kanser – Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi https://memur70.com Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi Sun, 19 Oct 2025 14:00:34 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.6.4 https://memur70.com/wp-content/uploads/2020/11/cropped-favicon-32x32.png kanser – Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi https://memur70.com 32 32 185966257 Kanser riskini 5 kat birden artırıyor: İçecekleri böyle sakın içmeyin! https://memur70.com/kanser-riskini-5-kat-birden-artiriyor-icecekleri-boyle-sakin-icmeyin.html https://memur70.com/kanser-riskini-5-kat-birden-artiriyor-icecekleri-boyle-sakin-icmeyin.html#respond Sun, 19 Oct 2025 14:00:34 +0000 https://memur70.com/?p=86032

Uzmanlar, çay ya da kahveyi çok sıcak tüketmenin sanıldığından daha büyük sağlık riskleri taşıdığına dikkat çekiyor. Son araştırmalara göre, yüksek sıcaklıkta içilen bu içecekler, yemek borusundaki hücrelere zarar vererek kanser oluşumuna zemin hazırlayabiliyor. Dahası, bu risk tüketilen her sıcak bardakta katlanarak artıyor.

The post Kanser riskini 5 kat birden artırıyor: İçecekleri böyle sakın içmeyin! appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Türkiye’de çay ve kahve, günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası. Fakat uzmanlar, bu içeceklerin çok sıcak tüketilmesinin ciddi sağlık risklerine yol açabileceği konusunda uyarıyor. Araştırmalara göre, ağzı yakacak derecede içilen sıcak içecekler, özellikle yemek borusu kanseri riskini ciddi şekilde artırıyor.

YEMEK BORUSU KANSERİNE DAVETİYE ÇIKARIYOR!

Birleşik Krallık Ulusal Kanser Enstitüsü tarafından yürütülen geniş kapsamlı bir çalışmada, çok sıcak çay veya kahve tüketimiyle özofagus skuamöz hücreli karsinom (yemek borusu kanseri) arasında doğrudan bir ilişki belirlendi.

Günde sekiz bardaktan fazla çok sıcak çay ya da kahve tüketen bireylerde, yemek borusu kanserinin (özofagus skuamöz hücreli karsinom) görülme riskinin 5,6 kat arttığı tespit edildi.

Araştırma kapsamında 500 binden fazla kişinin sağlık verileri analiz edildi. Elde edilen verilere göre:

-4 bardak çok sıcak içecek tüketimi: Risk 2,5 kat artıyor

-6 bardak: Risk 4,8 katına çıkıyor

-8 bardak ve üzeri: Risk 5,6 katına kadar yükseliyor

Üstelik içecek “çok sıcak” değil, sadece “sıcak” olsa bile, riskin 1,6 ila 2,5 kat arttığı tespit edildi.

65°C ÜZERİNDEKİLER KANSEROJEN ETKİLER TAŞIYOR

Uzmanlar, 65°C’nin üzerindeki sıcaklıktaki içeceklerin kanserojen etkiler taşıdığına dikkat çekiyor. Güvenli içme sıcaklığı aralığı 48–60°C olarak kabul ediliyor.

NE YAPMALIYIZ?

*Çay veya kahveyi kaynar halde değil, birkaç dakika soğumasını bekledikten sonra tüketin.

*Bardak sayısını sınırlamaya özen gösterin.

*Ağız ve boğazda rahatsızlık hissi yaratacak sıcaklıktaki içeceklerden kaçının.

The post Kanser riskini 5 kat birden artırıyor: İçecekleri böyle sakın içmeyin! appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/kanser-riskini-5-kat-birden-artiriyor-icecekleri-boyle-sakin-icmeyin.html/feed 0 86032
Şifre çözülüyor! Kanserde yapay zekâ detayı https://memur70.com/sifre-cozuluyor-kanserde-yapay-zeka-detayi.html https://memur70.com/sifre-cozuluyor-kanserde-yapay-zeka-detayi.html#respond Tue, 29 Apr 2025 11:00:28 +0000 https://memur70.com/?p=78484

Kanser oluşumunda genetik yatkınlığın önemine vurgu yapan uzmanlar, yapay zekâ destekli bireyselleştirilmiş erken teşhis yöntemlerinin geleceğine işaret etti.

The post Şifre çözülüyor! Kanserde yapay zekâ detayı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

23-27 Nisan tarihleri arasında Antalya’da düzenlenen 12.Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi’nde kanserle mücadelede genetik yatkınlıkların rolü ve yapay zekâ teknolojisinin gelecekte sağlık alanındaki yeri masaya yatırıldı. Uzmanlar, kişiye özel risk profili oluşturulmasının ve bireyselleştirilmiş takip programlarının hastalıkların erken tanısında kritik rol oynayacağını vurguladı.

“TÜM KANSERLERİN YÜZDE 10-15’İNDE HEREDİTER FAKTÖRLER VAR”

Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Nuri Karadurmuş, kanser oluşumunda genetik faktörlerin önemine dikkat çekerek, “Neden bir insan kanser olur? Tüm kanserlerin yüzde 10-15’inde herediter faktörler var” dedi.

