Örgütün Cenevre’deki merkezinde basın toplantısı düzenleyen DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, maymun çiçeği ve Kovid-19 virüslerine dair son gelişmeleri paylaştı.

Ghebreyesus, maymun çiçeğinin endemik olmadığı 30 ülkeden DSÖ’ye gönderilen 550 vakayı doğruladıklarını belirterek “İncelemeler sürüyor fakat virüsün kısa zamanda birçok ülkede görülmesi, tespit edilememiş bir yayılmaya işaret ediyor.” dedi.

Vakaların çoğunu eşcinsel ilişkide bulunan erkeklerin oluşturduğunu yineleyen Ghebreyesus, “Yaftalamalara karşı hep birlikte mücadele etmeliyiz çünkü böyle bir yaklaşım, virüs bulaşan kişilerin tedavisini önlemenin yanı sıra virüsün durdurulmasını zorlaştıracaktır.” şeklinde konuştu.

Ghebreyesus, daha fazla maymun çiçeği vakasının beklendiğini vurgulayarak, DSÖ üyesi ülkelere, “maymun çiçeği bulaşma riski en yüksek gruplara doğru bilgi sağlama”, “risk grupları arasında virüsün yayılımını önleme”, “virüse karşı sahada görev yapan sağlık çalışanlarını koruma” ve “virüse dair incelemeleri ilerletme” çağrısında bulundu.

BAZI BÖLGELERDE KOVİD-19 VAKA VE ÖLÜMLERİ ARTIYOR

Kovid-19 salgınının ise küresel alanda düşüşünün sürdüğü, buna karşın bazı bölgelerde vaka ve ölüm artışlarının görüldüğünü belirten Ghebreyesus, “Amerikalar Bölgesi’nde vaka ve ölümler artıyor. Aynı zamanda Batı Pasifik ve Afrika bölgelerinde de ölümlerde artış var.” bilgisini paylaştı.

Ghebreyesus, Kovid-19 salgınının bitmediğini yineleyerek, ülkelere test ve genom dizilemeyi sürdürme, virüsün nerede yayıldığına dair DSÖ’ye net bilgi verme ve sağlık çalışanları başta olmak üzere risk grubundaki kişileri aşılama tavsiyesi yaptı.

 UKRAYNA’DA SAĞLIK MERKEZLERİNE 269 SALDIRI YAPILDI

Öte yandan Rusya ile savaşın sürdüğü Ukrayna’ya DSÖ’nün tıbbi yardımlarını sürdürdüğünü kaydeden Ghebreyesus, ülkede savaşın başladığı 24 Şubat’tan bu yana çatışmadan etkilenen bölgelere 515 ton tıbbi yardım yapıldığını aktardı.

DSÖ Genel Direktörü, savaşın başlamasından bu yana Rusya’nın Ukrayna’daki sağlık merkezlerine 269 saldırı gerçekleştirdiği, bu saldırılarda 76 sivilin hayatını kaybettiğini açıkladı.

The post DSÖ, dünyadaki maymun çiçeği vaka sayısını açıkladı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

 DSÖ uzmanları, korona virüse karşı geliştirilen aşıların tekrarlanmasıyla uygulanan güçlendirici dozların virüse ve mutasyonlara karşı koruma sağlama noktasında etkili bir strateji olmadığını dile getirdi. Uzmanlar, virüsün yayılmasını önlemek için daha iyi koruma sağlayan yeni aşıların bulunması gerektiğine dikkat çekti. DSÖ Covid-19 Aşı Bileşimi Teknik Danışma Grubu (TAG-Co-VAC) tarafından salı günü yayınlanan bildiride, “Covid-19 aşı bileşiminin tekrarlanan takviye dozlarına dayalı bir aşı stratejisinin uygun veya sürdürülebilir olması pek olası değildir” denildi.

