede yapacağını belirlemeyi devredilemez bir hak olarak görüyor.

Liderlerin evrim geçirmesi gerek

– Araştırmaya katılanlar, bir şirketin başarıya ulaşmasında en önemli engeller arasında ‘liderliği’ görüyor. Katılımcıların yüzde 94’ü liderlik yeteneklerinin ve etkinliğinin kurumların başarısı için önemli olduğunu söylüyor. Bu araştırmanın en yüksek skoru. Yöneticilerinin liderlik yeteneğine sahip olduğunu belirtenlerin oranı ise sadece yüzde 23. Liderlik boşluğu muhtemelen işe ve çalışanlara modası geçmiş bir anlayışla bakmaktan kaynaklanıyor. Katılımcıların yarısı, yıkıcı değişimlerin sayısı ve sıklığı karşısında bunalan liderlerin nelere öncelik vereceğini belirlemede zorlandığını düşünüyor.

‘Paradigma değişti’

Araştırmayı değerlendiren Deloitte Türkiye İnsan Yönetimi Hizmetleri Lideri İlksen Keleş, iş, iş gücü ve iş yeri kavramlarının yaşanan değişime paralel olarak dönüşmeye devam ettiğini söyledi. Keleş “Bir paradigma değişimine tanıklık ediyoruz. Geçtiğimiz yüzyıl çalışmanın sabit ve rutin olduğu görüşüne dayalıydı, önümüzdeki yüzyıl için ise akışkan ve çevik bir çalışma şeklinden bahsedeceğiz. Bir zamanlar işin ne zaman, nerede ve nasıl yapılacağını belirleyen sınırlar ortadan kalkıyor. Çalışanlar, müşteriler, paydaşlar ve liderler arasındaki ilişkilerde yeni sınırlar açılıyor, iş hayatının bu unsurları birbirine yaklaşıyor. Günümüzde çalışanlar şirketler için her zamankinden daha fazla etkiye sahipler ve bu etkiyi şirketlerinin iş yapma modellerini şekillendirmek için kullanmaya istekliler. Çalışanların ve şirketlerin bu sınırsız dünyada yollarını bulmalarına yardımcı olacak yeni temeller inşa etmesi gerekiyor. Bu yönde yola çıkan şirketler, beceri temelli bir yaklaşıma geçerek işgücünün tam potansiyelini ortaya çıkarabilir ve insanların kariyerlerinde daha fazla seçeneğe, büyümeye ve özerkliğe sahip olduğu bir işyeri yaratabilir” diyor.

The post Unvanlar tarih oldu, iş seçerken kriter şirket politikaları appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/unvanlar-tarih-oldu-is-secerken-kriter-sirket-politikalari.html/feed 0 49083
Almanya ‘Türkiye’ dedi: 40 milyar avroluk yeni rekor geldi https://memur70.com/almanya-turkiye-dedi-40-milyar-avroluk-yeni-rekor-geldi.html https://memur70.com/almanya-turkiye-dedi-40-milyar-avroluk-yeni-rekor-geldi.html#respond Mon, 23 Jan 2023 14:00:11 +0000 https://memur70.com/?p=46406

Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Jürgen Schulz, Almanya'da ocak itibarıyla yürürlüğe giren 'Tedarik Zincirleri Özen Yükümlülüğü Yasası'nın Türkiye gibi ülkeler için 'büyük bir fırsat' olduğunu söyledi

The post Almanya ‘Türkiye’ dedi: 40 milyar avroluk yeni rekor geldi appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Schulz, Almanya’da 1 Ocak’ta yürürlüğe giren “Tedarik Zincirleri Özen Yükümlülüğü Yasası”na ilişkin AA’ya yazılı değerlendirmelerde bulundu.

Büyükelçi, kısa adı “Tedarik Zinciri Yasası” olan yasayla ekonomi ve insan haklarını birbirine bağlayarak, “uluslararası insan hakları durumunun iyileşmesine” katkıda bulunmak istediklerini vurguladı.