Karadurmuş, özellikle meme, yumurtalık ve rahim kanserlerinde BRCA1 ve BRCA2 genleri gibi mutasyonların etkili olduğunu belirterek, “Bugün akıllı ilaçların yüzde 90’ı, bir biyobelirteç üzerinden hastaya özgü geliştiriliyor. DNA tamirat mekanizmasındaki bozukluklar kansere yol açarken, aynı zamanda hedefli tedavilerle bu hastalık baskı altına alınabiliyor” diye konuştu.

Akciğer kanserinde noktasal mutasyonlar, melanomda cilt kanserlerinde spesifik gen değişimleri ve bağırsak kanserlerinde çoklu mutasyonların etkili olduğunu kaydeden Prof. Dr. Karadurmuş, “Bu genetik değişiklikler her geçen gün reçetelenebilir yeni ilaçlar için fırsat oluşturuyor” dedi.

“BAZEN BİR İNSANIN DOĞDUĞU GÜN KANSERE YAKALANACAĞI BELLİDİR”

Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Karabulut ise kanser oluşumunda yalnızca genetik mirasın değil, çevresel ve yaşam tarzı faktörlerinin de etkili olduğunu söyledi.

“Bazen bir insanın doğduğu gün kansere yakalanacağı bellidir. Ancak bazen kanseri tek bir nedene bağlamak mümkün değildir. Halk arasında duyulan ‘şu kişi beni çok üzdü, kanser oldu’ gibi ifadelerin bilimsel bir karşılığı yoktur” diyen Karabulut, neden-sonuç ilişkisini doğru kurmanın tedavi başarısında kilit önemde olduğunu vurguladı.

“KİŞİYE ÖZEL İZLEM PROGRAMLARI İLE ERKEN TEŞHİS MÜMKÜN”

Karabulut, yapay zekâ teknolojisinin sağlık alanında sunduğu imkânlara da dikkat çekerek, “Yapay zekâ, aile soy ağaçlarını ve genetik verileri analiz ederek bireye özgü kanser risk profilleri oluşturabiliyor. Bu sadece genetik mutasyonları olan bireylerde değil, ailevi öyküsü bulunan ama genetik yatkınlığı olmayan bireylerde de uygulanabilecek. Gelecekte, kişiye özel izlem programları geliştirerek kanseri erken teşhis etmek mümkün olacak” dedi.

Karabulut, yapay zekânın risk tahmini yaparken gün, saat gibi net teşhis tarihi vermesinin ise henüz mümkün olmadığını, bu konudaki beklentilerin gerçekçi olması gerektiğini ifade etti.

“İNSAN VÜCUDUNA UYGULANDIĞINDA ÖLDÜRÜCÜ ETKİYE SAHİP”

Prof. Dr. Bülent Karabulut, kanser tedavisinde bilimsel dayanağı olmayan alternatif uygulamalara karşı da uyarıda bulundu. Karabulut, “Alternatif tıpta bazı bitkisel ürünler laboratuvar ortamında kanser hücresini öldürebilir. Ancak insan vücudunda aynı etkiyi göstermez ve ciddi yan etkilere yol açabilir. Örneğin zakkum bitkisi, laboratuvar ortamında kanser hücrelerini öldürebiliyor. Ancak bu doz, insan vücuduna uygulandığında öldürücü etkiye sahip oluyor. Bu nedenle yalnızca yarar değil, zarar verip vermediği de mutlaka araştırılmalıdır. Yapay zekâ, bu tür güvenlik verilerinin ayrıştırılmasında da önemli bir destek aracı olacak” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Karabulut ayrıca, gelecekte yapay zekâ ile kişiye özel yaşam tarzı önerilerinin daha net ve yönlendirici hale geleceğini de belirtti.

KAYNAK: İHA

The post Şifre çözülüyor! Kanserde yapay zekâ detayı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/sifre-cozuluyor-kanserde-yapay-zeka-detayi.html/feed 0 78484
Bilim insanlarından tarihe geçecek keşif: İşte, kanseri durdurabilecek o doğal madde! https://memur70.com/bilim-insanlarindan-tarihe-gececek-kesif-iste-kanseri-durdurabilecek-o-dogal-madde.html https://memur70.com/bilim-insanlarindan-tarihe-gececek-kesif-iste-kanseri-durdurabilecek-o-dogal-madde.html#respond Thu, 06 Mar 2025 10:00:11 +0000 https://memur70.com/?p=76096

Bilim insanları, kanser gibi hayati tehlike oluşturabilecek hastalıkların ilerlemesini durdurabilecek güçlü bir doğal bileşik keşfetti. Bu bileşik, bitkilerden elde edilen ve laboratuvar testlerinde önemli bir enzimi etkisiz hale getiren bir madde olarak dikkat çekiyor.

