Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı’nda, ‘İnsanlı Hava Platformları İmza Töreni’ gerçekleştirildi. Tören kapsamında; KAAN, HÜRJET, HÜRKUŞ-B ve GÖKBEY platformları için bir dizi yeni karar ve sipariş sözleşmeye bağlandı.

Törene; Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Savunma Sanayii Başkanı Prof.Dr. Haluk Görgün, Kuvvet Komutanları ile Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanları ve Emniyet Genel Müdürü katıldı.

KAAN İÇİN YENİ AŞAMA BAŞLADI

İmzalanan sözleşme ile KAAN savaş uçağının Faz-1 Aşama-1 faaliyetlerinin ardından gelen olan Faz-1 Aşama-2 faaliyetleri başlamış oldu. Faz-1 Aşama-1 kapsamında, 2018-2022 yılları arasında KAAN’ın ön dizayn faaliyetleri icra edildi.

Faz-1 Aşama-2 kapsamında ise 2022-2029 döneminde, MMU KAAN’ın detay tasarım ve kalifikasyon faaliyetleri gerçekleştirilecek. Bu doğrultuda KAAN; 2023 yılında hangardan çıkış yaptı. 2026 yılına kadar, 2 adet prototipin daha üretilmesi planlanıyor.

2028’DE 10 ADET TESLİM EDİLECEK

Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na teslim edilecek Blok-10 konfigürasyonunun ise 2029 yılına kadar geliştirilmesi hedefleniyor. Faz-2 kapsamında üretilecek 10 adet KAAN Blok-1 savaş uçağı, 2030-2033 yılları arasında Türk Hava Kuvvetleri’ne teslim edilmesi öngörülüyordu. Ancak Türk Hava Kuvvetleri tarafından açıklanan bu tarih, TUSAŞ tarafından 2028 olarak revize edildi.

2034-2040 yılları arasındaki Faz-3 kapsamında ise diğer KAAN bloklarının geliştirilmesi ve seri üretim faaliyetleri gerçekleştirilecek. Bu tarih de TUSAŞ tarafından 2030 olarak revize edildi.

The post KAAN için yeni aşama! Teslim tarihi öne çekildi appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Ankara’da Karayolu 5’inci Ulusal Kongresi ve Sergisi açılış törenine katıldı. Kongrede konuşan Bakan Uraloğlu, yük ve yolcu taşımacılığında aktarmasız ulaşım imkanı vermesi, güzergah seçiminde esneklik sağlaması gibi ana faydaları ile ön plana çıkan karayolları ve karayolu taşımacılığının gelişmiş ülkeler için hem uluslararası hem de yurtiçi taşımacılık faaliyetlerinde kilit bir rol oynadığını belirterek, “Ülkemizin dört bir yanında doğu-batı, kuzey-güney demeden ülkemizi baştanbaşa yüksek standartlı yol ağıyla kuşattık. 2002 yılında 6 bin 101 kilometre uzunluğundaki bölünmüş yol ağımızla sadece 6 ilimiz birbirine bağlıyken, 23 bin 182 kilometre yeni yol yaparak bölünmüş yol ağımızı toplamda 29 bin 283 kilometreye ulaştırdık. Bölünmüş yollarla 77 ilimizin birbiri ile bağlantısını sağladık. Bölünmüş yollar ülkemizin yol ağının yüzde 43’ünü oluşturmasına rağmen bütün yol ağımızda hareket eden trafiğin yüzde 83’üne hizmet vermektedir” diye konuştu.

”HAYATINI KAYBEDEN KİŞİ SAYISINDA YÜZDE 81’LİK BİR AZALMA SAĞLADIK”

Yine bölünmüş yol yatırımlarıyla trafik güvenliğini artırarak kazalardaki ölüm oranını düşürdüklerini ifade eden Uraloğlu, “100 milyon taşıt-km başına hayatını kaybeden kişi sayısında yüzde 81’lik bir azalma sağladık. Seyahat konforunu arttırdık, süresini kısalttık ve yollarımızdaki ortalama hızı 40 kilometreden 88 kilometreye çıkardık. Köprü yapım çalışmaları kapsamında 2002 yılında 311 kilometre olan toplam köprü uzunluğunu, yüzde 146 artış ile 765 kilometreye çıkardık. Tünel yapım çalışmaları kapsamında 675 kilometre uzunluğunda 405 adet tünel inşa ederek 2003 öncesi 50 kilometre olan tünel uzunluğumuzu 725 kilometreye yükselttik” dedi.