Alman ekonomisinin küresel olarak güçlü bir ağa sahip olduğunu, şirketlerin ve uluslararası ortaklarının büyük bir istihdam yarattığını kaydeden Schulz, “Bu istihdam ile diğer ülkelerin refah düzeyine katkıda bulunuyoruz. Özellikle uluslararası alanda çok iyi bir ağa sahip olmamız nedeniyle Almanya, şirketlerine küresel tedarik zincirlerinde insan haklarına riayet edilmesi yükümlülüğünü getiriyor.” ifadelerini kullandı.

Schulz, küresel düzeyde şirketleri ve tedarikçilerini de kapsayacak şekilde çalışanlara karşı yükümlülüklere uyulmasını savunduklarını belirterek, “Amacımız, küresel tedarik zincirlerinde insan haklarının durumunu iyileştirmektir. Bu, somut olarak, örneğin ‘Made in Germany’ markası ürünlerinin zorla çalıştırma veya çocuk işçiliğiyle bağdaşmayacağı anlamına gelmektedir.” değerlendirmesini yaptı.

Söz konusu kanunun amacına değinen Schulz, Almanya için insan haklarına riayet edilmesi, sosyal ve çevresel standartlara uyulmasının, “sürdürülebilir bir küresel ekonominin temelini” oluşturduğunu vurguladı.

Schulz, pek çok Alman şirketinin şimdiden sürdürülebilir tedarik zincirlerini oluşturma ve bunlara uyma konusunda örnek teşkil ettiğini belirterek, şunları kaydetti:

“Alman ekonomisinin başarısının nedeninin de üretimde insan haklarına riayet edilmesine bağlı olduğuna inanıyoruz. İnsan haklarının korunmasının bir bedelinin olduğunun farkındayız ancak şirketler, uzun vadede bu yatırımla gelecekte kendi ekonomik başarılarını da koruyorlar.”

YASA, ALMANYA’DA MERKEZİ, TESCİL EDİLMİŞ OFİSİ VEYA ŞUBESİ OLAN ŞİRKETLERİ KAPSIYOR

Almanya’da merkezi, ana ofisi, idari merkezi, tescil edilmiş ofisi veya şubesi bulunan tüm şirketlerin yeni yasadan etkilendiğini vurgulayan Schulz, yasanın Almanya’da bu yıl en az 3 bin ve 2024’ten itibaren ise en az 1000 çalışana sahip şirketleri etkileyeceğine işaret etti.

Schulz, şirketlerin bu konuda ne yapması gerektiğine ilişkin, “Bundan doğrudan etkilenen şirketlerin öncelikle bir risk yönetimi kurması gerekmektedir. Bu şekilde insan hakları ihlalleri ve çevreye verilen zararların riskleri belirlenecek, önlenecek ve en aza indirilecektir.” değerlendirmesinde bulundu.

Kanunda şirketlerin önlem olarak alması gereken tedbirlerin yer aldığını kaydeden Schulz, ayrıca bu kanunun şirketlere kendi içlerinde “şikayet prosedürleri oluşturma ve raporlama yükümlülüğü” getirdiğini aktardı.

YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ YERİNE GETİRMİŞ OLANLAR AVANTAJ KAZANACAK

Büyükelçi Schulz, şu ifadeleri kullandı:

“Şirketler, muhtemelen yurt içi ve dışındaki tedarikçileriyle sözleşme yaparak benzer düzenlemelere yükümlü kılacaktır. AB’de (Avrupa Birliği) buna benzer bir yasa yürürlüğe gireceğinden, şirketlerin en kısa sürede bu yasayı uygulamaları doğru olacaktır. Yükümlülüklerini yerine getirmiş olanlar, rakiplerine karşı avantaj kazanmış olacak.”

Söz konusu yasayla şirketlerin somut yükümlülüklerine de değinen Schulz, tedarik zincirlerinde özen yükümlülüğünün yalnızca şirketlerin “kendi tedarik zincirlerindeki düzenlemelerle” bitmediğini, yasanın aynı zamanda “sözleşmeli ortakların ve tedarikçilerinin faaliyetlerini de” kapsadığını vurguladı.