The post Bilim insanlarından tarihe geçecek keşif: İşte, kanseri durdurabilecek o doğal madde! appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Bilim insanları, bazı kanser türlerinin ve multipl skleroz (MS) gibi sinir hücrelerine zarar veren hastalıkların ilerlemesini durdurabilecek doğal bir bileşik keşfetti. Bitkilerden elde edilen bu madde, laboratuvar testlerinde önemli bir enzimi etkisiz hale getirdi. Şu an için tedavi edici özellikleri üzerine kapsamlı araştırmalar sürüyor.

KANSERİ DURDURABİLECEK DOĞAL MADDE KEŞFEDİLDİ!

Oregon Sağlık ve Bilim Üniversitesi (OHSU) tarafından yürütülen bu araştırma, Portland Üniversitesi’ndeki öğrencilerin yıllar süren çalışmaları sayesinde mümkün oldu.

Yapılan incelemelerde, bitkilerde bulunan sulfuretin adlı bir flavonoid bileşiğin, kanser ve MS ile ilişkili önemli bir enzimi etkisiz hale getirdiği belirlendi.

Bilim insanları, laboratuvar ortamında gerçekleştirdikleri deneylerde sulfuretin’in bu enzimin aktivitesini durdurduğunu gözlemledi. Şimdi, bu maddenin hayvanlar üzerinde test edilerek tedavi edici etkisinin, güvenliğinin ve olası yan etkilerinin incelenmesi planlanıyor.

HASTALIKLARA KARŞI UMUT VEREN KEŞİF!

Araştırmayı yürüten profesörlerden Larry Sherman, keşfedilen bu bileşiğin birçok farklı hastalığın tedavisinde kullanılabileceğini düşünüyor. Sulfuretin’in, hyaluronidaz adı verilen bir enzimin işleyişini engellediği tespit edildi. Bu enzim, vücuttaki hyaluronik asidi parçalayarak bazı hastalıklara neden olabiliyor.

Hyaluronik asidin parçalanması, sinir hücrelerini koruyan miyelin kılıfının onarımını geciktirebiliyor. Bu durum MS, felç, beyin hasarı ve bazı bunama türleriyle ilişkilendiriliyor. Aynı zamanda, kanserli hücrelerin kontrolsüz şekilde çoğalmasına da yol açabiliyor. Bilim insanları, sulfuretin’in bu süreci durdurabilecek potansiyele sahip olduğunu düşünüyor.

BİTKİLERDEN GELEN ŞİFA

Bu önemli keşif, Portland Üniversitesi’nde yürütülen uzun yıllar süren araştırmalar sonucunda ortaya çıktı. Kimya profesörü Angela Hoffman ve öğrencileri, bitkilerden elde ettikleri farklı bileşikleri tek tek inceleyerek, hastalıklara karşı etkili olanları belirlemeye çalıştı. Yıllar süren bu çalışmalar sonucunda sulfuretin’in en umut verici bileşiklerden biri olduğu anlaşıldı.

Bu araştırmaya katkıda bulunan bilim insanları, sulfuretin’in sadece kanser ve MS değil, Alzheimer gibi diğer nörodejeneratif hastalıklarda da fayda sağlayabileceğini düşünüyor. Şimdi yapılacak çalışmalarla, bu bileşiğin insan sağlığı üzerindeki etkileri daha detaylı bir şekilde araştırılacak.

The post Bilim insanlarından tarihe geçecek keşif: İşte, kanseri durdurabilecek o doğal madde! appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/bilim-insanlarindan-tarihe-gececek-kesif-iste-kanseri-durdurabilecek-o-dogal-madde.html/feed 0 76096
Sağlık Bakanlığı: 12 milyon 526 bin 591 kişi HPV-DNA testi ile tarandı https://memur70.com/saglik-bakanligi-12-milyon-526-bin-591-kisi-hpv-dna-testi-ile-tarandi.html https://memur70.com/saglik-bakanligi-12-milyon-526-bin-591-kisi-hpv-dna-testi-ile-tarandi.html#respond Sun, 02 Feb 2025 16:00:19 +0000 https://memur70.com/?p=75021

Sağlık Bakanlığı, rahim ağzı kanserine ilişkin hedef nüfusun yüzde 63,51'in (12 milyon 526 bin 591 kişi) HPV-DNA testi ile tarandığını açıkladı.

The post Sağlık Bakanlığı: 12 milyon 526 bin 591 kişi HPV-DNA testi ile tarandı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Sağlık Bakanlığı, rahim ağzı kanseri taramalarına ilişkin açıklama yaptı. Bakanlığın, ‘Sağlıklı Çözüm’ adlı sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, “Sağlık Bakanlığı ve uluslararası kurumların standartlarına göre rahim ağzı kanseri taramalarının, 30-65 yaş arası kadın nüfusa 5 yılda 1 defa yapılması önerilmektedir. TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) verilerine göre 85 milyon 372 bin 377 olan nüfusumuzdan 42 milyon 638 bin 306’sı kadın olup (hedef) 30-65 yaş arası kadın nüfusumuz 19 milyon 720 bin 817’dir. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğümüz, son 5 yılda HPV-DNA testi ile 30-65 yaş arası kadınlara yönelik 12 milyon 526 bin 591 kişiyi tarama yapmış olup, hedef nüfusun yüzde 63,51’i fiilen taranmıştır. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğümüz 2024 yılında ise ülke genelinde 3 milyon 527 bin 259 kişiyi taramış olup 2024 yılı toplam hedef nüfusunun yüzde 89,4’ü fiilen taranmıştır” denildi.