DSÖ YENİ AŞI GELİŞTİRİLMESİNDEN YANA

DSÖ’de Covid-19 aşılarının etkililiğini değerlendirmek için çalışan uzman grubu, en başta insanların virüse yakalanmasını önleyen, Covid-19’a yakalanan kişileri ise ciddi şekilde hastalanmaya karşı koruyabilen yeni aşıların geliştirilmesi çağrısında bulundu. Danışma grubu yaptığı açıklamada, “Ağır hastalık ve ölümün önlenmesinin yanı sıra enfeksiyon ve bulaşmanın önlenmesinde yüksek etkisi olan Covid-19 aşılarının geliştirilmesine ihtiyaç var. Bu, virüsün yayılımını ve geniş kapsamlı halk sağlığı önlemlerine olan ihtiyacı azaltmaya yardımcı olacaktır” dedi.
Danışma grubu ayrıca, “Aşı geliştiricilerinin art arda yapılan hatırlatıcı dozlara olan ihtiyacı azaltmak için geniş, güçlü ve uzun süreli bağışıklık tepkilerini ortaya çıkaran aşılar geliştirmeye çalışması gerekiyor” dedi.
Yapılan açıklamada, yeni aşılar bulunana kadar mevcut Covid-19 aşılarının bileşiminin de güncellenmesi gerekebileceği belirtildi.

PFİZER’DEN YENİ AŞI ÖNERİSİ

İlk Covid-19 aşısını bulan Pfizer, bu haftanın başlarında özellikle Omicron mutasyonunu hedefleyen yeni bir Covid-19 aşısına ihtiyaç duyulacağını ve bunun mart ayına kadar geliştirilip piyasaya sürülebileceğini bildirdi. Pfizer’in CEO’su Albert Bourla, Covid-19 aşısını geliştiren BioNTech ile hem Omicron mutasyonu hem de daha hızlı yayılan mutasyonları hedef alan bir aşı üzerinde çalışıldığını söyledi.

AVRUPA NÜFUSUNUN YARISI OMİCRON’A YAKALANACAK

DSÖ Avrupa Direktörü Hans Kluge, Omicron enfeksiyonlarının “gelgit dalgası” nedeniyle önümüzdeki 2 ay içinde Avrupa nüfusunun yarısından fazlasının enfekte olma riski ile karşı karşıya olduğunu söyledi. Kluge, Avrupa’da yalnızca 2022’nin ilk haftasında 7 milyondan fazla yeni vaka kaydedildiğini ve her hafta nüfusun yüzde 1’inden fazlasının Covid-19’a yakalandığını ifade ederek, “Bu oranlarla bölgedeki nüfusun yüzde 50’sinden fazlası önümüzdeki 6 ila 8 hafta içinde Omicron ile enfekte olacak” dedi.

The post DSÖ’den hatırlatıcı dozla ilgili “Sürdürülebilir strateji değil” çıkışı appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ) Türkiye Ofisi, bir haber sitesinde dünyadaki ve Türkiye’deki son Kovid-19 durumu hakkında yapılan röportajın birtakım basın yayın organlarınca yanlış yorumlandığını bildirdi.

DSÖ Türkiye Ofisi’nin toplumsal medya hesaplarından yapılan açıklamada, DSÖ Türkiye tarafından 4 Aralık Cuma günü DW Türkçe ile dünyadaki ve Türkiye’deki son Kovid-19 durumu hakkında bir röportaj yapıldığı aktarıldı.

Yazının bugün DW Türkçe tarafından yayınlandığı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Medyaya profesyonellikleri ve medyanın toplum farkındalığını artırmadaki savunuculuk rolü için teşekkür ederiz. Lakin maalesef birtakım medya kuruluşlarının DW Türkçe röportajında yaptığımız kimi açıklamaları yanlış yorumladıklarını fark ettik. Açık ve dengeli bağlantı, toplumun faydasına yönelik olması ve tüm paydaşlar tarafından delile dayalı siyaset geliştirme ve karar alma için son derece kıymetlidir. DW Türkçe ile yaptığımız röportajın bir kısmını tekrar açıklık getirmek ismine paylaşıyoruz.

1. Kovid-19’a ait şimdiki durumu kıymetlendirebilir misiniz?

Dünya genelinde durum, epey endişelendirici. Zira hadiseler artıyor ve kışın gelmesi, insanların daha çok kapalı alanlarda vakit geçirmesiyle daha da artacak. Maske kullanımı ve öteki fizikî aralık önlemleri sayesinde Türkiye’de durum, Avrupa ülkelerindeki ya da ABD’deki kadar makûs değil. Mesela dün bir alışveriş merkezine girerken denetim yaptılar ve HES kodu olmadan kimseyi içeri almadılar. Aşıların gelişi yakın görünse de maske kullanmaya, toplumsal arayı müdafaaya, şahsî hijyene ve hastayken meskende kalmaya devam etmemiz gerekecek. Dediğin üzere, Türkiye’de durum, Avrupa yahut dünyanın geri kalanındaki üzere makûs olmasa da yayılmanın azaltılması için hepimizin sorumluluk alması gerekiyor, hem halkın hem de yetkililerin. Aksi takdirde, ABD’de olduğu üzere sıhhat sistemini zora sokma ihtimalimiz var. Pandeminin denetim altına alınması için herkesin üstüne düşen rolü oynaması gerekiyor.