Büyükelçi Schulz, “Yani insan haklarına riayet edilmesi şirketin kapısından dışarı çıkıldığında sona erer demek değildir. Aksine, bu sorumluluk tüm tedarik zincirini küresel boyutta kapsıyor zira kanun dünya çapında faaliyet gösteren şirketler için de geçerli.” görüşünü paylaştı.

Yasayla gelen somut kurallara değinen Schulz, şunları kaydetti:

“Kanun somut davranış kuralları ve yasaklar getiriyor. Kanun çocuk işçiliğini, köleliği ve zorla çalıştırmayı, iş sağlığı ve iş güvenliğinin göz ardı edilmesini, yeterli ölçüde ücretin verilmemesini, sendika veya işçi temsilciliğini kurma hakkının göz ardı edilmesini, gıda ve suya erişimin engellenmesini, toprak ve geçim kaynaklarından yasa dışı olarak mahrum bırakmayı yasaklamaktadır.”

ALMANYA ‘TÜRKİYE’ DEDİ! REKOR BAŞARI: BU ÇOK BÜYÜK BİR FIRSAT

Schulz, yasanın diğer ülkelerde de özen yükümlülüklerini kapsadığını belirterek, özellikle “Türkiye gibi ülkeler için bunun büyük bir fırsat” olduğunu vurguladı.

Almanya ve Türkiye’nin ticari ilişkilerinin yoğun olduğunu vurgulayan Büyükelçi, ikili ticarette yaklaşık 40 milyar avro ile yeni bir rekor seviyeye ulaşıldığını kaydetti.

Büyükelçi Schulz, Almanya’nın Türk mal ve hizmetlerinin ana alıcı ülkesi olduğunu belirterek, Türkiye’de 8 bine yakın Alman firmasının bulunduğunu ve buna bağlı tedarikçi olarak ticaret yapan Türk firmalarının sayısının daha fazla olduğunu bildirdi.

Schulz, “Türkiye’nin, Alman tedarik zincirlerinde tedarik ve temel ürünler söz konusu olduğunda en önemli ülkelerin arasında yer aldığını görüyoruz. Dolayısıyla bu yasa, iki ülke arasında daha da derin bir işbirliği için birçok fırsat sunuyor.” değerlendirmesini yaptı.

– DENETİM SÜRECİ

Yasanın denetim sürecine de değinen Schulz, “Alman şirketleri bu yükümlülükleri yerine getirmediklerinde para cezası uygulanabilir. Cezalar 8 milyon avroya kadar veya dünya çapındaki yıllık gelirlerinin yüzde 2’si tutarında uygulanabilir. İlaveten, belirli bir para cezası oranında şirketlerin kamu ihalelerine katılmaları da yasaklanabilir.” ifadelerini kullandı.

Schulz, Federal Ekonomi ve İhracat Kontrolleri Dairesinin (BAFA) yetkili ve uygulayıcı makam olarak Almanya’da şirketlerin tedarik zincirlerinin denetimini gerçekleştirdiğini belirterek, bu makamın şirketleri yerinde inceleme ve şirketlerin yükümlülüklerinin yerine getirilmesi için talimat verme yetkisinin bulunduğunu, getirmedikleri takdirde de ceza uygulayabildiğini kaydetti.

 

KAYNAK: AA

The post Almanya ‘Türkiye’ dedi: 40 milyar avroluk yeni rekor geldi appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/almanya-turkiye-dedi-40-milyar-avroluk-yeni-rekor-geldi.html/feed 0 46406
Biden’dan daha fazla dayanamadı: Ben bir kapitalistim ama bu kadarı da yeter… https://memur70.com/bidendan-daha-fazla-dayanamadi-ben-bir-kapitalistim-ama-bu-kadari-da-yeter.html https://memur70.com/bidendan-daha-fazla-dayanamadi-ben-bir-kapitalistim-ama-bu-kadari-da-yeter.html#respond Tue, 01 Nov 2022 05:00:08 +0000 https://memur70.com/?p=42823

Biden, Beyaz Saray'da kameraların karşısına geçerek, büyük kar elde eden ancak bunu tüketiciye yansıtmayan petrol şirketlerini eleştirdi ...