”TÜM ULAŞIM MODLARINDA TRAFİK GÜVENLİĞİNİ ARTTIRMAK ADINA AKILLI ULAŞIM SİSTEMLERİNİ YAYGINLAŞTIRIYORUZ”

Bakan Uraloğlu, bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan hızlı gelişmelerin toplumun ulaşım anlayışı ve tarzında yeni eğilimlerin ortaya çıkmasına da neden olduğunu ifade ederek, “Artık elektrikli akıllı araçları kullanmaya başladık. 2035’de her iki araçtan birinin elektrikli olacağını ve internet erişim bağlantılı araçların oranının yüzde 68 olacağını öngörüyoruz. Bu gerçekten hareketle tüm yatırımlarımızın odağına mobilite, dijitalleşme ve çevreye duyarlılığı yerleştiriyoruz. Tüm ulaşım modlarında seyahat sürelerini azaltmak, trafik güvenliğini arttırmak, mevcut yol kapasitelerini etkin kullanmak ve enerji verimliliği sağlayarak ülke ekonomisine katkı sağlamak için akıllı ulaşım sistemlerini yaygınlaştırıyoruz” açıklamasında bulundu.

”KARAYOLLARINDA 2 BİN 282 KİLOMETRE FİBER OPTİK KABLO UZUNLUĞUNU 6 BİN 631 KİLOMETREYE YÜKSELTECEĞİZ”

Yollarda beş aşamada fiber optik kablo haberleşme altyapısı tesis etmeyi hedeflediklerine sözlerine ekleyen Bakan Uraloğlu, “Birinci aşamada 520, ikinci aşamada bin 452 ve şu an yapımı devam eden bin 400 kilometrelik üçüncü aşama kapsamında da 310 kilometre olmak üzere toplam bin 282 kilometre fiber optik kablo inşasını tamamladık. Şimdi sırada bin 573 kilometre uzunluğundaki dördüncü aşama ve bin 686 kilometre uzunluğundaki beşinci aşamalar var. Onları da tamamladığımızda karayollarında inşasını bitirdiğimiz 2 bin 282 kilometre fiber optik kablo uzunluğunu 6 bin 631 kilometreye yükselteceğiz” bilgilerini aktardı.

The post Bakan Uraloğlu: Akıllı ulaşım sistemlerini yaygınlaştırıyoruz appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğine bağlı faaliyet gösteren “MEBİM”, Contact Center World (Dünya İletişim Merkezi) tarafından bu yıl 18’incisi gerçekleştirilen dünya finallerinde “En İyi Çağrı Merkezi” kategorisinde dünya ikincisi olarak gümüş madalya kazandı. 

80’DEN FAZLA ÜLKEDEN 2 BİN 200’ÜN ÜZERİNDE PROJE KATILDI

2023 Contact Center World (Dünya İletişim Merkezi) ödül programında, Millî Eğitim Bakanlığı İletişim Merkezi (MEBİM), ilk etabı başarı ile tamamladıktan sonra 19-22 Haziran 2023 tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilen Avrupa-Orta Doğu-Afrika bölgesel finallerinde birincilik kazanarak 13-16 Kasım 2023 tarihlerinde Portekiz’in başkenti Lizbon’da düzenlenen dünya finallerine katıldı. 
 
Dünya genelinde 220 binden fazla üyesi olan organizasyonun 2023 programına 80’den fazla ülkeden 2 bin 200’ün üzerinde proje katıldı.
 
Yapılan sunumlar sonrasında MEBİM, geçen yıllarda da olduğu gibi bir çok rakibini geride bıraktı. MEBİM, “En İyi Çağrı Merkezi” kategorisinde 2023 yılında dünya ikinciliği kazanarak gümüş madalyanın sahibi oldu.

Dünya İletişim Merkezi ödül programı nedir?