‘423 TARAMA MERKEZİNDE HİZMET VERİYORUZ’

Ayrıca Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün, 2014 yılında PAP-Smear testi ile yapılan taramaları bırakıp, duyarlılığı daha yüksek olan HPV- DNA testi taramalarına geçtiği vurgulandı. Türkiye’nin dünyada ulusal bazda HPV-DNA testi ile tarama programı başlatıp sürdürebilen nadir ülkeler arasında yer aldığı belirtilen açıklamada, “2025 Ocak ayı itibarıyla her ilde en az bir tane olmak üzere 423 kanser tarama merkezimizde vatandaşlarımıza hizmet veriyoruz. 423 kanser tarama merkezimizden 48’i mobil kanser tarama aracı olup kırsalda ve dezavantajlı gruplara tarama hizmeti sunuyoruz” ifadelerine yer verildi. 

KAYNAK: DHA

The post Sağlık Bakanlığı: 12 milyon 526 bin 591 kişi HPV-DNA testi ile tarandı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/saglik-bakanligi-12-milyon-526-bin-591-kisi-hpv-dna-testi-ile-tarandi.html/feed 0 75021
Ankaralı Turgut ölmeden önce ne söyledi? https://memur70.com/ankarali-turgut-olmeden-once-ne-soyledi.html https://memur70.com/ankarali-turgut-olmeden-once-ne-soyledi.html#respond Wed, 18 Dec 2024 13:25:29 +0000 https://memur70.com/?p=73723

Akciğer kanserinden dolayı tedavi gören ve bir süre önce entübe edilen 'Ankaralı Turgut' lakaplı şarkıcı Turgut Karataş, 61 yaşında hayatını kaybetti. Karataş Ortaköy Mezarlık Camisi'nde son yolculuğuna uğurlandı. SEVENLERİ YALNIZ BIRAKMADI Cenazeye ...

The post Ankaralı Turgut ölmeden önce ne söyledi? appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

61 yaşındaki ünlü şarkıcı Turgut Karataş, halk arasında “Ankaralı Turgut” olarak bilinen sanatçı, akciğer kanseri nedeniyle tedavi gördüğü Etlik Şehir Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Uzun süredir kanser tedavisi gören Karataş, hastalığının ilerlemesi sonucu yoğun bakıma alınmış ve entübe edilmişti. 15 Aralık 2024 tarihinde vefat eden sanatçının cenazesi, 16 Aralık 2024 tarihinde Mamak Ortaköy Mezarlık Camisi’nde düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurlandı.

Cenaze törenine, Karataş’ın ailesi ve yakınlarının yanı sıra Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, Bağımsız Ankara Milletvekili Adnan Beker, Mamak Belediye Başkanı Veli Gündüz Şahin ve birçok sanatçı katıldı. Törende, Ankaralı Turgut’un hayranları da onu yalnız bırakmadı.

Karataş’ın vefatından sonra, kızı Eylem Boran, babasının son isteğini dile getirdi. Eylem Boran, “Babam ölmeden önce dedi ki; ‘evlatlarım tabutumun üzerinden tutmasın, evlatlarımı mezara sokmayın. Hakkımı helal etmem, haram ederim.'” şeklinde konuştu. Bu açıklama, Ankaralı Turgut’un çocuklarıyla olan ilişkisini de gözler önüne serdi.

Ankaralı Turgut, yalnızca kızı Eylem ile görüşüyor ve diğer çocuklarıyla olan ilişkisini oldukça mesafeli tutuyordu. Karataş, diğer çocukları hakkında sert ifadeler kullanarak, “27 senedir benim paramla geçiniyorlar” demişti. Bu durum, ailenin içindeki gerilimleri ve sanatçının son dönemlerde yaşadığı zorlukları ortaya koydu.

Sanatçı, Türk müziğinde önemli bir figür olarak tanınıyordu ve özellikle Ankara oyun havalarının geniş kitlelere yayılmasında büyük rol oynamıştı. Televizyon dizileri ve programlarında da yer alarak geniş bir hayran kitlesine ulaşmıştı[1][2]. Ankaralı Turgut’un vefatı, sanat camiasında derin bir üzüntü yarattı ve sevenleri tarafından anıldı. Mamak Belediye Başkanı Veli Gündüz Şahin de sosyal medya üzerinden başsağlığı dileyerek “Mekanı cennet olsun” ifadesini kullandı.