The post Biden’dan daha fazla dayanamadı: Ben bir kapitalistim ama bu kadarı da yeter… appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Biden, Beyaz Saray’da kameraların karşısına geçerek, büyük kar elde eden ancak bunu tüketiciye yansıtmayan petrol şirketlerini eleştirdi.

“Karları inanılmayacak kadar yüksek” diyen Biden, son 6 ayda en büyük 6 petrol şirketinin toplam karının 100 milyar dolardan fazla olduğuna vurgu yaptı.

Biden, söz konusu şirketlerin “yüksek karlarını” tüketiciye yansıtması halinde petrol fiyatlarının 50 sent daha aşağı düşeceğini ve ABD’deki operasyonlara yatırması durumunda ise fiyatların daha da aşağı çekilebileceğini kaydetti.

“BU KADARI DA YETER”

Şirketlerin karlarının Amerikalı tüketicilere yansıtılarak rahatlama yaratılması yerine hissedarlara ve yöneticilerin maaşlarına gittiğini belirten Biden, “Ben bir kapitalistim, şirketlerin adil karları ile ilgili bir sorunum yok ama bu kadarı da yeter.” ifadesini kullandı.

Biden, konuşmasına şöyle devam etti:

“Petrol şirketlerinin bugün rekor karları, yeni veya yenilikçi bir şey yaptıkları için değil; bu kazançları Ukrayna’daki savaşın beklenmedik bir sonucudur. Bu acımasız çatışmanın beklenmedik sonucu Ukrayna’yı harap ediyor ve dünya çapında 10 milyonlarca insana zarar veriyor. Böyle bir savaş zamanında ve tarihi karların elde edildiği bir dönemde yöneticilerin ve hissedarlarının kendi dar çıkarlarının ötesinde hareket etme sorumluluğu vardır.”

Petrol şirketlerinin üretim ve rafinaj kapasitesini artırarak ABD’ye yatırım yapma ve tüketiciler için fiyatları düşürme fırsatı olduğuna işaret eden Biden, “Bunları yapmazlarsa fazla karları için daha yüksek vergi ödeyecekler ve başka kısıtlamalarla karşılaşacaklar.” şeklinde uyarıda bulundu.

“ZAMANI GELDİ”

Biden, ekibinin Kongre ile bu seçenekler üzerinde çalışacağını ifade ederek, “Bu şirketlerin vurgunculuğu bırakmalarının, bu ülkeye karşı sorumluluklarını yerine getirmelerinin ve Amerikan halkına bir rahatlama vermelerinin zamanı geldi.” diye konuştu.

Biden’ın ekstra kar eden enerji şirketlerine yönelik ek vergi çağrısı Exxon Mobil ve Chevron gibi şirketlerin geçen hafta açıkladığı üçüncü çeyrek bilançolarının ardından geldi.

ABD’li enerji şirketi Exxon Mobil’in geçen hafta açıkladığı finansal sonuçlarına göre, şirket yılın üçüncü çeyreğinde 19,7 milyar dolarlık rekor kar elde etmişti. Exxon Mobil’in geçen yılın aynı döneminde elde ettiği kar 6,8 milyar dolar seviyesinde kaydedilmişti.

Büyük petrol üreticilerinden Chevron’un karı da üçüncü çeyrekte yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 84 artışla 11,2 milyar dolara ulaşmıştı.