Üç aşamalı olarak gerçekleştirilen Contact Center World (Dünya İletişim Merkezi) ödül programının ilk aşamasında katılımcıların sunduğu bilgi, belge ve soru cevapları bağımsız jüriler ve organizasyon yetkilileri tarafından değerlendirilir. Bu aşamada başarılı bulunanlar ikinci aşamaya katılmaya hak kazanır. İkinci aşama olan bölgesel finallerde tüm dünya üç bölgeye ayrılır ve Amerika, Asya Pasifik ve Avrupa-Orta Doğu-Afrika bölge finalleri olarak düzenlenir. Bölge finallerinde de birincilik ya da ikincilik kazananlar tüm dünyadan katılımcıların bir araya geldiği dünya finallerinde yarışmaya hak kazanır.

The post “Mebim”, en iyi iletişim merkezi kategorisinde dünya ikincisi oldu appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı, “KANGAL OTONOMİ” yarışması için başvuruların başlandığını duyurdu. Yarışma ile otonom araçlar için hem simülasyon ortamında hem fiziki ortamda geliştirilecek en iyi algoritmanın ortaya çıkarılması amaçlanıyor. Yarışma sürecinde ve algoritmaların değerlendirilmesinde Savunma Sanayii Yapay Zeka Platformu kullanılacak.

Yarışma iki aşamada tamamlanacak. İlk aşama Gazebo simülasyon ortamındaki sanal parkurlarda, ikinci aşama ise sanal parkurda başarılı olan yarışmacılar ile HAVELSAN Kangal İKA’lar kullanılarak fiziki ortamda gerçekleştirilecek.

“KANGAL OTONOMİ” YARIŞMASININ HEDEFLERİ

Yarışma ile Türkiye’de, otonomi ve yapay zeka konularına olan ilgi ve farkındalığın artırılmasının yanı sıra söz konusu alanlarda var olan kabiliyetlerin ortaya konulması hedefleniyor.

Yarışma kapsamında son teknoloji sensörler ve modern yapay zeka algoritmaları kullanılarak, yarışma kapsamında verilen görevleri başarıyla tamamlayabilecek geliştirmelerin gerçekleştirilmesi, takımlar tarafından hedef odaklı birlikte çalışma kültürünün benimsenmesi gibi yetilerin kazandırılması amaçlanıyor.

Yarışma sonucunda, farklı senaryolarda verilen görevleri başarıyla ifa edebilecek otonom araçların üretilmesi ve geliştirilmesi noktasında kazanımların elde edilmesi hedefleniyor.

YARIŞMANIN KAPSAMI

Yarışma simülasyon ve gerçek ortam olmak üzere 2 farklı aşamada, önceden tanımlanmış 14 farklı görevin insansız kara aracı ile otonom bir şekilde gerçekleştirilmesini kapsamaktadır.

BİRİNCİ AŞAMA: SİMÜLASYON YARIŞMASI

Gazebo simülatör ortamında oluşturulmuş sanal parkurda, HAVELSAN tasarımı olan Kangal İKA’nın, araç üzerinde bulunan sensörler ve geliştirilecek algoritmalar vasıtası ile belirtilen görevlere uygun bir şekilde otonom olarak hedef noktaya ulaştırılması gerekecek.

Yarışma sonunda gerçekleştirilecek olan puanlamada ilk beş sırada yer alan takımlar ikinci aşamaya geçmeye hak kazanacak. Birinci aşama 10 Haziran-25 Temmuz 2023 tarih aralığında tamamlanacak.

İKİNCİ AŞAMA: FİZİKİ PARKUR YARIŞMASI

Yarışmacıların, HAVELSAN tarafından sağlanacak Kangal İKA’ları fiziki parkur üzerinde belirtilen görevlere uygun bir şekilde otonom olarak tanımlı hedefe ulaştırmaları gerekmektedir. İkinci aşama 10 Ekim-10 Kasım 2023 tarih aralığında tamamlanacak.

PUANLAMA

Takımların çalışma ve başarılarını en doğru ve objektif bir şekilde ölçmek esastır. Yarışmaların, alanında uzman en az 3 kişilik ‘hakem heyeti’ tarafından aşağıda belirtilen bilimsel “Değerlendirme Kriterleri” ne göre değerlendirilerek puanlaması yapılır.

ÖDÜLLER

Yarışmaya katılan tüm takımlar, yarışmada derece ödülleri (birincilik, ikincilik, üçüncülük) için yarışır.

Ödüller ve miktarları aşağıda belirtilmiştir.