2. Bildiğiniz üzere Türkiye’de geçen haftaya kadar Kovid-19 müspetleri, hadise ve hasta olarak ikiye ayrılıyordu. Bugün, Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca 6 bin yeni hasta olduğunu bildirdi. Sıhhat Bakanlığı günde yaklaşık 30 bin Kovid-19 olumlu olayı olduğunu bildiriyor. Bu hakikat bir yaklaşım mıydı sizce? Hangisi yaklaşım daha yanlışsız?

Sayın Bakan Koca, halkla paylaşılmayan hiçbir şeyin dışarıyla da paylaşılmadığını belirtmişti. Yani, o periyottaki sayılar bilinmiyordu. Fakat, şu anki uygulama yanlışsız olan uygulamadır. DSÖ, tüm üye devletlerden semptomatik yahut asemptomatik, tüm olumlu hadiseleri bildirmesini istiyor. ABD Hastalık Tedbire ve Denetim Merkezi, 8 müspet hadiseden sadece birinin belirti gösterdiğini, başka hadiselerin gözden kaçtığını ve bu yüzden enfeksiyonun sessiz sedasız yayıldığını bildirdi. Türkiye’de en azından asemptomatik olaylar da biliniyor ve izolasyona ve karantinaya alınıyor. Yani, asemptomatik hadiselerin da bir kısmı tespit edilerek yayılma azaltılıyor. Öteki ülkelerin bunu yapmaması halinde yayılma, öteki ülkelerde devam edecek.

3. Uzmanlar, Türkiye’nin olay sayıları konusunda şeffaf olmadığını belirtiyor. Türkiye’nin Kovid-19 idaresi konusunda sizin fikriniz nedir? DSÖ ve Türkiye ortasındaki irtibat nasıl ve DSÖ, Türkiye’deki gerçek tablodan haberdar mıydı?

Türkiye, pandemiyi birinci günden beri çok güzel bir biçimde yönetiyor. Artık, öteki ülkelere kıyasla düzgün durumdayız. Fakat azaltım önlemlerine bağlılığımızı sürdürmeliyiz. Sıhhat çalışanları, bizim kahramanlarımız. Yatak ve hastane kapasiteleri artırıldı ancak insan kaynağı kapasitesinin kıymetli ölçüde artırılması, aylar yıllar alıyor. Kahraman sıhhat çalışanlarımız için herkesin sorumlulukla hareket etmesi gerekiyor. Türkiye ve Sıhhat Bakanlığı ile çok güçlü bir münasebetimiz var. Bölge Yöneticimizin son 6 ay içerisinde Türkiye’yi iki defa ziyaret etmiş olması, iki kurum ortasındaki ikili ilgilerin ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor.

4. Fahrettin Koca, Türkiye’nin Çin aşısından sipariş verdiğini söyledi fakat sıhhat uzmanları, bu aşının güvenilirliği konusunda telaşlı. DSÖ, bu güvenilirliği teyit edebiliyor mu?

DSÖ’nün bir aşıyı, tedaviyi yahut tanıyı teyit etme üzere bir vazifesi bulunmuyor. Bizim vazifemiz, delilleri paylaşmak ve rehberlik sunmak. Her ülkenin bağımsız bir düzenleyici kuruluşu var. Aşıların onaylanması yahut onaylanmaması, bilhassa de acil durumlarda, bu kuruluşların takdirine kalmış. Kovid-19 pandemisi nedeniyle birçok ülkedeki düzenleyici kuruluş, aşı, tedavi ve testlere acil kullanım müsaadesi verdi. DSÖ COVAX kapsamındaki aşı üreticileri, dataları hem DSÖ hem de diğerleriyle paylaşıyor. Çin aşısı için ikinci faz bilgilerini aldık lakin üçüncü faz datalarını şimdi almadık. Bununla birlikte, Çin aşısında uzun yıllardır kullanımda olan ve muteber bir usul olan PH inaktif virüs sisteminden yararlanılıyor.