KAYNAK: AA

The post Biden’dan daha fazla dayanamadı: Ben bir kapitalistim ama bu kadarı da yeter… appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/bidendan-daha-fazla-dayanamadi-ben-bir-kapitalistim-ama-bu-kadari-da-yeter.html/feed 0 42823
Tedarik zinciri finansmanı ile sektörlerin önü açılıyor https://memur70.com/tedarik-zinciri-finansmani-ile-sektorlerin-onu-aciliyor.html https://memur70.com/tedarik-zinciri-finansmani-ile-sektorlerin-onu-aciliyor.html#respond Fri, 07 Oct 2022 12:00:24 +0000 https://memur70.com/?p=41728

C2FO Türkiye Direktörü Serden Keçecioğlu, 2025’te her gün 1 milyar dolar işletme sermayesi sağlayan bir platform olmayı hedeflediklerini ...

The post Tedarik zinciri finansmanı ile sektörlerin önü açılıyor appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

C2FO Türkiye Direktörü Serden Keçecioğlu, 2025’te her gün 1 milyar dolar işletme sermayesi sağlayan bir platform olmayı hedeflediklerini belirterek, “Üretim yapan, istihdam sağlayan şirketlerin, işlerini büyütmek için ihtiyaç duydukları sermayeye en ucuz, en hızlı ve en kolay yoldan ulaşmalarını sağlayan bir finansal çözüm olmak istiyoruz. ” dedi.

Keçecioğlu, C2FO’nun çalışmaları kapsamında açıklamada bulundu.

Keçecioğlu, C2FO’nun global ölçekte faaliyet gösteren bir finansal teknoloji şirketi olduğunu ve şirketlerin nakit akışını kolaylaştırmaya yönelik çalışmalar yürüttüğünü söyledi.

Tedarik zinciri finansmanının odaklandıkları temel alan olduğunu belirten Keçecioğlu, “Özellikle büyük ölçekli şirketlere mal ve hizmet satan tedarikçilerin, alacak vadesini beklemeden ihtiyaç duydukları anda bu alacaklarını tahsil edebildikleri bir altyapı sunuyoruz. Bugüne kadar C2FO ekosistemi üzerinden dünyanın büyük ölçekli şirketleri tedarikçilerine 250 milyar doların üzerinde faturayı erken ödedi.” dedi.

Keçecioğlu, likiditenin orta ölçekli firmalara gitmesinde C2FO’nun önemli rol oynadığına işaret ederek, “Bankalar açısından bakıldığında KOBİ’lere doğrudan kredi kullandırmak daha karlı ancak öte yandan daha riskli. İstikrarlı bir şekilde KOBİ finansmanı yapmakla ilgili bazı zorluklar var.

Özellikle piyasa şartları kötüleştiğinde finansmana erişimi zorlaşan KOBİ’ler oluyor. Dolayısıyla, KOBİ’lerin kolaylıkla kullanabildiği bir teknoloji platformu olarak, KOBİ’leri herhangi bir kredi yükü altına sokmayan tedarik zinciri finansmanının, işletme sermayesine ulaşmadan en etkili yol olduğuna inanıyoruz.” şeklinde konuştu.

BU MODEL REEL EKONOMİNİN DESTEKLENMESİNE YARDIMCI OLUYOR 

C2FO ile sadece banka kaynağının değil, şirketlerin kasalarındaki kısa vadeli atıl nakdin de tedarik zincirine aktarılabildiğini vurgulayan Keçecioğlu, “Örneğin, büyük bir şirketin hazine yöneticisi, kendi kasasındaki nakdi kısa vadeli finansal enstrumanlar ile değerlendirerek paranın değerini korumaya çalışıyor. Halbuki şirket parayı dijital bir platform üzerinden iskonto karşılığında tedarikçilerine dağıtmaya başladığında, kendi üretim ekosistemini desteklemeye başlıyor ve reel ekonominin desteklenmesine yardımcı oluyor.” dedi.