Birincilik Ödülü:120.000 TL
İkincilik Ödülü: 90.000 TL
Üçüncülük Ödülü: 60.000 TL

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı, Twitter hesabından yaptığı yazılı açıklamada, “Yenilikçi Yazılımlar Yarışıyor (Y³) 4. Dönem başlıyor! Savunma sanayimizin ihtiyacı olan konularda en iyi yeteneklerin keşfedildiği Y³ programında “KANGAL OTONOMİ” yarışması için başvurular başladı. Başvuru tarihleri: 1-30 Nisan 2023″ ifadelerini kullandı.

The post SSB duyurdu: “KANGAL OTONOMİ” yarışması başlıyor! appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

Dünyanın en popüler mobil oyunlarından PUBG MOBILE’ın 2022 PMPL Türkiye Güz Sezonu 26 Ağustos- 9 Ekim tarihleri arasında heyecan dolu mücadelelere ev sahipliği yapacak. 

Toplamda 150 bin dolarlık (yaklaşık 2,8 milyon TL) ödül havuzuna sahip turnuva, yenilenen formatıyla artık çok daha çekişmeli bir hal alıyor. Daha önce Süper Hafta Sonu ve lig aşamalarını içerirken, yenilenen formatta takımlar maçlarını üç aşama ve lig maçları üzerinden oynayacak.

Yenilenen formatta her maçın önemi fazlasıyla artıyor. Tüm takımlar, her aşama sıralamasına göre iki haftada bir bonus puanlarını alacak. Buna ek olarak, lig aşamasındaki genel sıralamalarına göre de bir kez daha bonus elde etme şansları olacak. Böylece toplamda dört kez bonus kazanma imkanı yakalayacaklar. Ayrıca her aşamanın son gün maçında son 12’ye kalan tüm takımlar, Livik haritasında ek bonus puan almak için birbirlerine karşı mücadele edecekler. Lig aşamasında genel sıralamada ilk 16’ya giren takımlar ilk puanlarıyla final aşamasına çıkacak, bu puanlar lig aşamasındaki kazanılan bonusların tamamına eşit olacak. Finallerde ilk sekize kalan takımlar doğrudan PMPL Avrupa Güz Şampiyonasına katılabilecek. 

2022 PMPL Türkiye Güz Turnuvası takvimi şöyle:

Birinci aşama：26- 27- 28 Ağustos / 2- 3- 4 Eylül

İkinci aşama：9- 10-11 Eylül / 19 -20 -21 Eylül

Üçüncü aşama：23- 24-25 Eylül / 30 Eylül, 1- 2 Ekim

Finaller: 7- 8-9 Ekim

26 Ağustos- 9 Ekim tarihleri arasında oynanacak olan 2022 PMPL Türkiye Güz Sezonu’na katılan takımlar ise şu şekilde:

Lige yeni katılan takımlar

New Worlds

Ozarax Esports

Lucky7 Esports

Önceki sezonlarda yarışan takımlar

Beşiktaş Esports

Dark Passage

Deep Esports

fastPay Wildcats

Fenerbahçe Espor

Fire Flux Esports

Futbolist

Galatasaray Espor

GameBedel Esports

Getso Esports

GoodGuys

Kafalar Esports

Kaos Next Rüya

Papara SuperMassive Blaze

Regnum Carya Esports

S2G Esports

Surreal Esports

Şahangiller Esports

Team Demiral Esports

Zero Zone

The post 2,8 milyon TL ödüllü 2022 PMPL Türkiye Güz Sezonu başlıyor appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

ABD’nin Florida eyaletinden dün Astra firmasına ait roketle fırlatılan iki uydu, roketin üst aşamasının erken kapanması sonrası kullanılamaz hâle geldi. Kalkıştan önce de yakıttan kaynaklı teknik aksaklıkların peşini bırakmadığı Astra Roket 3.3, NASA’yı tam 40 milyonluk zarara uğrattı.

Fırlatma planlanan saatten sonra da başlasa ilk dakikalar her şey yolunda gidiyordu. İlk motor başarıyla ateşlendi ve 3 dakika sonra ikinci motorun ateşlenmesi için ilk motor kapatıldı. Bu aşamada faydalı yük kaplaması açıldı ve aşama ayrıldı. Daha sonra üçüncü aşamaya geçildi. Üçüncü aşamada motor 5 dakika 15 saniye sürmesi amaçlanan bir yanma için ateşlendi. Ancak, o ateşlenmenin tamamlanmasına dört dakika kala, roketten alınan videoda motordan bir duman çıktığı ve roketin takla attığı görüldü. 