5. Eklemek istediğiniz rastgele bir şey var mıydı?

Aşıların kullanımı yakın olsa da herkesin aşıya erişmesi, aylar sürebilir. Ayrıyeten, aşı tek başına hayat kurtarmaz, aşılama hayat kurtarır. Türkiye de aşı dağıtım ve tahsis planını hazırlamış ve DSÖ rehberi doğrultusunda öncelik verilecek nüfus kümelerini belirlemiştir. Ancak tekrar de herkesin aşılanması aylar sürecek. Maske kullanımı, toplumsal aranın korunması, el hijyeninin sağlanması ve hastayken meskende kalınması konusunda birlikte çalışmalı ve aşının nüfus genelinde kabul görmesi için gereken bildirisi yaymalıyız.”

The post DSÖ Türkiye Ofisi’nden Kovid-19 röportajına ilişkin açıklama appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

ABD’li ilaç şirketi Gilead, Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) Covid-19 ilacı remdesivirin hastaneye yatırılan hastalara yardımcı olmadığı sonucuna varan  raporunun bulgularını sorguladı.

Şirket tarafından Reuters’a yapılan açıklamada DSÖ raporunun verilerinin tutarsız olduğu  ve erken aşama testlerin sonuçlarına dayandığı belirtildi. Gilead ayrıca remdesivi ilacının kritik hastalardaki sonuçlarının dünyadanın pek çok yerinde bağımsız araştırmacılar tarafından gerçekleştirilen klinik çalışmalarla doğrulandığını vurguladı.

ETKİSİ KANITLANAN İLAÇLARIN BAŞINI ÇEKİYOR

ABD Başkanı Donald Trump’ın corona virüs tedavisinde de kullanılan remdevisir, stereoid ilacı deksametazon ile birlikte henüz bir aşının bulunmadığı pandemiye karşı etkisi kanıtlanan ilaçların başını çekiyor. Ebolaya karşı üretilen ilaca ilişkin ABD ve İngiltere’de yapılan  ABD’de ilaçla ilgili yapılan klinik çalışmalarda ağır Covid-19 hastalarının oksijen desteğine ihtiyacı azalttığı ve hastanede kalma süresini 5 güne kadar kısaltmaya yardımcı olduğu görüldü. Söz konusu ilaç Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) tarafından Mayıs ayında acil kullanım onayı aldı.

ABD Başkanı Donald Trump’ın tedavisinde remdevisir, deksametazon ve Regeneron’un antikor kokteyli kullanıldı.

DSÖ: BULGULARIMIZ KESİN, ETKİSİ SINIRLI YA DA HİÇ ETKİSİ YOK

Ancak, DSÖ, dün yaptığı açıklamada Covid-19 hastalarını tedavi etmek için kullanılan ilaçların inceleniği ve “Solidarity” (Dayanışma) adı verdiği çalışmasında remdesivirin, 28 gün boyunca uygulanan tedavi kapsamında hastanede kalış süresi üzerinde çok az etkisi olduğu veya hiç etkisi olmadığı sonucuna vardığını açıkladı.

DSÖ çalışması 30’dan fazla ülkede 11 bin .266 yetişkin hastada gerçekleştirildi ve kuruluş  bulgularının kesin kanıtlara dayandığını söyledi.

Gilead ise,  bir plasebo ile karşılaştırılan bin 062 hasta dahil olmak üzere diğer remdesivir denemelerinin, tedavinin Covid-19  iyileşme süresini kısalttığını gösterdiğini söyledi.

DSÖ’nün çalışması henüz gözden geçirilmedi.

GILEAD: DSÖ’NÜN VERİLERİ TUTARSIZ, BAĞIMSIZ KURULUŞLAR İLACIN ETKİSİNİ KANITLADI

Reuters’e verdiği demeçte Gilead, “Ortaya çıkan DSÖ, verileri tutarsız görünüyor ve remdesivirin klinik yararını doğrulayan hakemli dergilerde yayınlanan çok sayıda randomize, kontrollü çalışmadan elde edilen daha sağlam kanıtlarla çelişiyor” ifadelerini kulllandı. Gilead ayrıca, DSÖ denemesinin, bölgeden bölgeye ve ilacı alan hastalar arasında nasıl yürütüldüğüne ilişkin farklılıklar dediği göz önünde bulundurulduğunda “kesin bulguların elde edilip edilemeyeceğinin net olmadığını” bildirdi.