The post Ankaralı Turgut ölmeden önce ne söyledi? appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/ankarali-turgut-olmeden-once-ne-soyledi.html/feed 0 73723
Aziz Sancar’ın çalışması insanlarda denenecek https://memur70.com/aziz-sancarin-calismasi-insanlarda-denenecek.html https://memur70.com/aziz-sancarin-calismasi-insanlarda-denenecek.html#respond Thu, 03 Oct 2024 12:00:26 +0000 https://memur70.com/?p=70877

Nobel ödüllü Türk bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar, "EdU" adlı molekül üzerine yaptıkları keşfin, özellikle beyin kanseri için potansiyel bir tedavi oluşturabilmesine ilişkin fare deneylerinin başarılı sonuçlar verdiğini duyurdu.

The post Aziz Sancar’ın çalışması insanlarda denenecek appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Sancar, “heyecan verici keşif” olarak tanımladığı çalışmasına ilişkin ilk açıklamayı, 17 Şubat 2022’de yaptı. Aradan geçen sürede laboratuvarında geniş kapsamlı çalışmalar yapan ve fareler üzerindeki deneylerini sürdüren Sancar, geldiği bilimsel aşamaya ilişkin açıklamalarda bulundu.

Nobel Ödülü verilen “hücrelerin hasarlı DNA’yı tamir ederek genetik bilgiyi nasıl koruduklarını moleküler düzeyde haritalayan” konu üzerine 10 yıl çalıştığını dile getiren Sancar, bu bilgi birikimiyle farklı alanlarda da araştırmalarını sürdürdüğünü anlattı.

Moleküler biyolojide en fazla kullanılan kimyasal maddelerden birinin EdU molekülü olduğunu aktaran Sancar, hücre kültürüne konulan EdU’nun hem normal hücreleri hem de kanser hücrelerini öldürdüğünün birkaç yıl önce bilim insanlarınca bulunduğunu ancak çalışmaların ilerletilemediğini dile getirdi.

Beyin tümörlerinin, ölüm nedenleri arasında 10’uncu sırada yer aldığını belirten Sancar, “kan-beyin” bariyerini geçemeyen mevcut kanser ilaçlarının bu kanser türüne etki etmede yetersiz kaldığını söyledi.

KAN BEYİM BARİYERİNİ GEÇİYOR

Kanserli hastaların büyük çoğunluğunda kullanılan “Cisplatin” adlı ilacın bu bariyerden geçemediğini ifade eden Sancar, EdU molekülünün ise sorun olmadan beyne girebildiğini belirterek, “Keşfimizde, ortaya koyduğumuz bileşen, beyne kolaylıkla giriyor ve kanser hücresini öldürüyor.” dedi.

Laboratuvar deneylerinin ardından fare deneylerine başladıkları bilgisini veren Sancar, bu süreci şöyle anlattı:

“Üniversitelerdeki sinirbilim bölümleriyle görüşerek insan beyin tümör parçasını alıp fare beyni dilimleri üzerine koyarak gerçekliğe benzeyen hücre boyu oluşturuldu. Fare beynine insan tümör hücreleri enjekte edildi ve EdU’nun beyin tümörlerine etkisine baktık. Farelerde, ilk etapta mevcut ilaç daha iyi etki gösterirken, 30-40 gün sonra EdU molekülünün daha iyi etki ettiğini, bunun yüzde 25’lere ulaştığını gördük. Mevcut ilaçlarla kombine edildiğinde ise sonuçlar daha iyi geldi.”

Toksisitesi ve hızlı bölünen hücrelere yönelik seçiciliği göz önüne alındığında, EdU’nun kanser tedavisinde kullanma olasılığının ortaya çıktığını bildiren Sancar, şunları kaydetti:

“EdU’nun özellikleri, onu etkili bir beyin kanseri ilacının temeli haline getirebilir. EdU, hızlı bölünen kanserli beyin hücrelerini öldürebilirken, bölünmeyen sağlıklı beyin hücrelerini koruyabilir. Beyin kanserinde EdU, hayvanlarda çalışıyor, insanlarda kullanılabilmesi için iki yıl boyunca klinik deneylerde yan etkilerini araştırmamız gerekiyor. Bu süre boyunca EdU molekülünün insanlardaki yan etkisine odaklanmamız gerekecek. DNA onarımıyla ilgili bu yeni metodu, Türkiye’ye de aktarmak için de çabalıyorum.”

The post Aziz Sancar’ın çalışması insanlarda denenecek appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/aziz-sancarin-calismasi-insanlarda-denenecek.html/feed 0 70877
Kanser türlerinin ortak belirtisi çıktı! Kadınlar daha çok hissediyor https://memur70.com/kanser-turlerinin-ortak-belirtisi-cikti-kadinlar-daha-cok-hissediyor.html https://memur70.com/kanser-turlerinin-ortak-belirtisi-cikti-kadinlar-daha-cok-hissediyor.html#respond Mon, 15 Jul 2024 13:00:08 +0000 https://memur70.com/?p=67688

Kanserin erken evrelerde tespit edilmesi tedavi sürecini kolaylaştıran bir unsur olarak biliniyor. BMC Palliative Care dergisinde yayımlanan bir araştırmada bu görüşü destekleyen sonuçlar ortaya çıktı.