Keçecioğlu, büyük ölçekli şirketlerin kendilerini merkezi konuma alıp, tedarik zincirlerine kaynak aktarımının kolaylaştırılmaları gerektiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

“Bu şirketler, nakit pozisyonlarının ve kredibilitelerinin gücü ile C2FO’yu kullanarak kendi tedarikçilerine kaynak aktarabiliyor ya da bankaların büyük şirketlerin kredi riskini alarak ticari borçları finanse etmelerini sağlıyoruz. Yani ticari borçların erken ödenmesi. Bu kurgu sayesinde herkes kazanıyor. Bu model ile alıcı firmaların işletme sermayesi güçleniyor. Tedarikçiler likidite elde ediyor. Ayrıca bu model reel ekonominin desteklenmesi için çok elverişli. Paranın spekülatif alanlara gitmesini engelliyor. Bunun en ideal alanlarından biri tedarik zinciri finansmanı çünkü her finansmanın arkasında fatura var. Bu işlemi uçtan uca dijital şekilde gerçekleştirebilen bir sisteme sahibiz.”

HIZLA PARA AKIŞI SAĞLAYAN MEKANİZMA HALİNE GELDİK 

Salgının 1-2 ay öncesinde Çin’deki siparişlerde bir azalma, teslimatlarda gecikme, üretim durmaları ve finansman ihtiyacının artışını kendi sistemlerinde gördüklerini dile getiren Keçecioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz data serimizde bu durumu çok net gözlemledik. Bu noktada hükümetler finansman imkanlarını artırdılar. ABD ve Avrupa’daki firmaların tedarik noktalarını değiştirme eğilimi başladı. Bu durum Türkiye’ye büyük bir fırsat sundu. Bu noktada Türkiye’deki tedarikçilerin almış olduğu siparişleri teslimatını yapabilmeleri için finansman ihtiyacı doğdu. Çünkü ham madde alımı, daha çok istihdam ve kapasite artışı gerekti. Salgınla mücadelede tedarikçilere hızla para akışı sağlayan mekanizma haline geldik.

Otomotiv’den beyaz eşyaya, hazır giyimden gıda perakendesine, e-ticaretten lojistiğe çok çeşitli sektörlerde dünyanın en büyük işletmelerine tedarik zinciri finansmanı altyapısı kurup işletiyoruz. Sadece Türkiye’de C2FO’yu tedarikçilerine sunan firmalar, 2022 yılının ilk 9 ayında, çoğunluğu KOBİ statüsündeki tedarikçilere 2,3 milyar TL’yi aşan miktarda erken ödeme yaptılar. Bugüne kadar tahsilini hızlandırdığımız toplam alacak tutarı ise 3,7 milyar TL’yi aştı.”

Keçecioğlu, şu anda haftada 1,5 milyar dolarlık işletme sermayesi sağlarken, 2025’te her gün 1 milyar dolar tutarında erken ödemenin yapıldığı ve küresel tedarik zincirlerine can suyu niteliğinde kaynak aktaran bir platform olmayı hedeflediklerini aktararak, sözlerini şöyle tamamladı:

“Ancak rakamların ötesine geçersek, üretim yapan, istihdam sağlayan şirketlerin, işlerini büyütmek için ihtiyaç duydukları sermayeye en ucuz, en hızlı ve en kolay yoldan ulaşmalarını sağlayan bir finansal çözüm olmak istiyoruz. Bunun yolunun, her ülkedeki büyük ölçekli ve görece risksiz şirketlerin ticari borçlarını finanse ederek, hızla tedarik zincirine akıtmak olduğuna inanıyoruz. Ancak bu şekilde, şirketlerin, bankaların ve kamu otoritesinin güçlü ve herkes için kârlı bir finansal istikrara katkı sunabilecekleri kanaatindeyiz.

Türkiye’de ise, kamunun öncülüğünde bir işletme sermayesi platformu kurulmasına destek vermek istiyoruz. Ancak böyle bir platform sayesinde, üretim yapan KOBİ’lerin çok düşük maliyetle finansmana erişmesi sağlanabilir. Kamu otoritesinin hedeflediği gibi, ihracatı ve üretken alanları destekleyen fatura bazlı finansman modelinin temelinde, tedarik zinciri finansmanı olduğunu düşünüyoruz”

KAYNAK: AA

The post Tedarik zinciri finansmanı ile sektörlerin önü açılıyor appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/tedarik-zinciri-finansmani-ile-sektorlerin-onu-aciliyor.html/feed 0 41728