DSÖ’NÜN RAPORUNA GÖRE REMDESİVİR DIŞINDAKİ İLAÇLAR DA İŞE YARAMIYOR

DSÖ’nin “Solidarity” raporu, ayrıca corona virüse karşı kullanılan hidroksiklorokin, anti-HIV ilaç kombinasyonu olan  lopinavir / ritonavir ve interferonu da değerlendirdi ve bunların da remdesivir gibi hastaların hayatta kalmasına veya hastaneden daha hızlı çıkmasına yardımcı olmak için çok fazla etkili olmadığı sonucuna vardı.

Diğer taraftan, DSÖ çalışmasının sonuçları henüz bilim insanları tarafından gözden ve ön baskı sunucusu medRxiv’ adlı bilimsel makale sitesine yüklendi.

NEM, corona virüsüN YAYILMASINDA ETKİLİ Mİ?

The post Remdesivir üreticisi Gilead’dan DSÖ’ye tepki appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus’un, DSÖ’nün İsviçre’nin Cenevre kentinde bulunan merkezinde, video konferans yöntemiyle DSÖ pandemi uzmanlarıyla toplantı düzenledi.

Örgüt tarafından koordine edilen Xovid-19 terapötiklerinin değerlendirildiği Dayanışma Denemesi’nin geçici sonuçlarına değinen Ghebreyesus, “Remdesivir” adlı antiviral ilaç, hidroksiklorokin ve AIDS tedavisinde kullanılan lopinavir/ritonavir bileşiminin, Covid-19 kaynaklı ölümler ve hastanede kalış süreleri üzerinde çok az etkisi olduğunu veya hiç etkisi olmadığının ortaya çıktığını belirtti.

Ghebreyesus, çıkan olumsuz sonuçlara rağmen DSÖ’nün mart ayında 30 ülkede bulunan toplam 500 hastanede yaklaşık 13 bin gönüllünün katılımıyla başlattığı Dayanışma Denemesi’nin devam edeceğini aktardı.

Dayanışma Denemesi her ay yaklaşık 2000 hastayı bünyesine kattığını ve monoklonal antikorlar ve yeni antiviraller dahil olmak üzere diğer tedavilere devam edeceğini belirten Ghebreyesus, “Şimdilik, kortikosteroid deksametazon, Covid-19’u şiddetli geçiren hastalarda etkili olduğu ortaya çıkan tek terapötiktir.” dedi.

“MEVSİMSEL GRİP VAKALARI VE ÖLÜMLERİ NORMALDEN DAHA AZDI”

Ghebreyesus, dünyada her yıl 3,5 milyona yakın şiddetli mevsimsel grip vakası ve 650 bin civarında da solunumla ilgili ölümler gerçekleştiğini anımsatarak, şöyle konuştu:

“Bu yıl, güney yarımkürede kış boyunca, Covid-19 için alınan önlemler nedeniyle mevsimsel grip vakaları ve ölümleri normalden daha azdı. Ancak aynı şeyin kuzey yarımküredeki grip mevsiminde de geçerli olacağını varsayamayız.”

DSÖ Genel Direktörü, ayrıca grip aşısı talebinin arzın üzerine çıkabileceği konusunda uyarıda bulundu.

FUTBOL MAÇLARI DEVAM ETMELİ Mİ?

Avrupa’da başlayan futbol ligleri ve bazı ülkelerde stadyumlara taraftar alınmasıyla ilgili soruya, DSÖ’nün Covid-19’a karşı mücadele ekibi lideri Maria Van Kerkhove cevapladı.

Kerkhove, “Spor müsabakalarının tekrar başlaması için herkesin istekli olduğunu düşünüyorum. Çünkü hepimiz sporu çok seviyoruz.” dedi.

Spor müsabakaları ve diğer toplu etkinliklerin her ülkenin içinde bulunduğu duruma göre değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Kerkhove, “Avrupa kıtasında günlük vaka sayılarında yüzde 80’lik bir artış gözlemliyoruz. Ama bu virüsün her ülkede eşit şekilde yayıldığı anlamına gelmiyor. Virüsün yoğun olduğu ‘popüler noktalar’ var.” diye konuştu.

Kerkhove, spor müsabakalarının devam edip etmeyeceğine her ülkenin elindeki verileri değerlendirerek, karar vermesi gerektiğini kaydetti.

The post DSÖ: Covid-19 tedavisinde tek etkili ilaç ‘Deksametazon’ appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.