The post Kanser türlerinin ortak belirtisi çıktı! Kadınlar daha çok hissediyor appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Kanserin başlangıç aşamasında tespit edilmesi, tedavi sürecini kolaylaştırdığı için erken dönem belirtileri dikkat çekiyor. BMC Palliative Care dergisinde yayımlanan bir araştırmada bu konu ele alındı ve elde edilen sonuçlar, bu görüşü destekliyor.

Yapılan araştırmada, palyatif bakım ünitesindeki hastaların en yaygın ve şiddetli semptomlarını belirlemek amacıyla bir hasta grubu incelendi. Bu çalışma, ilerlemiş kanser hastalarının semptom şiddetini değerlendirmek ve semptomların iyileşmesiyle ilişkili faktörleri araştırmak için yapıldı.

Cancer Research UK’ye göre, palyatif tedavinin amacı semptomları hafifletmek ve yaşam kalitesini artırmaktır. Ağrı veya rahatsız edici diğer semptomlar varsa, hastalığın herhangi bir aşamasında palyatif tedavi kullanılabilir.

Hayır kurumu, “İlerlemiş kanserde palyatif tedavi, tedavi edilemese bile birinin daha uzun ve daha rahat yaşamasına yardımcı olabilir” açıklamasında bulundu.

Çalışma, 2004 yılının Ekim ayından 2009 yılının Aralık ayına kadar Tayvan’da bir palyatif bakım ünitesinde gerçekleştirildi. Semptom yoğunluğu “Belirti Bildirim Formu” ile sıfırdan dörde kadar derecelendirildi (sıfır hiç yok, dört aşırı derecede var).

Bu değerlendirmeler palyatif bakım ünitesinde birinci, üçüncü, beşinci ve yedinci günlerde yapıldı. Çalışma verileri rutin klinik kayıtlar ve hastaların demografik bilgilerini de içeriyordu.

BELİRTİLER ERKEN EVRELERDE DE ÇIKABİLİYOR

824 ileri kanser hastası arasında ağrı, iştahsızlık ve kabızlık en yaygın ve şiddetli semptomlar olarak belirlendi. Bu semptomların hastalığın erken evrelerinde de ortaya çıkabileceğini bilmek büyük önem taşıyor. Katılımcıların yaşının da semptomların ciddiyeti üzerinde etkili olduğu belirlendi.

KADIN HASTALARDA BELİRTİLER DAHA YÜKSEK PUANLI

65 yaş ve üstü hastalar, ağrı, uyku bozukluğu, depresyon ve anksiyete ölçeklerinde 65 yaşın altındakilere göre anlamlı derecede daha düşük puanlar aldı. Ayrıca kadın hastalar kusma, iştahsızlık, ödem (şişme), depresyon ve anksiyete ölçeklerinde erkek hastalara göre daha yüksek puanlar aldı.

ÇEVRE DESTEĞİ ÖNEMLİ

İlerlemiş kansere karşı birçok farklı tepki ve duygu yaşamak yaygındır. Şok hissedebilir, anlamakta zorluk çekebilir ve gelecek hakkında korkmuş veya kızgın hissedebilirsiniz. Macmillan Cancer Support’a göre, bu duyguları zamanla yönetmek genellikle daha kolay hale gelir ve kararlar verilmeye, planlar yapılmaya başlanır.

Hayır kurumu, “İlerlemiş kanserle uğraşırken çevre, aile ve arkadaşlar önemli bir destek kaynağı olabilir” dedi ve son olarak şu sözlere yer verildi:

“Aileniz ve arkadaşlarınız, hastalığınız ve tedaviniz hakkında ne kadar konuşmak istediğinizden emin olmayabilir. Bu konuda konuşmanızı bekliyor olabilirler.”

KAYNAK: SABAH

The post Kanser türlerinin ortak belirtisi çıktı! Kadınlar daha çok hissediyor appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/kanser-turlerinin-ortak-belirtisi-cikti-kadinlar-daha-cok-hissediyor.html/feed 0 67688
Kemoterapinin kıyısından döndü: 100 binde 5 kişide görülüyor https://memur70.com/kemoterapinin-kiyisindan-dondu-100-binde-5-kiside-goruluyor.html https://memur70.com/kemoterapinin-kiyisindan-dondu-100-binde-5-kiside-goruluyor.html#respond Sun, 14 Jul 2024 16:00:22 +0000 https://memur70.com/?p=67652

İstanbul'da yaşayan Şükran Ayalp, ilk teşhislerde pankreas kanseri gibi görülen "Otoimmün pankreatit” hastalığına yakalandı. Yüz binde 5 kişide görülen hastalığa yakalanan Ayalp, kemoterapinin kıyısından döndü.