Tropics-1 roketi, kasırga tahminlerini iyileştirmeyi amaçlayan 40 milyon dolarlık bir ABD projesinin parçası olan iki küçük NASA uydusu taşıyordu.

NASA’DAN AÇIKLAMA GELDİ

Konuyla açıklama yapan NASA, “İki TROPICS CubeSats’ın uydusunun kaybından dolayı hayal kırıklığına uğramış olsak da görev, NASA’nın daha düşük maliyetli, daha yüksek riskli görevler için fırsatlar sağlayan programın bir parçasıdır. Altı uydudan ilk ikisinin kaybına rağmen, TROPICS uydusu, iki yörüngeye dağıtılmış, kalan dört CubeSats ile bilim hedeflerini karşılamaya devam edecek” dedi.

Astra firmasının başarısızlığı hakkında da konuşan NASA, “Astra’nın gösterdiği şeffaflık sayesinde NASA, Astra’nın önceki fırlatılışıyla ilgili soruşturmaya dahil oldu. Ek olarak, çıkartılan dersler ve düzeltici eylemler hakkında tartışmalara katıldık. Yeni bir fırlatma sağlayıcısının doğasında var olan risklerin farkındayız ve gerektiğinde yardımımızı sağlayacağız”  diyerek her şeyin yolunda olduğu söyledi.

Başarısız fırlatma, bu yıl Astra roketi ile yapılan üç fırlatma girişimi arasında ikinci oldu. 

The post 40 milyon dolarlık iki uydusunu kaybeden NASA’dan açıklama geldi appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.

1) AŞI NASIL GELİŞTİRİLİYOR?
Bir aşının geliştirilmesi için basamaklar kabaca şöyle:

Ön Klinik Etap: İnsan deneylerine başlamadan evvel aşı çeşitli güvenlik testlerinden geçer ve hayvanlar üzerinde denenir.

Faz 1: Bu kademede aşı, küçük bir hasta kümesinde test edilir.

Faz 2: Araştırmacılar, en az yüz hastadan oluşan büyük kümeler üzerinde aşıyı test eder. Bu evrede aşı çeşitli hastalığı olan şahıslar, yüksek yaş kümesindeki şahıslar üzere çeşitli alt kümeler üzerinde de denenebilir.

Faz 3: Aşı adayının en az bin kişi üzerinde test edilmesi evresi.

Fakat corona virüs aşısı geliştirilirken, vakit kazanmak isteyen birtakım şirketler birkaç kademeyi tıpkı anda test etti. Örneğin Pfizer ve BionTech’in aşısı ile Çin’deki Sinovac aşısının deneylerinde, aday aşılar farklı yaş kümelerine, farklı dozajlarda, tıpkı vakit dilimi içinde verildi.

Klinik araştırmalar başarılı olduğu takdirde şirketler, düzenleyici kurumlara başvurarak aşının genel kullanım onayını alabilir. Düzenleyici kurum olarak bilhassa üç otoritenin değerli olduğu düşünülüyor. Bunlar ABD’deki Besin ve İlaç Dairesi (FDA), Avrupa İlaç Ajansı (EMA) ve Japonya’daki İlaç ve Tıbbi Aygıt Kurumu.

2) AŞI ONAY ALINCA NE OLUR?
Bir aşının onaylanması, herkesin çabucak kullanabileceği manasına gelmez. Öncelikle aşının kitlesel ölçekte üretilmesi gerekiyor. Aşıyı geliştiren şirketler, 2021’in sonuna kadar milyarlarca doz üretmeyi hedeflediklerini söylemişti.

Daha sonra aşının uygun formda dağıtılmasını sağlamak için gerekli lojistik düzenlemelerin yapılması ve toplumda aşıyı evvel kimin olacağına karar verilmesi gerekiyor.

Burada yeniden son karar bireylerin. Lakin COVID-19’dan en çok etkilenen 35 ülkede 13 binden fazla kişinin katıldığı bir anket, iştirakçilerin birçoklarının aşı olmayı seçeceğini göstermişti.