The post Kemoterapinin kıyısından döndü: 100 binde 5 kişide görülüyor appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

İstanbul’da yaşayan Şükran Ayalp isimli kadın, midesinde dolgunluk, ani kilo kaybı, iştahsızlık gibi şikayetlerle hastaneye gitti. Ayalp’ın ilk sonuçları pankreas kanserini işaret etti ancak Otoimmün pankreatit” olduğu çok geç olmadan anlaşıldı. Yüz binde 5 kişide görülen hastalık hakkında Prof. Dr. Özdil açıklamalarda bulundu.

Ani kilo kaybı, iştahsızlık gibi şikayetlerle Biruni Üniversite Hastanesi’ne başvuran Ayalp’in pankreasında kitle olduğu tespit edildi. Kitle, ilk tetkiklerde pankreas kanseri gibi görülse de durumdan şüphelenen Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Kamil Özdil, yeniden biyopsi istedi. Tetkikleri değerlendiren Özdil, Şükran Ayalp’in aslında kanser olmadığını fark etti ve kanser kitlesine çok benzeyen, yüz binde 5 kişide görülen “Otoimmün pankreatit” hastalığı teşhisini koydu. 55 yaşındaki kadın hasta ilaçla tedavi altına alınırken kitlede küçülme tespit edildi.

KİTLE KANSERE İŞARET EDİYORDU

Teşhis ve tedavi sürecini anlatan Prof. Dr. Kamil Özdil, “Ayrıntılı tetkikler ve görüntülemelerde hastanın pankreasında 5 cm civarında bir kitle tespit ettik. Radyolojik görüntülere göre kitle oradaki damarlara tutunmuş olduğu için ameliyat aşamasını da geçmiş olan bir pankreas kitlesiydi, tamamen kanser görünümüne sahipti. Bunu üzerine kemoterapi alabilmesi için EUS (endoskopik ultrasonografi) dediğimiz yöntemle pankreastan biyopsi aldık. Biyopside kötü hastalığı çağrıştıran hücre saptayamadık. Bundan emin olmak için bir kez daha biyopsi alıp başka bir merkezde de bunu değerlendirdik. Tüm bulguları üst üste topladığımız zaman hastada kanser görünümünde ortaya çıkan ama kanser olmayan, ottiomun pankreatit denilen hastalığı tespit ettik” dedi.

BİYOPSİ AVANTAJ OLDU

Başlanan tedavi ile kitlenin neredeyse tamamının kaybolduğunu belirten Prof. Dr. Özdil, birçok vakada ancak ameliyat aşamasında ottiomun pankreatit tanısının koyulabildiğini ifade ederek, “Hasta, bu hastalığın tespit edilememesi nedeniyle aslında ameliyat gereksinimi olmadığı halde ameliyata alınabilmekte. EUS’la yapılan biyopsi ile tanının tam netleşmiş olması, bu hasta için bir avantaj oldu. Hasta, kemoterapi veya ameliyat gereksinimi olmadan tedavi görmüş oldu” şeklinde konuştu.

Her kitlenin kötü huylu tümör olmayacağını, bunun çok dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Kamil Özdil, sözlerini şöyle noktaladı:
“Otoimmün pankreatit nadir görülen bir hastalık. 100 binde 5 ila 3 civarında görülme oranı mevcut. Her gördüğümüz kitle kanser olmayabilir. Onun için hastayı iyi değerlendirdikten sonra ona uygun testleri yapıp gerekiyorsa mutlaka biyopsi alıp değerlendirilmeli. Bu vakada da gördüğümüz gibi nadir de olsa birey için hayatın akışını değiştirebiliyor.”

İKİ DEFA BİYOPSİ YAPILDI

Gittiği başka bir merkezde de kitlenin pankreas kanseri olarak değerlendirilmesi üzerine zor günler yaşayan Şükran Ayalp, “Kamil hocanın bilim ahlakı bizi doğru yola götürdü. Ona çok teşekkür ediyorum. Hastalığımın üzerinde tekrar durdu. ‘Bunun ne olduğunu bilmemiz gerekir ki tedaviyi ona göre yapalım’ dedi. Onun üzerine ikinci bir biyopsi daha yapıldı ve neticede kanser olmadığı anlaşıldı. Gereksiz yere ameliyat olmadan ya da kemoterapi almadan, otoimmün pankreatit adı verilen hastalık olması sebebiyle tedavinin steroidler üzerinden yapılacağı ortaya çıktı” diye konuştu.

‘DİBE GİTTİM, TEKRAR YUKARI ÇIKTIM’

Kısa sürede yaşadığı karmaşık duyguları da anlatan Ayalp, “Dibe gittim, tekrar yukarı çıktım. İlk kanser ihtimalinde ölümü çok düşündüm ama sağ olsun eşim bana çok destek oldu, ilgisini gösterdi. O beni biraz daha güçlü tutmaya çalıştı. Şimdi soru işaretlerim var ama hayata olumlu bakıyorum” dedi.