3) COVID-19 AŞISI İÇİN NE KADAR BEKLEYECEĞİZ?
Tesirli ve inançlı bir aşı geliştirmenin olağanda birkaç yıl sürdüğü biliyor. Bu mühlet, ortalama 10 ila 12 yıl ortasında değişebilir hatta daha uzun da sürebilir. Örneğin, HIV’e karşı aşı geliştirme çalışmaları 1980’lerin başından beri sürüyor ve şu ana kadar başarılı bir aşı geliştirilebilmiş değil.

COVID-19 aşısında ise araştırmacılar, devam eden salgın nedeniyle ekseriyetle süreyi en aza indirmek için yarışıyor. Bunun baskıya karşın aşı geliştiricileri ve üreticileri ve Dünya Sıhhat Örgütü’nin (WHO) aşı güvenliğinden hiçbir ödün vermediğini söylüyor.

Fakat aşı onaylansa dahi bu sırf bir başlangıç. Çünkü klinik denemeler muvaffakiyetle tamamlandıktan ve bir aşı onaylandıktan ve üretildikten sonra bile araştırmacılar aşılanmış hastaların sıhhat durumunu gözlemlediği 4’üncü etap başlıyor.

4) HANGİ AŞI TİPLERİ GELİŞTİRİLİYOR?
Araştırmacılar, COVID-19’a karşı aşılar için birbirinden farklı yaklaşımlar izliyor.

Aşı adaylarının birçok, aşıyı geliştirirken virüsteki protein bazlı bir alt üniteleri kullanıyor. Yani virüsün kendisini kullanmak yerine, virüsün dış kabuğunda bulunan bulunan protein üzere küçük bileşenleri kullanıyorlar.

Bu protein, insan bağışıklık sistemi tarafından süratli ve güçlü bir tepkiye neden vermesi gayesiyle hastalara yüksek dozda veriliyor. Amaç, bağışıklık sisteminin proteini “hatırlaması” ve gerçek virüsle temas ettiğinde emsal bir savunma tepkisi geliştirmesi. Tıpkı Hepatit B ve HPV’ye (İnsan Papiloma Virüsü) karşı aşılada olduğu üzere. Bu tekniği kullanan COVID-19 aşısı adayları hala Faz 1 ve 2 denemelerinde test ediliyor. Birçok, şimdi Faz 3 klinik denemelerinde test edilmedi.

Şu an için en umut verici olanlar üç başlıkta toplanabilir: Çoğalmayan viral vektörler kullanan aşılar, inaktive edilmiş yahut öldürülmüş virüsler kullanan aşılar ve son olarak RNA yaklaşımı geliştiren aşılar.

5) HANGİ ÇALIŞMALAR ÖNE ÇIKIYOR?
Dünya çapındaki yüzlerce araştırmadan, en kapsamlı klinik deneyleri yürüten beş takım öne çıkıyor:

Belçikalı bir şirket olan Janssen Pharmaceutical, kopyalanmayan bir viral vektöre dayanan aday aşısını, şu an ABD, Arjantin, Brezilya, Kolombiya ve Belçika’da yaklaşık 90 bin kişi üzerinde test ediyor.

Oxford Üniversitesi ile İngiliz AstraZenca şirketinin ortak projesinde vazifeli araştırmacılar, aşı adaylarını ABD, Şili, Peru ve Birleşik Krallık’ta yaklaşık 60 bin kişi üzerinde test ediyor. Aşıları, Janssen’inkine misal bir prensibe dayanıyor.

Çinli bir şirket olan Sinopharm, Pekin Enstitüsü ve Wuhan Enstitüsü, geliştirdikleri “öldürülmüş/etkisizleştirilmiş virüs” kullandıkları aşıyı Bahreyn, Ürdün, Mısır, Fas, Arjantin ve Peru’daki yaklaşık 55 bin kişi üzerinde test ediyor.

Bir Alman şirketi olan BioNTech, farklı bir yaklaşım izliyor: RNA tabanlı teknolojiye odaklanan şirketin aşısı ABD, Arjantin ve Brezilya’da yaklaşık 44 bin kişi üzerinde test ediliyor. Aşının ABD’de acil durumlarda kullanımı için ruhsat başvusu cuma günü yapıldı / yapılacak.

Bir öteki Çinli şirket, CanSino, aşı adayını Pakistan’da 40 binin üzerinde kişi ile test ediyor.

Kaynak: DW Türkçe

The post 5 soruda corona virüs aşısı ile ilgili merak edilenler appeared first on Memur70 Memurlar Kamudanhaber Memur Haber Sitesi.