Tedavisi bir aydır devam eden Şükran Ayalp’in durumu hızla iyiye gidiyor.

KAYNAK: İHA

The post Kemoterapinin kıyısından döndü: 100 binde 5 kişide görülüyor appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/kemoterapinin-kiyisindan-dondu-100-binde-5-kiside-goruluyor.html/feed 0 67652
Kozmetik ürünlerde büyük tehlike! Deneylerin ardından ‘talk’ çıktı https://memur70.com/kozmetik-urunlerde-buyuk-tehlike-deneylerin-ardindan-talk-cikti.html https://memur70.com/kozmetik-urunlerde-buyuk-tehlike-deneylerin-ardindan-talk-cikti.html#respond Tue, 09 Jul 2024 19:00:09 +0000 https://memur70.com/?p=67455

IARC, kozmetik ürünlerde yer alan talk mineralinin "insanlarda kansere sebebiyet verebilen muhtemel kanserojen" olarak sınıflandırıldığını açıkladı.

The post Kozmetik ürünlerde büyük tehlike! Deneylerin ardından ‘talk’ çıktı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Dünya Sağlık Örgütü’ne bağlı Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı’ndan (IARC) yapılan açıklamada, 29 araştırmacının kozmetik ürünlerde bulunan “talk” hakkındaki bilimsel araştırmaları incelediği belirtildi.

Açıklamada, insanların madenlerde ve kağıt endüstrisinde çalışarak veya kozmetik ürünlerin kullanımıyla “talk” mineraline maruz kaldığı aktarılırken, “perineal bölgede” talk barındıran vücut pudrası kullandığını bildiren kadınlarda yumurtalık kanseri vakalarında sürekli artış olduğu vurgulandı.

DENEY SONUÇLARINDAN KANSER ÇIKTI

Asbest minerallerinin yakınında doğal olarak bulunan “talk”ın “2A Grubu (muhtemel)” kanserojen madde olarak sınıflandırıldığı açıklamada, mineralin denek hayvanlarında kansere neden olması hakkında “yeterli kanıt” bulunduğuna dikkati çekildi. Açıklamada, incelenen bilimsel makalelerdeki bulguların “talk”a maruz bırakılan dişi farelerde kötü huylu, erkek farelerde ise hem iyi hem de kötü huylu tümörlere rastlandığını ortaya koyduğu belirtildi.

IARC’ın söz konusu bulgularına “The Lancet Oncology” adlı dergide yayımlanan makalede yer verildi.

ABD’li kozmetik ve hijyenik ürünler üreticisi Johnson & Johnson şirketi 12 Haziran’da, bebek pudrası ve talk bazlı diğer ürünlerinin kansere neden olduğu iddiasıyla 42 eyalet ile başkent Washington tarafından yürütülen soruşturmaları çözüme kavuşturmak için 700 milyon dolar ödemeyi kabul etmişti.

KAYNAK: AA

The post Kozmetik ürünlerde büyük tehlike! Deneylerin ardından ‘talk’ çıktı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/kozmetik-urunlerde-buyuk-tehlike-deneylerin-ardindan-talk-cikti.html/feed 0 67455
Mobil kanser tarama tırı köy köy geziyor https://memur70.com/mobil-kanser-tarama-tiri-koy-koy-geziyor.html https://memur70.com/mobil-kanser-tarama-tiri-koy-koy-geziyor.html#respond Thu, 09 May 2024 13:00:19 +0000 https://memur70.com/?p=65061

Mobil kanser tarama tırı ile Düzce'nin dört bir yanına ulaşılarak vatandaşlara tarama yapılıyor.

The post Mobil kanser tarama tırı köy köy geziyor appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>

Düzce Sağlık Müdürlüğü bünyesindeki mobil kanser tarama tırı geçen yıldan bu yana hizmete devam ediyor. 

Kanser tedavilerinde erken teşhis kritik bir öneme sahip. Düzce’de Sağlık Müdürlüğü’nün kanser taramalarını yaygınlaştırmak ve daha fazla kişiye ulaşmak amacıyla uygulamaya koyduğu mobil kanser tarama tırı şehrin her yanına ulaşarak vatandaşlara tarama yapıyor. 

Düzce’nin Çilimli ilçesinde mobil kanser taraması yapan ekipler yaş gruplarına göre ayrı tarama türleri yapıyor. 40-69 yaş arası kadınlara meme kanseri, 30-65 yaş arası kadınlara rahim ağzı kanseri, 50-70 yaş arası kadınlara da bağırsak kanseri taramalarını ücretsiz olarak gerçekleştiriliyor. Kanser taramalarının yanı sıra kadınlara kanserin, erken teşhis edildiğinde önlenebilir bir hastalık olduğu konusunda eğitimler veriliyor.

KAYNAK: İHA

The post Mobil kanser tarama tırı köy köy geziyor appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

]]>
https://memur70.com/mobil-kanser-tarama-tiri-koy-koy-geziyor.html/feed 0 65061